Depremin ardından apar topar KKTC'ye kaçtı, yakalanarak Türkiye'ye getirildi. Lüks yaşamıyla dikkat çeken müteahhit Hasan Alpargün'ün binaları depremde ayakta kalamadı ve 100'den fazla canın hayattan kopmasına zemin hazırladı. Bölgedeki binalardan yalnızca Alpargün'ün inşa ettirdiklerinin hasarlı olduklarını görenler büyük şok yaşadı. "Ülke koskoca bir mezarlık oldu" diyen Avukat Buket Atılgan, Alpargün'ün binalarıyla ilgili "Dokunduğumuz her şey, binaya ait tüm yapı malzemeleri kum oluyor. Ellediğim bütün parçalar toz halinde kalıyor. Bir binaya ben kadın gücümle, ayağımı vurduğumda, elimi vurduğumda dökülüyorsa burada bir yanlışlık olduğu çok açık" dedi.
Kaçtığı KKTC’de güvenlik güçleri tarafından yakalanarak Adana’ya getirilen Hasan Alpargün’ün Emniyetteki işlemleri sürerken, yakınlarını kaybeden vatandaşlar, inşaatta kolon taşımayacak incelikte demir kullanılmış olduğunu ifade ettiler.
Avukat meslektaşlarının yakınlarını enkazdan çıkarmak ve meslektaşlarına destek olmak amacıyla Adana’ya gelen Buket Atılgan şöyle konuştu:
“Arkadaşımın kayıpları oldu. Biz ona destek olabilmek adına buraya geldik. Meslektaşım abisini, yengesini, ikiz kardeşlerini kaybetti. Hasan Alpargün Apartmanı’nda 12. katta oturuyordu. Kayıplarımız sonrasında biz buraya geldiğimizde daha büyük şok olduk."
Adana'da fazla binanın yıkılmadığı bilgisi verildiğini belirten Atılgan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Fakat buradaki bütün binalar ayakta dururken sadece Hasan Alpargün’ün yapmış olduğu bu apartman ve sadece bu da değil, birkaç bina, geride olan tüm binaları hasarları. Biz kendi çabamızla numune almaya çalıştık. Mimar, mühendis, destek olmak isteyen arkadaşlarımız da burada olduğu için bir tutanak tutmaya çalıştık.
"Dokunduğumuz her şey, binaya ait tüm yapı malzemeleri kum oluyor. Daha sonrasında zaten bunları mahkemeye sunacağız. Ellediğim bütün parçalar toz halinde kalıyor. Yani bir binanın bu şekilde yapılmaması gerekirdi. Ben mimar değilim, mühendis değilim, ama bir binaya ben kadın gücümle, ayağımı vurduğumda, elimi vurduğumda dökülüyorsa burada bir yanlışlık olduğu çok açık. İhmal gözlemleyebiliyoruz. Çünkü bu binadaki demirler serçe parmak kalınlığında.
"Kuzey Kıbrıs İçişleri Bakanlığına teşekkür ediyorum. Onun en kısa zamanda alınıp buraya gönderilmesiyle ilgili çalışmalar yaptılar. Biz bu çalışmalarla ilgili bizler de paylaşımda bulunmuştuk. En ağır cezayı almasını istiyoruz. Burası bir mezar oldu. Zaten ülke koskoca bir mezarlık oldu. Burası da bütün yakınlarımız için bir mezarlık. Yani söylenebilecek hiçbir şey yok. Acımızın tarifi yok.”
Alpargün emniyetteki ifadesinin ardından bugün adliyeye sevk edildi. Apargün sevk sırasında basın mensuplarının sorusu üzerine ihmali olmadığını mukadderat olduğunu yineleyerek, “Vicdanım sızlıyor. Ancak Adana’da hasarsız bina yok” dedi.
Öte yandan, Alpargün’ün 990 bin dolar, 890 bin euro, 500 bin TL’yi Türkiye’den transfer etmeye çalıştığı, ayrıca Lefkoşa Demirhan bölgesinden daire satın almaya çalıştığı iddia edildi.
(İHA)