Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Beşiktaş’ta ’Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ni anlattığı konuşmasında 1982 Anayasası’nı eleştirerek, “Çok şükür, devran döndü. Şimdi biz cumhurbaşkanının yetkileriyle başbakanın yetkilerini tek adamlığa son vermek için birleştiriyoruz. Tek adamlığa son veriyoruz” dedi.Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, AK Parti Beşiktaş İlçe Teşkilatı’nın organize ettiği kahvaltı programına katıldı. AK Parti İlçe Teşkilatı’nda yetkililerin ve çok sayıda Beşiktaşlı AK Parti’linin katıldığı kahvaltıda bir konuşma yapan Numan Kurtulmuş, yaklaşan referandum öncesi Cumhurbaşkanlığı Sistemi hakkında açıklamalarda bulundu.“Türkiye’de 25 günlük hükümetler oldu”Beşiktaşlılara hitap eden Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Cumhurbaşkanlığı Sistemi’nin neden hayata geçirilmesi gerektiğini sırasıyla anlattığı konuşmasına, Türk siyasi tarihindeki vesayet odaklarını eleştirerek, “Türkiye’de 25 günlük hükümetler oldu. 94 yıllık süreç içerisinde 65’inci hükümetiz, 17 ay ortalaması var. Böyle bir şey olmaz. Hükümet kuruluşlarına bakıyorsunuz, bir sürü vesayet odakları devreye girmiş. 28 Şubat’ta darbe yapıldı ama 28 Şubat’ın tek aktörü apoletli generaller değildi. 28 Şubat’ın bir de sivil generalleri vardır ya da postal yalayıcıları vardır. O parlamentoda milletvekili olanların içerisinde bazıları tehditle, bazıları parayla, bazıları şantajla kandırıldı, bazı milletvekilleri istifa ettirilerek, hükümetin çoğunluğu azınlığa indirildi ve öylece hükümet düşürüldü. Bunun adı vesayet değil midir? İşte, bunların hepsini geride bırakıyoruz” sözleriyle başladı.“Tek adamlığa son veriyoruz”Konuşmasına yeni sistemin tek adamlığı getirdiği konusundaki eleştirilere cevap vererek devam eden Kurtulmuş, “Yönetimde çift başlılığı ortadan kaldırmak için bir anayasa değişikliğine ihtiyacımız vardı. Yürütmenin bütün yetkilerini bir araya getiriyoruz. Efendim, tek adamcılık, diktatörlük, bunları söylüyorlar mı? Söylüyorlar. Lütfen, cebinizde bir anayasa kitapçığı olsun. Tek adam diyene o maddeyi bir okutun. 104’üncü madde, yani şu andaki Cumhurbaşkanı’nın yetkileri maddesi tek adamı tanımlamaktadır. Kim yaptı bu anayasayı? Siviller yapmadı. Siyaset yapmadı. Bu anayasayı askerler, darbeciler yaptı. Eğer o generaller, bilselerdi ki Turgut Özal bir gün bu ülkede Cumhurbaşkanı olacak, bilselerdi ki Tayyip Erdoğan bir gün Cumhurbaşkanı olacak, inanın, 104’üncü maddeyi öyle yazmazlardı. Tek adam diye yazdılar, biz yönetiriz diye yazdılar. Çok şükür, devran döndü. Şimdi biz cumhurbaşkanının yetkileriyle başbakanın yetkilerini tek adamlığa son vermek için birleştiriyoruz. Tek adamlığa son veriyoruz. Ahmet Necdet Sezer halkın oyuyla mı geldi? Gelmedi ama Türkiye ekonomisi üzerinde çok ağır tahribatlar oluşturan krizlerin başlangıcını ortaya koydu” dedi.“Koalisyon ihtimallerini ortadan kaldırıyoruz”Koalisyon hükümetlerinin yeni sistemle birlikte ortadan kalkacağını anlatan Kurtulmuş, “Bakın, bu sistemin en büyük zorluklarından birisini de 7 Haziran’da yaşadık. 7 Haziran’da hükümet kurulamadı. Memlekete hizmet edecek ortak bir hükümet kurulamadı. Bu millete, bu, Allah’tan artık reva değildir. Yönetimde çift başlılığı ortadan kaldırıyoruz, koalisyon ihtimallerini ortadan kaldırıyoruz, güçlü hükümetler eliyle inşallah yönetilmeye devam ediyoruz” diye konuştu.“Etrafı ateş çemberi olan Türkiye böyle yönetilemez”Türkiye’nin siyasi istikrar olmadan başarılı olamayacağı başka bir konuya değinen Kurtulmuş, siyasi ve ekonomik istikrarın Cumhurbaşkanlığı Sistemi ile daha da kuvvetleneceğini savunarak, “Etrafı ateş çemberi Türkiye böyle yönetilemez. FETÖ’yle, PKK’yla, DEAŞ’la boğuşan, harp eden Türkiye böyle yönetilemez. Dolayısıyla siyasi istikrarsızlığın ortadan kaldırılması için böyle bir sisteme ihtiyaç vardır. Evet, anlatıyoruz. Sezer, Ecevit’e anayasa fırlattı. Enflasyon aldı başını gitti. Devlet, borçlan Allah borçlan. Sadece borçlanmadık, 17’nci IMF Protokolü ile Türkiye dışa bağımlı hale getirildi. Kriz, kaos, çatışma, ekonomik kriz dediğiniz şey böylesine ağır faturalar gerektiriyor. Bunları hep ödedik, artık ödemek istemiyoruz” ifadelerini kullandı.“Bu, CHP’nin klasik bir mantığıdır: Bu millet belli olmaz”CHP’nin yeni sistem hakkındaki eleştirilerine de yanıt veren Kurtulmuş, demokrasinin gücünü Trump’ın ABD Başkanı seçilmesiyle örnekledi ve CHP’nin millete güvenmediği değerlendirmesinde bulundu. Kurtulmuş, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı:“Geldi, halkın nabzını tutan birkaç şey söyledi, birkaç teklifte bulundu, programını ortaya koydu, Trump geldi ve Amerika’nın Başkanı oldu. Demek ki değiştirilebilir. Şimdi bu, CHP’nin zihniyetindeki, ‘nasılsa bu millet bizi seçmez’ düşüncesi. Hep şöyle düşündüler, bu klasik bir CHP mantığıdır: Bu millet belli olmaz, çok da güven olmaz. Serbest bırakırsan davulcuya, zurnacıya kaçar. Onun nereye oy vereceği belli olmaz. Hep böyle düşündüler, şimdi de böyle düşünüyorlar. Efendim, cumhurbaşkanı bir sabah kalkıp Meclis’i feshedecek. Yok böyle bir şey. Külliyen yalan. Metnin içerisinde fesih diye bir madde yok. Şundan düşünüyorlar, nasılsa bizden biri cumhurbaşkanı olamayacak, eski dönemler geride kaldı, hep AK Parti ve bunların adamlarına benzer birileri cumhurbaşkanı olacak, bunlar da bir sabah kalkarlar, kafaları bozulur, hadi bakalım, seçimi yeniliyoruz. Hanım kardeşlerimden özür diliyorum. Türkçenin çok güzel bir lafı var. Bekara karı boşamak kolaydır. Hiçbir sorumlu devlet adamı seçimlerin yenilenmesini istemez.”
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz