Mardin’de 13 yaşındayken 26 kişinin tecavüzüne uğrayan N.Ç.’yle ilgili mahkemenin verdiği “rızasıyla birlikte oldu” kararı, Yargıtay tarafından onandı. Vicdanları yaralayan bu olaya Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ile Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli sert tepki gösterdi. Karara sanat camiasından da tepki yağdı.
[**
**](https://www.mynet.com/nc-ile-ilgili-hic-bilinmeyen-gercek-110100600363)
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Twitter’dan şunları yazdı: “13 yaşında bir kız çocuğunun yaşadığı insanlık dışı vahşet ve hukukun son derece sorunlu yorumu bir misal teşkil etmiştir. Demek ki insanlığın doğal gelişim mecrası aynısıyla bize sirayet etmiyor. Adalet anlayışını eğip bükenler, bundan ilk elden sorumludurlar. Sorgulamadan edemiyorum; acaba adalet kendisine bağlanan umutları karşılamakta yetersiz ve aciz mi kalıyor?”
Yargıtay’ın kararı, yargıya olan güveni zedelemektedir... Bu, erkek bakış açısıyla verilmiş ikinci bir şiddettir... Kendimi bir kadın olarak bu ülkede güvende hissetmiyorum. Lütfen sessiz kalmayın.
[**
Tecavüz eden 26 kişinin dehşeti ile hukuk sistemimiz arasında hiçbir fark kalmıyor bu yaklaşımla. 13 yaşındaki bir çocuğun hayatı mahvoldu. Ailesi, anneliği, hayalleri kana bulandı. Fatma Şahin’in duyarlı davranışını tebrik edip, duyarlılığının devamını diliyorum.
[**
Adalet Bakanı, “Bu kanun geçmişte böyleydi ama 2005’te düzeldi. N.Ç. davasında karar, eski kanun hükümlerine göre verildi” diyor. Bizler kanunları yetersiz oldukları için değiştiriyoruz ama suçlular kanuna göre suç işlemiyor. Adalet nasıl işliyor? Toplumun vicdanının nasıl işlediğini çok net görüyoruz.
[**
Şiddetle kınıyorum. Bu kararın bir daha gözden geçirilmesini istiyorum. Kadına şiddetin arttığı bir dönemde böyle bir kararın çıkması bizi yaralıyor.
[**
Türkiye’nin hukuk sistemi muhteşem bir şekilde işlemektedir, dünya ve Avrupa normlarına en uygun şekilde! Tarafsız bir şekilde müthiş işlemektedir! Tek söyleyebileceğim bu...
[**
Kararın ardından Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin de TCK’nın 103. maddesinin yeniden yazılmasını talep etti. Bu vicdani bir katliamdır. Bu ülke kendi kadınından ne istiyor?
[**
YARGITAY, 13 yaşındaki N.Ç.’ye tecavüz davasında, yargılamanın tamamlanmadığını belirterek, daha fazla yorum yapmanın adil yargılanma ve adil yargılama ilkelerini zedeleyeceğini belirtti. Yargıtay Birinci Başkanlığı, basın ve yayın organlarında yer alan tepkiler nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı. N.Ç. davasında yapılan yargılama sonunda sanıkların üzerine atılı fiillerin suç tarihlerinin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) yürürlüğe girmesinden önce olduğunun belirtildiği açıklamada, eski ve yeni TCK’ların karşılaştırıldığının ve 765 sayılı TCK’nın hükümleri uyarınca karar verildiğinin altı çizildi. Açıklamada, temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay 14. Ceza Dairesi’nce yerel mahkemece verilen kararların bir kısmının onandığı, bir kısmının ise çeşitli hukuki nedenlerle bozulduğu vurgulandı.
[**
N.Ç.’nin avukatı Eren Keskin, Yargıtay’ın yargılama sürecinin bütün yönleriyle tamamlanmadığı, yerel mahkeme kararının bir kısmının onandığı, bir kısmının bozulduğu açıklamasını değerlendirdi: “Özellikle kadına ve çocuğa yönelik şiddet konularında yasal düzenlemelerin ve uygulamaların düzeltilmesi gerekiyor. ‘Çocuğun rızası olup olmadığına bakılmaksızın’ ibaresi kesinlikle yasal düzenlemeye girmeli. O nedenle bence siyasetçilere büyük görev düşüyor. Hakimlerin yazılı hukukumuzda yetersiz buldukları konularda, uluslararası hukuka dayanmaları gerekiyor. Aslında siyasetçileri yasa düzenlemeye yöneltecek olan hakimlerin bu cesur kararları olacaktır ama böyle cesur hakimler maalesef yok. Bu sözleşmede, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararları da gözardı ediliyor. Bu imzalar süs olsun diye atılmıyor, bir anlamı olmalı.”
[**
ŞİŞLİ Belediyesi Başkan Yardımcısı ve Sosyal Hizmetler Uzmanı Kahraman Eroğlu, çoğu babası ve dedesi yaşındaki 26 kişinin tecavüzüne uğrayan N.Ç’nin “kendi rızasıyla ilişkiye girdiği” yönündeki mahkeme kararının Yargıtay tarafından da onaylanmasına büyük tepki gösterdi. Eroğlu, olayın yaşandığı tarihte çocuğu korumaya aldıklarını ve uğradığı tecavüzler nedeniyle N.Ç’nin dörtten fazla ameliyat olduğunu ilk kez söyledi.
[**