"Netflix'in Suudi Arabistan sansürü sadece bu şirketin sorunu değil"

Washington Post: "Suudi Arabistan'ın (Netflix'teki 'Patriot Act' programının sunucusu) Minhaj'a sansürü iğrenç, ancak bunun gibi engelleme çabaları sadece tek bir şirket için sorun değil. Bu hareketler, herhangi bir uluslararası basın şirketi için zorluklar doğurur" - "Yayın devi (Netflix), Suudi rejiminin Netflix'i tamamen kapatmasını ve hoşnut olmasa bile 1 yıllık kültür diplomasisinin iptalini göze almaya cesaret edebilirdi"

Amerikan Washington Post gazetesi, Netflix'in, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın, Cemal Kaşıkçı cinayeti ve Yemen'deki iç savaş nedeniyle eleştirildiği programı Suudi Arabistan'da yayından kaldırmasının sadece Netflix için değil tüm uluslararası basın kuruluşları için sorun teşkil ettiğini yazdı.

Washington Post'ta Alyssa Rosenberg imzasıyla çıkan makalede, Netflix'in, "Patriot Act" adlı programının son bölümünde eleştirilen Suudi Arabistan'ın isteği üzerine, bu bölümü Suudi Arabistan'da yayından kaldırılması masaya yatırıldı.

Reklam
Reklam

Netflix'in, Hasan Minhaj'ın sunduğu programın söz konusu bölümünü yayından kaldırdığının duyulmasının ardından şirkete karşı eleştirilerin yükseldiğine dikkatin çekildiği makalede, "Suudi Arabistan'ın Minhaj'a sansürü iğrenç, ancak bunun gibi engelleme çabaları sadece tek bir şirket için sorun değil. Bu hareketler, herhangi bir uluslararası basın şirketi için zorluklar doğurur." değerlendirmesine yer verildi.

Daha önce başka ülkelerin de Netflix yayınlarının kaldırılmasına yönelik talepleri olduğunu, ancak bu taleplerin bir nedene bağlandığına işaret edilen makalede, şu ifadelere yer verildi:

"Hala adil bir yargılanma şansı olan bir mahkeme sistemine sahip bir demokratik hükümetle mücadele etmekle, Suudi Arabistan gibi, Netflix hizmetlerini tamamen kapatma riski olan bir ülkeyle savaşmak aynı şey değil."

Netflix ve Suudi Arabistan arasında 1 yıldır kültür diplomasisi yürütüldüğünün vurgulandığı makalede, "Yayın devi (Netflix), Suudi rejiminin Netflix'i tamamen kapatmasını ve hoşnut olmasa bile 1 yıllık kültür diplomasisinin iptalini göze almaya cesaret edebilirdi." ifadelerine yer verildi.

Reklam
Reklam

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın geçen yıl kadınlara araç kullanma hakkı tanırken, bunun için mücadele veren birçok kadın aktivisti de hapse attığının ifade edildiği makalede, şu görüşler paylaşıldı:

"Eğer bir otokrat, ufak bir özgürlük parçası vererek gücünü arttırıyor, geri alma hakkını elinde tutuyor ve bu elde ettiği gücü bu özgürlük uğruna savaşan insanlara kötü davranmak için kullanıyorsa, bu gerçekten bir ilerleme midir?"

Minhaj, Netflix'teki "Patriot Act" adlı programının son bölümünde, Suudi Arabistan'ı, Cemal Kaşıkçı cinayeti ve Yemen'deki iç savaş nedeniyle eleştiren ifadeler kullanmış, Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın reformcu olduğu iddialarına karşılık da "Onun modernleştirdiği tek şey Suudi diktatörlüğü." yorumunu yapmıştı.

Netflix'in, "Tüm dünyada sanatsal özgürlüğü destekliyoruz. Geçerli bir hukuki talep üzerine bu bölümü sadece Suudi Arabistan'da yayından kaldırdık." açıklaması her kesimden eleştiri çekmişti.

- "Suudiler Netflix'i tehdit mi etti?"

Reklam
Reklam

Kaşıkçı'nın Washington Post gazetesindeki editörü Karen Attiah, Twitter'dan yaptığı açıklamada, Netflix'in sansürünün "acımasızca" olduğunu belirterek, şu soruları yönlendirmişti:

"Neden Netflix hızlı şekilde bu hareketin Suudi Arabistan'dan gelen 'geçerli' bir hukuki talep olduğunu söyledi? Özellikle Suudi Arabistan'ın küresel çaptaki siber suçlarını göz önüne alırsak. Netflix, bu talebi geri çevirmeyi denedi mi? Suudiler, Netflix'i, Kaşıkçı ve Suudi Arabistan hakkındaki Patriot Act bölümünü kaldırmazsa ülkede tamamen yasaklamakla mı tehdit etti?"

Anahtar Kelimeler: