Nirvana kelimesi için ulaşılmak istenen hedef ve arzular olarak kısa bir tanımlama yapılabilir. Ancak kelime esasında oldukça köklü bir geçmişe sahiptir. Peki nirvana ne demek?
Nirvana kelimesinin kökeni Hint ve Avrupa dil ailesine mensup olan Sanskrit dilinden gelir. Sanskritçede “nir” kelimesi “dışarı” anlamında kullanılır. “Va” kelimesi ise aynı dilde “nefes vermek ve nefes üflemek” anlamlarına gelir. Kelime doğu dillerinden olan Hintçede “dışarı nefes üflemek ve dışarı üflemek” anlamlarına gelerek mistik bir anlam kazanır. Kelime bu anlamlarının dışında yok olmak ya da sönmek gibi olumsuz anlamlarda da kullanılır. Ancak günümüzde kullanılan esas anlamı varılan hedef ve kendini gerçekleştirmektir. Nirvana kelimesi Hint inanışından yola çıkılarak günümüzde pek çok kültür ve medeniyet tarafından sıklıkla kullanılan bir kelime olmuştur. Günümüzde yoga gibi ruhsal anlamda rahatlatıcı aktivitelerin yaygın hale gelmesi ile birlikte nirvana kelimesi daha sık kullanılır hale gelmiştir.
“Nirvana ne demek?” sorusuna verilebilecek en net cevap ise; kişinin ya da bireyin istenilen olgunluğa erişmiş olmasıdır. Kelime bir içsel yolculuk olsa da günlük yaşamda hedefine ulaşmak anlamında kullanılır. Kişilerin ulaşmak istedikleri ideolojileri, istek ve arzuları nirvana kelimesi ile sıklıkla telaffuz edilir. Ancak bu kullanış Buda inanışına göre doğru bir yaklaşım değildir. Kelime manevi bir yolculuk sonucunda kişilerin dünya hayatına dair istek ve arzularının azalması, insanların kendisini onaylamasını beklememesi gibi olgun davranışlar sergilemesi demektir. Vicdan ve merhamet duygularının beslenmesi yolu ile bireylerin yaşamlarını daha huzurlu geçirmeleri amaçlanır. Buda inancında nirvanaya ulaşmış olan kişiler toplumda saygı ile karşılanır. Çünkü bu kişiler toplumun huzurunu bozacak tavır ve davranışlarda bulunmazlar. Aynı zamanda toplum önderleri olurlar.
“Nirvana nedir?” sorusunu doğru yanıtlayabilmek için öncelikle Türk Dil Kurumu’nun yapmış olduğu açıklamaya bakmak gerekmektedir. TDK kelimenin anlamını ‘’Budizm’de her türlü isteklerden, duygulanımlardan, tutkulardan arınıp en yüksek ruh durumuna erişme’’ olarak tanımlar. Nirvana Budizm inancının temel esaslarından birisidir. Buda’nın ulaşılması için koyduğu hedeftir. İyilik, doğruluk ve güzellikten ayrılmadan bireylerin tüm hayatlarını geçirmeleri konusunda yol gösterici bir inanıştır. Kişilerin vicdanlarının sesini dinleyerek iç huzura kavuşmaları bu sayede çevresindekilere de ışık saçmaları amaçlanır.
Nirvana kelimesi ile ilişkili durumlardan biri de yogadır. Yoga hayatı yavaşlatarak kişilerin günün belirli bir kısmını kendi iç seslerine ayırmalarını ister. Yoga bir spor olmasından ziyade kişilerin kötü ruh ve düşüncelerden arınarak bendenlerini rahatlatmasını amaçlar. Zihin ve ruh nefretten ve kötülükten arındığı zaman kaslar da rahatlar ve hem bedensel hem de ruhsal bir huzur sağlanmış olur. Budizm’de nirvana hiç acı çekmemek demek değildir. Nirvanaya ulaşmış olan kişiler acı çekse de bu acılardan beslenerek kendilerini iyi ve güzel yaşamaya adarlar. Hint inanışının kökeninin çok eskilere dayanması ve bu kadim inanışın bireylere fayda sağlaması günümüzde pek çok kişinin ilgisini çeker. Hint inancı, bireylerin sıklıkla ilham aldığı ve yaşamlarını bu inanışa göre şekillendirdiği bir yaşam tarzı olmuştur. Evrensel olarak insanlığın düşman olduğu savaşlar ve adaletsiz yaşam nirvana inancının pekişmesinde etkilidir. Nirvananın anlamını çözebilmek için kelimenin birleştirici ve bütünleştirici manası göz önünde bulundurulursa daha iyi anlaşılır. İyi bir insan olmak ve yaşanan hayatta herkesin elinde bulundurdukları ile zevk alması bu inançta önemli bir öğretidir.
Nirvana anlamı itibarıyla İslam dinindeki tasavvuf inancı ile benzerlik gösterir. Tasavvuf inancı da Asya kökenli bir inanıştır. Bu inanışta seyri süluk adlı yolculuk tamamlanarak kişiler benliğini arka plana atar ve çevresindekilerin iyi ve güzel olması için çaba harcarlar. İki inanışta da ilk başta benlik duygusu ön plandadır. Benliği terbiye ederek onun arzu ve isteklerini durdurmak ya da sınırlandırmak amaçlanır. Dünya nimetlerine karşı daha temkinli yaklaşarak bu zevk ve sefayı sınırlandırmak iki mistik inanışta da benzerlik gösterir. Ancak Budizm din olmasından ziyade bir felsefi akım olarak dünya genelinde kabul görmüştür. Tasavvuf ve İslam ise ölüm öncesi gibi ölüm sonrasını da güzelleştirmeyi amaçlar.
Nirvana anlamı ve yaşam tarzı ile kişilerin yalnızca bulundukları dönemde kendi benliklerini güzelleştirmelerini amaçlar. Buda’nın yüzyıllar önce koymuş olduğu hedeflerdir. Nirvanaya ulaşmak için 8 tane aşama bulunur. Bu aşamalar arasında bir hiyerarşi söz konusudur ve en üst seviyeye ulaşmak için aşamalar sabırla geçilmeye çalışılır. Son aşamaya geldiğinde bireyler dünya zevk ve sefasına dair hiçbir arzu ve isteklerde bulunmaz ve kendi benlikleri ile yaşarlar. Aynı zamanda halktan kopmayan bu kişiler bizzat halkın içinde huzurlu ve sakin bir şekilde yaşamlarını sürdürürler. Nirvana anlamı itibarıyla dinginliği ve iç huzuru amaçladığı için günümüzde metropol şehirlerde yaşayanların oldukça ilgisini çekmiştir. Şehrin getirmiş olduğu yoğun ve hızlı iş yaşamı bireylerin yoga ile birlikte iç huzuru bulma arayışına girmesini sağlamıştır. Son dönemlerde kişiler nirvanaya ulaşmak için düzenli olarak yoga seanslarına katılırlar. Bu sayede kısa bir süre de olsa günlük yaşamda içinde bulundukları kötü enerjiden kurtulmayı amaçlarlar.