GİRNE (İHA) - Türk Radyasyon Onkolojisi Derneği tarafından 2 yılda bir düzenlenen ve bu yıl Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı'nın Düzenleme Kurulu görevini üstlendiği 9'uncu Ulusal Radyasyon Onkolojisi Kongresi, 21-25 Nisan tarihleri arasında KKTC'nin turizm başkenti olarak anılan ve adını yavaş yavaş kongre turizminin de merkezi olarak tanıtan Girne'deki Acapulco Otel'de yapıldı.
Onkoloji ve radyasyon onkolojisindeki yeni gelişmeler ile güncel bilgilerin paylaşıldığı kongrede, yoğun bir bilimsel programla yeni bilgi ve teknikler ile yapılan çalışmalar ön plana çıkartıldı.
Acapulco Otel'de düzenlenen basın toplantısında Kongre Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyasyon Onkolojisi Bilim Dalı Üyesi Prof. Dr. Fadıl Akyol kongre hakkında genel bilgiler vererek, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
İlk yurtdışı kongreyi yavru vatanda düzenlemenin mutluluğunu belirten Prof Akyol, 1994 yılında İzmir çeşmede gerçekleşen birinci kongreden bugüne kadar toplantıların aksatılmadan ve giderek artan bir katılımla sürdürüldüğünü ve radyasyon onkoloğu ve radyoterapi uzman sayısının giderek arttığını ve derneğin üye sayısının 520'ye ulaştığını belirtti.
Halen 25'i devlet üniversitesi, 3'ü vakıf ve özel üniversite 20 devlet hastanesi 10 da özel hastane olarak radyoterapi merkez sayısının 58'e ulaştığını vurgulayan Prof. Dr. Akyol, robotik radyo cerrahi ile eskiden savaş uçaklarının halı bombardımanına benzeyen usulle birçok sivilin de öldüğü bombardıman tekniğine benzeyen usulün terk edilerek artık gelişen teknoloji ile sadece bir hücre vurularak diğer hücrelerin tahribinin önüne geçildiğini vurguladı. 7 milyon dolarlık bir alet kullanmanın söz konusu
olduğunu da ifade eden Prof. Dr. Akyol, cihazı kullanan uzmanın da ehliyetinin son derece önemli olduğunu belirtti.
"ROBOTİK RADYO CERRAHİ, TÜMÖRE NOKTASAL DARBELER ATIYOR"
Basın toplantısında Robotik Cerrahi'nin tüm vücutta milimetreden daha hassas kanser tedavisi yapmak için tasarlanmış dünyadaki ilk ve tek robotik radyo cerrahi sistemi olarak bilindiğini, bu sistemle radyasyon demetleri odaksal olarak kullanılarak, beyin ve vücuttaki kanserli bölgelerin yüksek dozlarla tedavi edilebildiği vurgulandı. Bir hücre vurulurken komşu birçok hücrenin vurulmadığına işaret eden Prof. Dr. Akyol, bu sistemin her türlü kanserin tedavisinde kullanılan en son yöntem olduğunun altını da
çizdi. "Akyol, eskisi gibi büyük alanlı uzun radyoterapiler yok" derken basın toplantısının diğer katılımcısı Doç Dr. Mustafa Cengiz bir soru üzerine çocuklara radyasyon vermekten kaçındıklarını, ancak diğer hastalarda radyoterapi ile kemoterapinin birlikte kullanılmasının öngörüldüğünü vurguladı.
"OBEZİTEYE BAĞLI KANSERLERİN 2020 YILINDA TÜM KANSERLERİN YARISINI OLUŞTURABİLECEĞİ ÖNGÖRÜLÜYOR"
Aşırı şişmanlık, obeziteye de dikkat çeken Akyol, obez ve fiziksel aktivitesi az olan kişilerde meme, kalın bağırsak ve yemek borusu kanserlerinin yüzde 20-25 oranında arttığına da işaret ederek bu duruma bağlı kanserlerin 2020 yılında tüm kanserlerin yarısını oluşturabileceğini söyledi.
"SİGARA İÇİMİNE BAĞLI KANSER OLAYLARI AZALIYOR"
"Obez hastaların tedavisi her haliyle zordur" diyen Akyol, sigara içimine bağlı kanser olaylarının azaldığını ancak obeziteye bağlı vakaların arttığını da belirtti. Akyol, dünya sağlık örgütünün sigara yasağına uyan ülkelerin başında Türkiye'nin geldiğini de açıkladığını bunun da olumlu bir gelişme olduğunu söyledi. Bir gazetecinin KKTC'deki yüksek orandaki kalp ve kanser nedeni ile meydana gelen ölümlerin çokluğu konusunda sorduğu bir soru üzerine ise Akyol, bana verilen değerlendirmelere göre KKTC'deki ölümlerinin en büyük nedeni trafik kazaları diyerek yanıtladı.