Neye iyi gelmiyor ki! Kansere ve erken yaşlanmaya karşı en iyi gelen doğal ilaç

Antik zamanlardan bu yana özünü korumuş bir süt ürünüdür. Sayısız ve değerli faydaları sayesinde günümüzde kanserle mücadele etmede bile etkilidir.

1900'lü yıllarda antibiyotik ilaçlarının kullanımından önce belli başlı hastalıkların davisinde kullanılmış ve başarılı sonuçlar alınmıştır. O dönemde kefir sayesinde tedavi edilen bazı hastalıklar; tüberküloz, sindirim hastalıkları, damar tıkanıklığı ve kanser.

Probiyotik yönünden son derece zengin olan kefir, taze sütün mayalandırılması sonucu elde edilmektedir. Mayalanan kefir laktik asit, karbondioksit, enzim ve vitamin gibi bileşenleri içerir. Faydalı bakterileri içeren kefir, B12, A, D, K vitaminleri içeren zengin bir besin değerine sahiptir.

Reklam
Reklam

Geçmişten bu yana ilaç niyetine tüketilen kefir, doğal bir probiyotik olması nedeniyle bağışıklık sistemini destekler ve sindirime yardımcı olur. Sadece bunlarla sınırlı kalmıyor faydaları:

Kefirde bulunan probiyotikler, vücudumuzda bulunan yabancı maddeler ile savaşır, bakteri ve virüsleri yok eder. Faydalı bakterilere sahip olan kefir bağışıklık sistemini kelimenin tam anlamıyla sigortalar.

Probiyotikler, aynı zamanda mide ve bağırsak problemlerine de iyi gelmektedir. Probiyotik, bağırsakları koruyarak olası bağırsak hastalıklarının önne geçer. Mide asidini de dengelemektedir. Aynı zamanda süt içtikten sonra aşırı rahatsızlık yaşanmasına neden olan laktoz intoleransına karşı da mideyi sakinleştirmektedir.,

Diyabet hastalarının beslenmeleri bir diyetisyen kontrolünde olmaktadır ve uzmanlar, diyabet hastaları için genelde kefiri yemek listelerine dahil ederler. Kefir, kan dolaşımı içindeki şeker akışını yok eder ve şekerin yükselmesinin önüne geçer.

Tansiyonu ve kan basıncını düzenleme etkisi vardır. Bu etkisinin yanı sıra kalp sağlığını da korur. Damar tıkanıklığı olanlara kefir içmeleri tavsiye edilir. Damar tıkanıklığı kalp krizine neden olabilir. Kefir ise bu olası ihtimallerin önüne geçer.

Reklam
Reklam

Protein yönünden zengin olan kefir, tüm organların düzgün bir şekilde işlevlerini yerine getirmelerine yardımcı olur. Metabolizmayı destekleyerek hücre yenilenmesine yardımcı olur. Bu sayede geç iyileşen yaraların kapanmasında son derece etkilidir.

Sadece probiyptik ve protein açısından zengin değildir. Bunların yanı sıra zengin lif yaısı sayseidnde bağırsak hareketlerini düzenler ve kabızlığı ortadan kaldırır. Her gün bir bardak kefir içtiğinizde günlük lif ihtiyacınızın yüzde 21'ini karşılamış olursunuz.

Sahip olduğu amino asitler sayesinde cildi yeniler ve yaşlanmayı geciktirir. Yukarıda saydığımız A,C, E vitamini cilt sağlığını destekler ve daha temiz bir görünüme kavuşmanızı sağlar.

Yapılan bazı araştırmalara göre kefir, anti-mutajen özellikler göstermektedir. Mutasyon ise, hücrelerin yapılarını bozan ve onların yaşamsal faaliyetlerini değiştiren yani kısaca hücrenin yapı ve işlevini hasara uğratan kalıcı bir durumdur. Kanser ise, mutasyona uğramış hücrelerin çoğalması sonucu meydana çıkmaktadır. Bundan dolayı da anti-mutajen özelliği olduğu düşünülen kefirin, kanser önlemeye yardımcı olduğu tahmin edilmektedir.

Reklam
Reklam

Karaciğer ve safra kesesi için koruyucudur. Aynı zamanda düzenli tüketildiğinde diş etlerini güçlendirir.

Kefir nasıl mayalanır?

Malzemeler:
1 litre inek sütü
1 yemek kaşığı kefir mayası-taze

Bir Litre sütü derin bir kapta kaynattıktan sonra ılınması için bekleyin. Ilındıktan sonra cam bir kavanoza alın. Tahta kaşık yardımı ile kefir mayası ilave edin.

Kavanozun kapağını sıkı bir şekilde kapatıp örtü ile her yerini kapatın. Karanlık bir yerde 1 gün boyunca bekletin.

Kavanozun kapağını açtıktan sonra bez süzgeç yardımı ile süzebilirsiniz.

Kesinlikle metal kaşık , bıçak , kepçe , süzgeç kullanmamalısınız'