Neden karantinada saçımızı tıraş etmek istiyoruz?

Koronavirüs karantinası başladığından beri saçınızı tıraş etmek için garip bir dürtü hissettiniz mi? Hava çok sıcak bütün saçımı keseyim de kurtulayım cinsinden olağan bir his değil de sizi gecenin bir saatinde uykunuzdan uyandıran, aklınızdan çıkmayan bir arzu. O zaman yalnız değilsiniz.

Instagram ve Twitter’da birçok uzun saçlı insan, karantinaya bağlı saçlarını tıraş etmiş fotoğraflarını paylaşıyorlar. Ünlüler de dahil pek çok kişinin dahil olduğu saç tıraş etme adeta bir akıma dönüştü. Peki, neden kriz zamanları (ister depresif bir olay ister salgın olsun) saçımızı feda etme ihtiyacı duyuyoruz?

Nottingham Trent Üniversitesi Siber Psikoloji Bölüm Başkanı Psikolog Daria Kuss saç tıraş etme isteğini şu sözlerle anlattı:

Bazı kişiler yakın gelecekte iş arkadaşlarını, aile ve arkadaşlarını göremeyeceklerini düşünerek can sıkıntısından görünüşlerinde deneyler yapabilirler. Bu sebeple saçlarını tıraş etmek isteyebilirler. Karantina sürecinde insanlar sosyal etkileşim ve eğlence için artarak sosyal medyaya yönelmektedir. Bu sebeple sosyal medyada gördüklerinden ilham alabilirler. Saçımızı tıraş etmek yeni bir trend haline geldi bu sebeple de insanlar bu trendi takip etmek isteyebiliyorlar. Yani kısaca, sıkıldığımız ve bir yenilik aradığımız zamanlarda saçımızı tıraş etmek yenilik ihtiyacımızı karşılayabilir gözüküyor.

Reklam
Reklam

UZUN SAÇI KESME ÖZGÜR HİSSETTİREBİLİR

Kontrolü kendi ellerimize almak, saç kurutma makinesi ve fırçalardan kurtulmak, uzun saçlarımızın duygusal ve fiziksel olarak taşıdığı ağırlıklardan kurtulmak bizleri özgür hissettirebilir.

Ayrıca hepimiz evlerimize tıkılıp kalmışken yeni tıraş edilmiş kafanızın fotoğrafını paylaşmak ve bir şeylere dahil olmuş olma hissiyatı verebilir. Eğer her zaman saçınızı tıraş etmeyi düşündüyseniz karantina, düşüncenizi hayata geçireceğiniz fırsat olabilir.

“Uzun süre karantinada bulunmak bazı kişilerde dürtüsel davranış artışına sebep olabilir. Evde olmak çoğu zaman sıkıcı olmakla kalmayabilir, aynı zamanda negatif duyguların ya da enerjinin artmasına sebep olabilir bu da dürtüsel davranışın artmasına sebep olabilir.” diye ekledi Daria.