Nazilli Türk Ocağı’ndan Teröre Tepki

Nazilli Türk Ocağı Nazilli Şube Başkanı Ahmet Çekim ve Yönetim Kurulu üyeleri, Hakkari’de 8 güvenlik mensubunun şehit olmasına ve Şemdinli’de 10 gündür operasyonların sürmesine tepki göstererek basın açıklamasında bulundu.

Başkan Ahmet Çekim yaptığı yazılı açıklamada, “Bölücü terör örgütünün Şemdinli’yi ele geçirerek, kalıcı mevzi, kurtarılmış bölge oluşturmak amacıyla başlattığı harekete karşı güvenlik güçlerinin 10 günü aşkın süredir operasyonlarını sürdürdüğü bir dönemde Çukurca’da Geçimli karakoluna yapılan saldırıda, 6 Mehmetçikle 2 köy korucusunun şehit düşmesi, 6’sı ağır olmak üzere 15 asker 6 sivilin yaralanması milletimizi yeniden büyük üzüntüye boğmuştur. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilere ve yaralılara acil şifalar; şehit yakınlarına ve milletimize baş sağlığı diliyoruz. Suriye’de ortaya çıkan durumu da kullanarak yeni mevziler kazanma ümidine kapılan hainler kendi görevlerini icra ediyor. Milletimizi asıl üzen ve düşündüren nokta, böyle büyük operasyonun yapıldığı sırada, aynı bölgenin başka bir mahallinde yapılan saldırıda bu denli ağır zayiat verilmesidir. Güvenlik ve istihbarat ile ilgili zaafların giderilmesi, hainlerin yatağı Kandil başta olmak üzere terör örgütünün yuvalarının etkisiz hale getirilmesi için, kendi sınırları için gerçek hâkimiyeti olmayan Irak merkezi hükümeti ile gerekli görüşmeler yapılarak her türlü tedbir alınıp bir an önce uygulanmalıdır. Bayrak ve vatan aşkıyla hayatlarını feda eden, sıksan şüheda fışkıracak topraklara gök ekini biçer gibi düşerek yüreklerimizi yakan şehitlerimizi bir kez daha rahmetle dilerken yetkilileri teröre ve etnik bölücülüğe karşı kararlılıkla mücadele etmeye ve bölücü terör örgütünün sözde sivil uzantılarını hiçbir şekilde muhatap almamaya davet ediyoruz” dedi.

“BÜYÜK RESİM NE”

Bugün ülkemizde etnik fitne terörünün oluşturduğu kafa karışıklığının ortaya çıkardığı kan ve gözyaşı kokan resmine milli değerlerimiz, birlik ve beraberliğimiz ışığında bakmak durumunda olduğumuzu belirten Çekiç; “Bu resmi yapmak isteyenler Lozan anlaşmasını kabul etmeyenlerdir. 100 yıl önce Sevr’i kabul edin diye önümüze koyanlardır. Küresel güçler kendi enerji stratejilerini uyguluyorlar. Bu sebeple sadece Ortadoğu’yu değil Orta Asya’daki enerji kaynaklarını kontrol etmek, ele geçirmek istiyor. Bunun için bu coğrafya’da; İsrail / Kafkasya ekseninde - siyasi karışıklıklar çıkararak mevcut dengeleri değiştirerek haritaları yeniden çizmek istiyor. Büyük resimde petrol kuyuları, su kaynakları ve petrol boru hatları var. Bu coğrafya’daki ülkeler milli dirençlerini, milli reflekslerini canlı tutmak zorundadır. Bu ülkeler, ekonomilerini geliştirmenin yanı sıra birlik ve beraberliğini artıracak sosyal projeleri hayata geçirmek zorundadır. Ancak küresel güçler vazgeçmeyecek, yeni bir enerji türü bulununcaya kadar bu savaşı milli iradesini ailelere devretmiş, dış borçla hayatını sürdüren milletleşememiş ülkeler, kabile devletler üzerinden sürdürecektir” ifadelerini kullandı.