OECD açılımı; İktisadi İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı olarak bilinir. İngilizce adı ile Organisation for Economic Co-Operation and Development olarak geçer. Resmi dil olarak Fransızca ve İngilizce’nin hakim olduğu OECD, ekonomik kalkınma amaçlı olarak oluşturulmuş olan bir kuruluştur. Bu organizasyonun görevlerinden arasında en önemlileri üye olan ülkelerin sosyal verileri sağlamak, analizleri ve mali politika araştırmalarını yapmaktır.
OECD ekonomik, sosyal ve istatistiksel olan verileri sağlama amacı güden bir kuruluştur. Tüm dünyadaki ekonomik gelişmeleri araştırır ve bunların analizini yapar. Geleceğe yönelik adımların atılmasında ve varsayımlarda bulunma aşamasında önemli rol oynar. Aynı zamanda ülkelerin politika anlamındaki adımlarını karşılaştıran OECD, ticaret, tarım gibi farklı noktalardaki değişiklikleri ve bu noktalardaki gelişmeleri de araştırır. Üye olan ülkelere ülke içi ve uluslararası politikalarda yardımcı olur. OECD ne demek sorusuna verilebilecek en kısa cevap; ekonomiyi kalkındırmayı amaçlayan ve bunu tek bir ülke ile sınırlı tutmayan kuruluştur. Diğer bir deyişle, kalkınmayı küresel boyuta getirerek, tüm ülkelerin bundan fayda sağlamasını amaçlayan OECD, yön verdiği tüm çalışmalar için dayanak olarak globalleşmeyi savunur. Bu tutumu ile bütünleştirici bir yapı sunan OECD, her yönden kendini giderek iyileştiren bir kuruluş olarak önemli konuma sahiptir.
OECD'nin amaçları arasında ilk olarak istihdamı artırmak vardır. Devamında ise yaşam standartlarını ve hayat refahını daha iyi bir seviyeye getirmek gelir. OECD sürdürülebilir ekonomik büyüme kilit nokta olmak üzere bu bağlamda destekleyici çalışmalar yapar. Böylece pek çok ülkenin ekonomik anlamda gelişmesine yardımcı olur. Finansal olarak istikrar sağlamak ve bunu korumak OECD'nin amaçları arasındadır. Tek taraflı olmayan, ayrımcılık yapmayan ve amacı dünya ticaretinin gelişmesi olan bu kuruluş, aynı zamanda tüm uluslararası yükümlülüklere de uygun bir şekilde çalışır.
OECD'nin faaliyet alanlarından ekonomi bazında bahsetmek gerekirse şunlar söylenebilir:
Gelelim bu konuda en sık sorulan sorulardan biri olan OECD ne zaman kuruldu? sorusuna. II. Dünya Savaşı’nın ardından bir düzenleyici olarak görev yapan Marshall Planı, Batı Avrupa’daki ekonomilerin desteklemiş ve büyük ekonomik açıkları gidermiştir. Bu plana bağlı olarak dağıtımı yapılan yardımlara destek olmak maksadı ile Avrupa Ekonomi İşbirliği Teşkilatı (OECD) kurulmuş ve 1947 – 1960 yıllarında faaliyet göstermiştir.
Sonrasında ise etki alanını genişleterek 1961 yılında yeniden yapılanmıştır. OECD Merkezi Paris’tedir. Türkiye’nin ise bu teşkilata kurucu üye olarak katılması da yine 1961 yılında gerçekleşmiştir.
OECD kurucuları olarak en etkin ülkeler bazında Amerika ve Kanada’daN bahsedilebilir. OECD üyeleri diğer ülkeler ise şu şekildedir:
OECD Türkiye işbirliği oldukça eski bir tarihi kapsar. Türkiye, kurucu ülkeler arasında yer alır. Bu nedenle topluluk ile ilişkiler hep iyi bir konumdadır.
1960 ile 1980 yılları arasında OECD ile Türkiye’nin ilişkisi normal düzeyde seyretmiştir. Belirli tarihlerde görüşülmüş ve genel ekonomik gidişat hakkında bilgilendirmeler yapılmıştır. Mevcut olanaklar dahilinde OECD’nin Türkiye için yapacağı ekonomik maksatlı iyileştirme raporları sunulmuş ve analizler de sağlanmıştır. Ancak 1980 ile 2000 arasında dönemde Türkiye aşırı yakın faaliyetlerde bulunmamıştır.
2000 yılı ve sonrası dönemde ise giderek artan bir ilişki söz konusu olmuştur. Teknolojiye bağlı olarak gelişen ve değişen ekonomiler üzerinde Türkiye’nin de fayda sağlaması etkili bir hamle olarak değerlendirilmiştir.
Ekonomik kalkınmayı tek bir ülkeden çıkarıp, diğer ülkeleri de bu meseleye dahil etmek oldukça önemli bir adım olarak geçer. Bu adımı atan OECD de sık sık temas halinde kaldığı ülkeler ile adından daha fazla söz ettirmeye devam etmektedir. Çin ve Hindistan gibi büyük ekonomili ülkeler ile de sık sık iletişim halindedir.