Alerjik rinit, yani halk arasında bilinen adıyla 'saman nezlesi', alerjik konjonktivit ve alerjik astım gibi durumların baharın gelmesiyle birlikte artış gösterdiğini vurgulayan Işıkoğlu, “Çimen, polen ve ağaç tozlaşması gibi alerjenlerle karşılaşmak bu dönemde kaçınılmaz olabiliyor" dedi.
Bahar alerjilerinin hapşırık krizleri, burun akıntısı veya tıkanıklığı, göz ve burunda yanma veya kaşıntı, ciltte kızarık şişlikler ve nefeste daralma gibi belirtilerle kendini gösterdiğini belirten Dr. Işıkoğlu, önlem olarak, alerjenlerden mümkün olduğunca uzak durulması gerektiğini ifade etti. Dr. Işıkoğlu, ev ve araçların iyi havalandırılması, yoğun alerjen bulunan alanlarda maske kullanımı ve gerekirse kapalı alanlarda vakit geçirilmesini önerdi. Ayrıca, Işıkoğlu burun yıkama ve uygun tedavilerin önemine de değindi.
Mevsim geçişlerinin özellikle sıcaklık değişimlerinin hızlı yaşandığı dönemlerde, üst solunum yolu enfeksiyonlarının artışına neden olabildiğini söyleyen Işıkoğlu, C vitamini alımı, yeterli su tüketimi ve omega-3 kaynaklarına yönelmenin bağışıklık sistemini desteklemek için önemli olduğunu belirtti. Baharın getirdiği metabolizma hızındaki değişiklikler nedeniyle bazı kişilerde bahar yorgunluğu yaşanabileceğine de dikkat çeken Dr. Işıkoğlu, bu durumda sebze ve meyve ağırlıklı beslenme, yeterli su tüketimi ve stres yönetiminin önemli olduğunu kaydetti.
Bahar aylarında mide ve bağırsak hastalıklarının da sıklığının arttığını ifade eden Dr. Işıkoğlu, az ve sık yemek, bol sıvı tüketimi ve yatmadan önce yemek yememek gibi önlemlerin alınması gerektiğini söyledi. Bahar döneminde karşılaşılabilecek sağlık sorunlarına karşı alınabilecek önlemleri paylaşarak yaşam tarzı düzenlemeleri, stres yönetimi, dengeli beslenme, spor yapma ve bağışıklık sistemini desteklemenin önemini vurgulayan Dr. Işıkoğlu, şikayetlerin uzaması veya genel değişimlerle kontrol altına alınamaması durumunda doktora başvurmanın önemini hatırlattı.
(DHA)