Obezler 'bebek mide' ile zayıflıyor (1)

Yusuf YAVUZ, Mehmet CANDAN/ İZMİR, (DHA)- İZMİR'de obezite hastaları, 'bebek mide' olarak adlandırılan laparoskopik mide küçültme ameliyatı ile zayıflıyor. Mide

Yusuf YAVUZ, Mehmet CANDAN/ İZMİR, (DHA)- İZMİR'de obezite hastaları, 'bebek mide' olarak adlandırılan laparoskopik mide küçültme ameliyatı ile zayıflıyor. Mide küçültme operasyonlarını gerçekleştiren Op. Dr. Eyüp Yeldan, hastaların, ayakkabılarını bağlayamama, öz bakımlarını yapamama, işyerlerinde performans düşüklüğü gibi şikayetlerle başvurduğunu belirterek, "Biz bu ameliyatla insanların hayatlarını değiştirmeyi amaçlıyoruz" dedi. Bebek mide ameliyatı olduktan 4 ay sonra 64 kilo veren 44 yaşındaki Elçin Özgür, "Yaşadığımın farkına vardım" dedi. Obezite hastaları, zayıflamak için çeşitli yöntemlere başvururken bunlar arasında mide küçültme ameliyatları da yer alıyor. İzmir'de, Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görevli Op. Dr. Eyüp Yeldan ve ekibi, bu yöntemle obezite hastalarını zayıflatıyor. Ameliyat, tıbbi diyeti denemiş ve başarısız olan hastaların vücut kitle endeksi incelendikten sonra, uygun bulunanlara uygulanıyor. Hastalar ilk önce diyet programına tabi tutularak ve psikolojik destek verilerek ameliyata hazırlanıyor. Yarım saat ile 55 dakika arasında değişen kapalı ameliyat; karın bölgesinden açılan 4 veya 5 tane, en büyüğü bir santimetrelik deliklerden girilen özel malzemelerle yapılıyor. Hastalar, 10 gün sadece sıvı gıda, daha sonra iki hafta püre dönemi ve 32 gün sonra katı gıda yemeye başlıyor. Hasta operasyondan iki saat sonra yürüyebiliyor, 2 gün sonra evinde iş yapabilir, hafif bir işe sahipse bir hafta sonra çalışabilir hale geliyor. Bu operasyonu yapan Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görevli Op.Dr. Eyüp Yeldan, hastaların kendisine tansiyon, şeker hastalığı, astım, kalp sorunları gibi şikayetlerin yanı sıra ayakkabılarını bağlayamama, öz bakımlarını yapamama, işyerlerinde performans düşüklüğü, günlük yaşantıda toplu taşım araçlarında karşılaşılan sorunlarla, çocuklarıyla birlikte kaliteli vakit geçirememe gibi şikayetlerle de geldiklerini belirtti. Op. Dr. Yeldan, "Operasyona karar verme sürecinde bazı kriterlerimiz var. Bunlardan en önemlisi en az iki kere tıbbi diyeti denemiş, ancak başarılı olamamış insanları operasyona alıyoruz. Bunun haricinde vücut kitle endeksi dediğimiz bir oran var. Kilogram olarak ağırlığın metrekareye bölünmesiyle (Kg/metrekare) bulduğumuz bir oran. 40 ve üzeri olan hastalarımızı alıyoruz. Operasyona karar verdiğimiz hastalarda öncelikle uyguladığımız hafif bir diyetimiz var. Operasyona yaklaşılan süreçte, gerekli olan hastalarımızda özel diyetler, örneğin karaciğeri küçültücü diyetler de uyguluyoruz" dedi. "İNSANLARIN HAYATLARINI DEĞİŞTİRMEYİ AMAÇLIYORUZ" Operasyonlarda başarı oranının yaklaşık yüzde 100 olduğunu ve kilo vermeyen hastasının olmadığını aktaran Op.Dr. Yeldan şunları söyledi: "Biz bu ameliyatla insanların hayatlarını değiştirmeyi amaçlıyoruz. Bunun için öncelikle sağlıklı yaşama geçişi planlıyoruz. Birincisi psikolojik destek veriyoruz, ikinci olarak spora yönlendiriyoruz, üçüncüsü ise eğer hastalarımızda kötü alışkanlıklar varsa bundan vazgeçiriyoruz. Bu işin en kolay kısmı operasyon kısmı. Yarım saatle 55 dakika arasında değişen operasyonlarımız var. Daha sonrasında diyet programlarımız ve spor programlarımızla bu operasyonları destekliyoruz." Operasyon sonrasında birçok hastasının şeker hastalığının ve tansiyon hastalarının ilaçlarını kullanmayı bıraktığını kaydeden Op.Dr. Yeldan, "Uyguladığımız ameliyatın adı tüp mide operasyonu veya sleeve gastrektomi. Biz bu operasyona hastalarımızdan gelen istek üzerine 'bebek mide' operasyonu diyoruz. Buna böyle dememizin sebebi operasyondan sonra hastalarımız bebek gibi beslenmeye başlıyor. Öncelikle 10 gün sadece sıvı gıdalar alıyorlar. Daha sonraki iki hafta püre dönemimiz var. Yaklaşık 32 gün sonra ise katı gıdaları deneyerek başlıyorlar" dedi. Obezite hastalığının kadınlarda daha yaygın olduğunu vurgulayan Op. Dr. Yeldan, araştırmalarda, önlem alınmazsa 2030 yılına kadar Türk halkının yüzde 50'sinin obezite hastası olacağına dikkat çekti. Operasyon hakkında bilgi veren Op. Dr. Yeldan, “Bütün operasyonlarımızı kapalı yöntemle, laparoskopik dediğimiz yöntemle yapıyoruz. Özel kullandığımız malzeme ile karın bölgesinden en büyüğü 1 santim olan 4 veya 5 delikten operasyonu gerçekleştiriyoruz. Hasta operasyondan 3 saat sonra yürüyebilir, 2 gün sonra evinde iş yapabilir, hafif bir işe sahipse bir hafta sonra çalışabilir pozisyona geliyor" dedi. "DOĞUM GÜNÜM 4 AY ÖNCEYMİŞ" Bebek mide operasyonu ile 4 ayda 130 kilodan 66 kiloya düşen 44 yaşındaki Elçin Özgür, 20 yıldır obezite hastası olduğunu ve çocuğuyla birlikte kaliteli vakit geçiremediği için bu kararı aldığını belirtti. Özgür, "138 kiloya kadar çıktım. Yıllar içerisinde çoğu kez diyet denemelerim oldu. 15 kilo verip 20 kilo aldığım dönemler oldu. Kilodan dolayı sporu hayatıma sokamadım. Hayatımda hiçbir zaman istediğim gibi hareket edemedim ve sonrasında şeker hastalığına yakalandım. 16 yıl boyunca insülin kullandım. Hayatım hayat olmaktan çıktı. Yürüyemez, nefes alamaz hale geldim. Bir diyet araştırması içerisindeyken, oğlumun da benimle zaman geçirememesi şikayeti olduğu dönemde, obezite cerrahisiyle tanıştım. Operasyondan sonra enerjimin arttığını fark ettim. İlk bir ayda kıyafetlerim ve fiziksel görüntüm değişti, insülin kullanmayı operasyon günü bıraktım ve takiplerimde artık şeker hastası değildim. Eski alışkanlıklarımın yerine yeni alışkanlıklar koyarak yeni bir hayata başladım. 44 yaşımdan sonra sağlıklı beslenmeyi öğrendim. Artık spor da yapıyorum. 56 bedene elveda diyerek 36 bedene düştüm. Artık oğlum ve eşimle daha geniş ve kaliteli zamanlar geçiriyorum. Yaşadığımın farkına vardım, doğum günüm 4 ay önceymiş " dedi. "BU AMELİYAT SON ÇARE DEĞİL, TEK ÇARE" Ses sanatçısı 35 yaşındaki Tolga Gül, mide küçültme operasyonundan önce sahnede kilosundan dolayı zorluklar yaşadığını, şeker ve tansiyon hastası olduğunu söyledi. Bebek mide ameliyatının son çare değil, tek çare olduğunu söyleyen Gül, "Hocamla tanışmadan önce 150 kiloyu gördüm. Ameliyata 148 kilo olarak girdim. Ses sanatçısıyım, kilodan dolayı sahnede çok büyük sıkıntılar yaşıyordum. Şeker hastasıydım ve yüksek tansiyon vardı. Bugün itibariyle bir ay iki günlük bebek mideye sahibim. 27 kilo verdim. Kaliteli ve sağlıklı bir yaşam için ameliyat olmaya karar verdim. Kilodan dolayı ayakkabımı bile bağlayamazken, 50 metre bile yürüyemezken, bugün günde 5 kilometre yürüyorum. Sahne performansımın arttığını gördüm. Bu ameliyatını estetik bir operasyon olarak değil sağlıklı yaşamak için oldum. Bu operasyonu olacak kişilere tavsiyem estetik görüntüden çok yan hastalıklarınızdan kurutulup, sağlıklı yaşamak için olun diyorum. Bu ameliyat son çare değil, tek çare. Bu ameliyatı olduktan sonra özgüvenim arttı. Kullandığım ilaçlar ecza dolabından ve hayatımdan çıktı" dedi. Mide küçültme operasyonunu olmak için karar veren 51 yaşındaki Haldun Tekgönül, "Şu anda 131 kiloyum ve görüntüden çok sağlıklı yaşamak için ameliyat olamaya karar verdim. Yaklaşık 30 yıldır hipertansiyon hastasıyım. Bir firmada satış pazarlama müdürü olarak çalışıyorum. Fakat kilodan dolayı performansım çok düşük. Tüm bunlardan kurtulup yeni bir yaşama başlamak için operasyon kararı aldım. Hedefim 89 kilo. Yeni hayatıma bu kiloyla başlamak istiyorum" dedi.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz