Görüntülerde küçük Mehmet, gitmemek için dedesinin ve babaannesinin eteklerine yapışıp hıçkırarak ağlıyor. Ancak Mehmet sonunda anne tarafından kucaklanarak araca bindirilip götürülüyor. Küçük Mehmet'in ölümünün ardından anne R.S, gözaltına alınıp çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine konulmuştu.
[
](https://twitter.com/HaberMynet)
Olayın ardından baba Osman Ağar, eski karısı ve ailesiyle ilgili önemli iddialarda bulundu. Cami imamı olan baba Osman Ağar, şöyle konuştu: “Oğlumun darp sonucu öldüğünden eminim.”
Oğlunun hastanedeyken günlerce başında beklediğini belirten acılı baba, oğlunun gözünün altında morluk, ağzının kenarında yırtık, üst dudağında patlak, sol kulağının altında bıçakla çizilmiş gibi 8-10 çizik, sol ve sağ omuzunda, kollarda ceviz büyüklüğünde morluk olduğunu söyledi.
**OĞLUM KENDİSİNİ DÖVDÜKLERİNİ SÖYLÜYORDU**
Oğlunu annesi terk ettiğinde 3 aylık olduğunu ve 5 yaşına kadar oğluna anne ve babasıyla birlikte baktığını belirten Osman Ağar, çocuğunu mahkeme kararıyla anneye verdikten sonra durumdan şüphelendiğini, polise ve adliyeye gittiğini ancak bu durum hakkında hiçbir girişimde bulunulmadığını söyledi. Çocuğunu mecburen annesine teslim ettiğini dile getiren acılı baba Ağar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Mahkeme kararı neticesinde Eylül 2012 tarihinde çocuğumu mecburen annesine teslim ettik. 4 aydır anne bakıyordu çocuğa. Bu süre içinde birkaç kez telefonla görüştüm. Kurban bayramında çocuğu bir günlüğüne aldığımda çocuk annesinin, teyzesinin, dedesinin ve anneannesinin kendisini dövdüğünü söyledi."
Elinde herhangi bir delil olmadığından bir şey yapamadığını anlatan acılı baba, şunları söyledi: "Çocuğumuzu mecburen ertesi gün geri verdik. O günden sonra çocuğumla görüşemedim. Son bir ay beni çocuğumla konuşturmadılar. ‘Mehmet uyuyor, dışarıda oynuyor’ filan diyerek benimle görüştürmediler. Anne ve babamın telefonuna bakmadılar. Durumdan şüphelendim, okulunu aradım. Öğretmeni, müdürü çocuğumun okula geldiğini, merak etmememi söylediler. Okulu öyle söyleyince güvendim, gelme gereği duymadım. Daha sonra komşulardan duyduğum kadarıyla çocuğum gözü mor şekilde okula geliyormuş. Çocuğum daha sonra yoğun bakıma kaldırılmış. Onu duyunca hemen geldim. Çocuğumun yoğun bakıma gelmesi enteresan bir şekilde olmuş. 112’yi aramadan bir yakınlarının arabasıyla getirmişler. Niye çağırmamışlar ambulansı anlamıyorum. Çocuğum 11 gün sonra yaşamını yitirdi.”
**KARNINA BIÇAK DAYAMIŞLAR**
Kurban Bayramı’nda çocuğunu aldığında oğlu Mehmet’in söyledikleri karşısında şok olduğunu belirten Osman Ağar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Oğluma farlı zamanlarda darp uygulamışlar. Bayramda yanımda olduğu zamanda ‘Babacığım annem benim karnıma bıçak dayadı. Beni dövüyorlar’ dedi. Bizde olduğu gün üzerine yemek döktü. Üzeri kirlenince çocuk panik oldu, ne yapacağını bilemedi. Biz her ne kadar bir şey olmaz desek te çocuk çok korktu. Demek ki yaşadığı evde bununla ilgili çok azar işitmiş, belki de darp edilmiş. Üzerinde herhangi bir iz olmadığı için bir şey yapamadık.”
Mahkeme kararının ardından Mehmet Ağar’ı almak için Elmalı’dan avukatıyla birlikte annesinin geldiğini ve Mehmet’i zorla kendilerinden aldıklarını anlatan baba Ağar, Mehmet’in annesiyle gitmemek için hıçkırıklarla ağladığını söyledi. Durumu kameraya çektiklerini belirten Osman Ağar, “Komşularımız da olaya şahitlik etti. Oğlum gitmeyi hiç istemedi. Çocuğu bizden söke söke aldılar. Hani Türk filmlerinde olur ya. Aynen öyle oldu” dedi.
Çocuğunu iki yıl önce bir haftalığına annesinin götürdüğünü ve çocuğun döndüğünde kekeme olduğunu dile getiren Ağar, sözlerine şöyle devam etti: “Kendilerini kurtarmak için oğlumun epilepsi hastası olduğunu ve geçirdiği kriz sonrası başını lavaboya çarptığını söylüyorlar. Oğlumu 5 yaşına kadar ben büyüttüm. Oğlumda bir rahatsızlık yoktu. Eğer onların yanında kaldığı 4 aylık dönemde bu hastalık başladıysa oğlumun kullandığı ilaçlar, götürüldüğü doktorlar vardır mutlaka. Bunları belgelesinler. Benim oğlumun tek rahatsızlığı kekeme oluşuydu. O da onların sayesinde oldu. Bizden götürdüklerinde sağlam olan çocuk, döndüğünde kekeme oldu. Orada çocuğuma ne yaptılar nasıl bir işkence yaptılar bilmiyorum.”
**SUÇLULAR CEZASINI ÇEKSİN**
Eski eşi R.S ile birlikte aynı evde bulunan 3 kişi hakkında suç duyurusunda bulunduğunu söyleyen Osman Ağar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ben olayı ‘şu yaptı bu yaptı’ demiyorum. Ben anneye teslim ettim. Ne olduysa bu ev içinde olan bir durum. Bunu kim yaptıysa suçlunun yakalanıp cezasını çekmesini istiyorum. Kim yaptıysa bunu benim oğluma, kim iki ay boyunca işkence çektirdiyse cezasını çekmesini istiyorum.”
Torununa 5 yaşına kadar bakan babaanne Şerife Ağar, oğlum dediği torununun fotoğraflarına bakıp gözyaşı döktü. “Çocuğumu öldürüp hastaneye attılar” diyen babaanne, torununun hastanede yattığı günler boyunca annesinin hastaneye gelmediğini söyledi. Torununun annesinin yanına gittiği zamanlar ağlaya ağlaya gittiğini dile getiren Şerife Ağar, sözlerine şöyle devam etti: “Çocuğum ne zaman annesine gitse ‘Babaanne, dedoşum, halacım, babacım beni verme’ diye ağladı. Geldiğinde bizlere nasıl sarıldı. Torunum gitti geldiğinde kekeme oldu. İkinci gidip geldiğinde babaannecim anne beni dövdü diye bize söyledi. Çocuğumun yüzünde yaralar vardı. O zaman hata yaptık bir rapor almadık. Hastanede gördüğümde yüzü tamamen kesikti, gözleri yüzü mordu, göğüslerinin üzerinde morluklar vardı. Kolunun biri komple mordu. Doktora sorduk ‘çocuk darp edilmiş’ dedi. 12 gün hastane önünde bekledik bir gün gelip oğluna bakmadı. Ben dövsem kovsam bile gitmemesi lazımdı. Benim çocuğuma nasıl baktığımı konu komşu hepsi biliyor. Bizden çocuğumla intikam aldılar. Allah onları bildiği gibi yapsın. Biri müftü, biri kuran hocası.”
**OLAYIN GEÇMİŞİ**
Antalya’nın Elmalı İlçesinde annesi R.S’nin döverek hastanelik ettiği iddia edilen 5 yaşındaki Mehmet Ağar, 18 Ocak günü Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. 24 Ocak günü beyin ölümü gerçekleşen Mehmet Ağar, 30 Ocak tarihinde beyninde oluşan ödeme bağlı yaşam mücadelesini kaybetti. Çocuğun Elazığ’da cami imamı olan babası Osman Ağar, çocuğunun vücudunda morluk ve kesikler olduğunu söyleyerek çocuğunun annesi R.S. ve ailesi hakkında suç duyurusunda bulundu. Küçük Mehmet’in ölümünün ardından R.S, tutuklanarak cezaevine kondu.
İHA