BDP heyeti ile bir mesaj gönderen terörist başı Abdullah Öcalan, İmralı'da basın toplantısı yapmak istediğini duyurdu.
Öcalan'ın, BDP ile gönderdiği mesajda, "Aslında İmralı'da bir basın buluşmasıyla kamuoyunu doğrudan bilgilendirme imkanım olursa sürecin sağlıklı ilerlemesi hususunda ciddi katkılarım olabilir. Hükümetin bu tür basit adımlarla ilgili tereddütlü olmaması gerekir. Nihayetinde 50 bin insanımızın yaşamını yitirdiği 40 yıllık çatışmanın barışını inşaa etmeye çalışıyoruz" ifadeleri yer aldı.
BDP heyeti, terörist başı Abdullah Öcalan ile İmralı'da gerçekleştirdiği görüşmenin ardından yazılı bir açıklama yaptı. BDP'den yapılan açıklamada Öcalan'ın kamuoyuna iletmek istediği mesajlar yer aldı. Öcalan'ın mesajında çözüm sürecinin bütün ağırlığıyla, ciddiyetiyle ve derinliğiyle devam ettiği bilgisi yer alırken, devlet heyetiyle yapılan görüşmelerin de sürdüğü belirtildi.
Basın kuruluşlarına gönderilen mesajda en dikkat çekici bölüm ise, terörist başı Öcalan'ın İmralı'da bir basın toplantısı yapma talebi. Öcalan böyle bir imkanın sağlanması durumunda sürecin sağlıklı ilerlemesine ciddi katkıda bulunabileceğine vurgu yaptı.
Öcalan'ın, BDP heyetiyle gönderdiği mesajında şu ifadeler yer aldı:
"Öncelikle herkese selam ve sevgilerimi sunuyorum. Başlatmış olduğumuz süreç bütün ağırlığıyla, ciddiyetiyle, derinliğiyle devam ediyor. Devlet heyetiyle yaptığımız görüşmeler, diyaloglar ve aynı zamanda çözüme dair yoğunlaşmamız da sürüyor. Çözüm sürecine daha fazla katkıda bulunmak istiyorum. Ancak maalesef ki, buradaki olanaklar son derece kısıtlıdır. Kendimi daha fazla katma isteğimi bu nedenle hayata geçirip yansıtamıyorum. Kendimi daha fazla ifade etme imkânlarının yaratılması konusunda hükümet somut adımlar atmalıdır. İmkânların kısıtlı olmasından rahatsızlık duyduğumu belirtmek isterim.
Türkiye'nin etrafında bu kadar yangın varken çözüm konusunda rolümü oynayabileceğim koşulların yaratılması elbette olağan bir durum olmalıdır.
Aslında İmralı'da bir basın buluşmasıyla kamuoyunu doğrudan bilgilendirme imkânım olursa sürecin sağlıklı ilerlemesi hususunda ciddi katkılarım olabilir. Hükümetin bu tür basit adımlarla ilgili tereddütlü olmaması gerekir. Nihayetinde 50 bin insanımızın yaşamını yitirdiği 40 yıllık çatışmanın barışını inşaa etmeye çalışıyoruz.
Eylül ayının başında 2'inci aşamaya dair mesafe katedip, normalleşme dediğimiz 3'üncü aşamanın tartışmalarına geçebilme arzusundayım. Şimdi belki umudumu yitirmedim. Bir tıkanmadan veya çözümsüzlükten de söz etmiyorum. Ama Ortadoğu'daki gelişmelerle de bağlantılı olarak hükümetin kesinlikle hızlı hareket etmesi gerekir. Meclisin açılmasına yakın hükümetin artık somut, pratik adımlar ortaya koyması beklenir. TBMM'nin de bu çerçevede tarihi bir çözüme katkı sunmasını diliyorum. Nihayetinde atılacak adımlar bütün Türkiye'nin ortak çıkarlarına uygun adımlar olacaktır.
Bu süre zarfında, tarafların çözümü zora sokabilecek tutumlardan karşılıklı olarak özenle kaçınmalarını rica ediyorum. Genel sağlık durumum çok ağır olmamakla beraber içinde bulunduğum koşullara halklarımızın ortak geleceği ve barışı adına dayanmaya çalışıyorum. Tekrardan herkese en içten sevgi ve selamlarımı iletiyorum."