Rengin Arslan
İstanbul
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ODTÜ'ye gidişinde öğrencilerin düzenlediği protesto gösterisinde polisin attığı biber gazıyla yaralanan Barış Barışık'ın durumu iyiye gidiyor.
Ailesi ve arkadaşları ise hukuki yolları kullanarak Barışık'ın hakkını arayacaklarını söylüyor.
Barış Barışık'ın durumunu sorduğumuz annesi Zeynep Barışık, "Durumu iyiye gidiyor. Şu an hayati bir tehlikesi yok" diyor.
Barış Barışık yoğun bakımda gözlem altında tutuluyor. Annesi, "Beyinde olası bir ödemi engellemek için, doktorlar yoğun bakımda olması gerektiğini söyledi," diyor. Barış'ın bir hafta yoğun bakımda tutulması bekleniyor.
Başbakan Erdoğan Salı günü, Çin'den fırlatılan Göktürk-2 uydusu için ODTÜ Uzay'da yapılan törene katılmak üzere üniversiteye gitmişti.
Başbakanın ziyareti dolayısıyla üniversiteye sevk edilen binlerce takviye polis, Erdoğan'ın ziyaretini protesto eden öğrencilere gaz bombaları ve tazyikli su ile sert bir şekilde müdahalede bulunmuştu.
19 yaşındaki Barış Barışık da protesto gösterisine katılan öğrenciler arasındaydı. Polisin öğrencilere attığı gaz bombasının kapsülü Barışık'ın başına isabet etmiş ve öğrenci beyin kanaması geçirmişti.
Zeynep Barışık, "İsteyen istediğini söylesin, konuşsun. Söylediği doğru da olabilir yanlış da olabilir. Bunun karşılığı bu şekilde bir darbe olmamalıydı," diyor.
Hukuki yollardan haklarını arayacaklarını söyleyen Barışık, "Çocuğumun durumuyla ilgili suç duyurusunda bulunacağız. Ölümden döndü. Tabii ki hakkımızı arayacağız" diyor.
Zeynep Barışık ayrıca, "Hükümetten birisinin gelmesini, AKP'den bir milletvekilinin aramasını, üzüntülerini bildirmesini isterdim. Gelselerdi ve onlara birebir duygularımı ifade edebilseydim istedim" diye ekliyor.
CHP'den çok sayıda milletvekilinin, BDP'den Ertuğrul Kürkçü'nün, MHP'den Lütfü Türkkan'ın ziyarete geldiğini ve geçmiş olsun dileklerini ilettiklerini söylüyor.
Barışık'ı hastaneye götüren arkadaşı, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde öğrenci olan Çağdaş Ersoy ise hem polisin müdahalesini hem de Barış Barışık'ın nasıl yaralandığını anlatıyor:
"Saat 4'e doğru yürüyüşe başladık ama kısa bir süre sonra üzerimize gaz bombaları atılmaya başlandı. Hiçbir uyarı yapılmadı" diyor. İki üç farklı yerden gaz bombaları ve fişekleriyle ses bombaları atıldığını söyleyen Ersoy, bölümlerin camlarının kırıldığını ekliyor. Gaz fişeklerinin gövdeyi hedef alarak atıldığını belirten Ersoy'a göre plastik mermi de kullanıldı.
"Akşam sekizde ise polisin yerleşkeyi terk ederken gaz fişekleri atmaya devam etti ve bu Barış'ın başına isabet etti," diyen Ersoy bunların yakın mesafeden atıldığını ekliyor.
Polisin yolları kapattığını ve çevredeki ambulansların da biber gazından etkilendiğini söyleyen Ersoy, uzun bir süre araç bulmakta sıkıntı yaşadıklarını anlatıyor. Yerleşkenin içinden geçen bir otomobille hastaneye götürülen Barış'ın bilincinin giderken açık olduğunu ama hastanede bilincinin kapandığını aktarıyor.
Daha sonra Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götüren Barışık'ın genç olması ve daha kolay toparlanabilir olması nedeniyle durumunun iyileştiğini belirtiyor.
ODTÜ'de yaşanan olaylarda en ağır darbeyi alan Barış Barışık oldu, ancak Ersoy, başka öğrencilerin de yaralı olduğunu ekliyor:
"Arkadaşlarımızın adli tıp raporlarını bir rapor haline getirerek kamuoyuyla paylaşacağız."
Ersoy bunların yanında, "Başbakan gittikten sonra bile neden polis saldırıya devam etti? Bir basın açıklaması yapılmasına neden izin verilmedi?" diye soruyor.