Ofiste Çok Sıkıldığınızda ''Napıcaz Bu Oyalanmaları...'' Cümlenizin 8 Çaresi

1. Ne yapmaya çalışıp da oyalanmaktan yapamıyorsanız, hemen başından kalkın.

Ofis bilgisayarının ekranını kapatın, oyalanmak için telefondan açtığınız Twitter'ı, Solitaire'i filan da kapatın. 2 dakikalığına herşeyi bırakın, oyalanmaya başladığınız işle tüm ilginizi kesin.

Böylece zaten sağlıksız giden o çalışma anına fiziksel olarak bir dur demiş olacaksınız.2. İki dakikalık ekran kapatmaca yeniden odaklanmanız için yeterli olmadıysa, birkaç dakikalığına bulunduğunuz ortamı değiştirin.

Bir bardak kahve alın, telefonunuzu masada bırakın, mesela balkona çıkın...
Buna benzer bir manzaraya (gözünü sevelim Maslak...) üç beş dakika bakmak ve temiz hava almak, yeniden odaklanmanıza mutlaka yardımcı olacaktır. 3. Masanıza geri dönün, 'çalışır gibi yapmaya' başlayın.

''Patrona çalışıyormuş gibi görüneyim...'', ya da ''Sürekli ekrana bakayım, klavyemden tuş sesleri gelsin ki gıcık çalışanlar beni ispiyonlamasın!'' gibi yalan dolan cümleler aslında böyle bayma noktalarındaki bir numaralı kurtarıcınız.

Bu cümlelerle başladığınız 'çalışır gibi yapma' eylemi, kısa bir süre sonra -o esnada kafanız başka bir yalan dolan düşünceyle meşgul olmadığı için 'gerçekten çalışma'ya dönüşecektir. 4. Bir noktada takılıp kaldığınızda mutlaka yardım isteyin.

Oyalanmaya meyilliyseniz, üzerine çalıştığınız projede anlamını bilmediğiniz küçücük bir formül bile size onlarca dakika kaybettirmeye adaydır.

Kafanızı karıştıran, ayrıntısını bilmediğiniz o noktayı internetten araştırmaya birkaç dakikadan fazlasını sakın ayırmayın. Hemen o ayrıntıya daha hakim olan bir iş arkadaşınızdan yardım isteyin. 5. Hemen üç bölümlü bir liste yapın, sık sık o listeye göz atın.

Evet bir to-do-list'ten bahsediyoruz. Bitirilenler, üzerine çalışılanlar ve yapılacaklar şeklinde üç bölümlü bir liste hazırlayın.

Bu listeyi hazırlarken de önünüzdeki projeyi en küçük parçalarına kadar bölün. Böylelikle her küçük parçayı bitirdiğinizde listenizin Bitirilenler bölümü kabaracak, göz attıkça size bir rahatlama ve odaklanma hissi gelecek. 6. Bir sonraki molanızdan önce yapmanız gerekenleri süre ile değil, sayı ile sınırlayın.

''Tam bir saat sonra mola vereceğim.'' oyalanmaya bayılanlarımız için çok doğru bir davranış biçimi değil. Çünkü bu taktiği uygularken, molaya kadarki o bir saatin hangi telefon uygulamasıyla geçeceğini asla bilemezsiniz :)

Bunun yerine, bir önceki maddede size önerdiğimiz to-do-list'e bakın; ''Şu 3 işi tamamlayacağım, sonra kendime bir rezene çayı koyup balkona çıkacağım.'' şeklinde davranın. 7. Hiçbir şey yeterince çare olmadıysa, bir süreliğine 'offline' çalışın.

Telefonun internetini kapatıp, laptopun ekranını indirip eski usül defter kalem yöntemine geçmek oyalanmanıza ilaç olabilir...
Bu sayede dikkatinizi dağıtan ve oyalanma isteğinizi besleyen tüm o Twitter'lar, Facebook'lar, Tumblr'lardan bir süre uzak durmanız bir yana, kalem ve kağıt kullanmanın insan üzerinde ilginç şekilde motive edici bir tarafı da var.

8. Düzenli vitamin kullanın.

Oyalanmanın aslında sinirsel yorgunluğunuzla da ilgili olduğunu atlamamak lazım.

Elbette ara sıra meyve salatası yemek sindirim sisteminiz için de oldukça yararlı olacaktır. Ancak zaman zaman buna vakit bulamayabiliyoruz. Özellikle yorgunluğunuza iyi gelecek olan B (havuç ve muzda bolca var) ve sinir sisteminizi güçlendirecek olan E (kuru kayısıyı öneriyoruz) vitaminini günlük olarak mutlaka almalısınız.