Neden estetik yüzü gençleştiremiyor?

Yaşlandıkça sadece deri değil, kemikler de sarkıyormuş.

Hayatının büyük bölümü estetik ameliyatı yapmakla geçirmiş ünlü cerrah"Öyle yüz sarkıntıları var ki defalarca gerdirme, botoks yaptırsanız düzeltemezsiniz". Çünkü sanıldığı gibi işin sırrı ciltte değil. İşte şaşırtacak sağlık gerçekleri:
Dr Howard Langstein, hayatının büyük bölümü estetik ameliyatı yapmakla geçmiş bir doktor. Bu konuda konuşacak ilk insanlardan biri olarak diyor ki, ‘’bazı yüz sarkıntıları var ki defalarca gerdirme, botoks yaptırsanız düzeltemezsiniz.’’
Rochester Üniversitesi plastik cerrahı Langstein, ‘’Yanağınızı elinizle hafifçe çekseniz bile farkedersiniz ki bu gayritabii bir görüntü.’’ diyor.
Langstein ve meslektaşı Robert Shaw, ‘’Neden yüzüne estetik yaptıran birçok insan, çehresinde şiddetli rüzgar yemiş gibi bir ifadeye sahip oluyor?’’ sorusuna cevap aramak bir araştırma başlattıklarında çarpıcı bir sonuçla karşılaştılar. Yaşlandıkça sadece, yüzümüzün derisi ya da dokusu değil, aynı zamanda yüz kemikleri de aşağı doğru sarkmaya ve pörsümeye başlıyor.
Amerikan NPR Radyosunun haberine göre, 60 yetişkinin kafatası röntgenlerinin ve 3 boyutlu görüntülerinin üzerinde inceleme yapan iki bilimadamı, görüntüleri, gençler, orta yaşılar ve 65 yaş üzeri diye 3 gruba ayırıp, titiz kemik ölçümleri yaptıklarında bu ilginç sonuçla karşılaştılar.
Langstein, ‘’Göz çevresinde değişimi gördük. Sonra yanakta ve sonra da çenede… Düşünürseniz size de mantıklı gelecek. İnsanlar yaşlandıkça gözleri çukurlaşıyor. Bunu röntgenlerde de tam olarak tespit ettik. Yaşlandıkça gözün hemen altındaki yanak kemikleri diş yuvasına doğru iniyor. Ve bu sebeple de gözün alt kapağına eskisi gibi destek olmuyor. Göz de çukurlaşıyor.’’ diye anlatıyor.
Yaşlandıkça çene kemiğinde de aynı süreci yaşıyoruz… ‘’Eğer yaşlı bir yüze bakarsanız çene hatlarında belirsizliği görürsünüz’’ diyor Langstein; ‘’Bunu da röntgen araştırmalarında tam olarak gördük. Çene kemiği yaşlılıkla beraber inceldikçe çene geri kaçıyor. Röntgenlerde yaşlıların çenesindeki gevşekliği görebiliyorsunuz’’
Langstein acı gerçeği bir kez daha söylüyor: ‘’Yıllarla beraber sadece deri değil, vücuttaki herşey yaşlanıyor.’’
**Fizik antropologu araştırmayı doğruluyor**
NPR programcılarının görüştüğü fizik antropologu David Hunt da bu iki doktorun araştırmasını doğruluyor. ABD’nin en büyük müze sistemi olan Washington DC Smithsonian Müzesinde görevli Hunt, koleksiyonlarındaki 30 bin insane kafatasının bu gerçeği ispatladığını kaydediyor. ‘’İnsan kemiklerini incelediğinizde, yaşlandıkça kemiklerdeki değişimi net olarak görebiliyorsunuz.
**12 yılda bir yeni bir iskeletimiz oluyor**
20 yaşındaki birine ait kemiklerin saf, pürüzsüz ve ağır olduğunu ifade eden Hunt, ‘’Ancak kemik sadece bir kalsiyum parçası değil. Bir canlı organizma. Hayat boyunca parça parça sürekli yenileniyor.’’ diye anlatıyor. Aslında, yaklaşık her 12 yılda bir her birimiz yeni bir iskelete sahip oluyoruz. ‘Bu iyi’ diyor Hunt. Kötüsü şu: Orta yaşla beraber kemik dokusu pörsümeye başlıyor. Dünyanın bütün sütünü de içseniz, bütün egzersizini de yapsanız yüzünüzde yaşlanmaktan kaynaklanan kemik pörsümesini engelleyemezsiniz. Bunu hiçbir şey durduramaz’’.
**Diş sağlığı yüzünüzün gençliğini de uzatıyor**
Ancak elinin altında 30 bin insan kafatası olan Hunt bu süreci biraz olsun yavaşlatabilecek bir çpucu veriyor; ‘’dişlerinizi koruyun’’. Vücut dişlerin kullandığı kemikleri diş kalmadıkça devreden çıkarıyor. Hunt, son 60 yılda artan diş temizliği alışkanlığına bağlı olarak bu kuşağın dedelerinin ve nenelerinin kafataslarından çok daha sağlıklı kemik yapısına sahip olduğuna dikkat çekiyor.
Haber7