Bir mafya ve aşk hikayesini konu alan atv'nin yeni dizisi 'Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz'ın çekimleri, geçtiğimiz günlerde İstanbul'da başladı. Oktay Kaynarca'nın 'Hızır' adlı bir mafya babasını canlandıracağı dizide; 'Hızır'ın eşi 'Meryem'i Deniz Çakır oynuyor. Dizinin yapımcılığını Raci Şaşmaz üstleniyor.
EKİP ÇOK SAĞLAM
Yönetmenliğini Onur Tan'ın yaptığı, Raci Şaşmaz ve Bahadır Özdener tarafından kaleme alınan 'Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz'ın oyuncu kadrosunda Müjde Uzman, Tarık Ünlüoğlu, Yunus Emre Yıldırımer, Ozan Akbaba, Tuna Orhan, Sinan Demirer, Yüksel Arıcı, Emre Törün, Hakan Karahan, Oktay Gürsoy, Can Bartu ve Yasemin Sakallıoğlu gibi tiyatro dünyasının başarılı isimleri de yer alacak. 'Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz', senaryosu ve hareketli kurgusuyla Eylül ayından itibaren izleyiciyi atv ekranına bağlayacak.
İŞTE DİZİNİN KONUSU:
Çocuk denecek yaşta girdiği yeraltı dünyasının tepesine doğru tırmanmakta olan Hızır Çakırbeyli ve ailesinin hikâyesi anlatılmaktadır. Yeraltı dünyasına giren her adam haksızlıklara başkaldırmaya yemin eder. Güçlenip zenginleştikçe kendisi bu haksızlıkların kaynağı olur… Bunu kimse konuşmaz, dillendirmez ama işlediği cürümlerin kefareti olarak hayırsever bir insana dönüşür… Hepsinin güdüsünde zenginden alıp fakire vermek vardır… Güç odaklarına karşı güçsüzleri korumak misyonlarıdır… Ta ki öfkelerine yenik düşene kadar… Öfke geldiğinde göz kararır, akıl gider, denge kaybolur. Güçlü ile güçsüz ayrımı yapılmaz…
Yeraltı dünyasının her ferdinin ideali bir gün saygın bir işadamı olmaktır… Gerçek gücün parada, makam ve mevkide olduğunu bilirler… Hayatları daha güçlünün, özgürlükleri ise devletin iki dudağı arasındadır. Bu yüzden çoğu inançlıdır, yarınları yoktur, bugünü yaşarlar… Bu ailenin kadınlarının ise dünleri yoktur, bugünlerinin geçici olduğunu bilirler; yarın için mücadele eder dururlar. Yeraltı dünyasını büyük bir aile gibi düşünmek gerekir… Ailenin erkekleri eve para getirmek durumundayken, kadınları bu paranın kaynağını sorgulamaz… Sıradan bir aile gibi, içine düşülen dünyanın bir tercih olmadığı bir kader olduğuna inanılır… İyi ya da kötü… Bir maden işçisinin eşi ya da kızı yahut annesi onun maden işçiliğinden kurtulması için nasıl dua ederse, yeraltı dünyasından çıkmak için bütün mücadelelerini yaparlar ama sahip oldukları güçten de kolaylıkla vazgeçemez… Ele avuca sığmaz erkeklerin hayatında bu güçlü kadınlardan olmasa asla ehlileşemeyeceklerdir… Vicdanı ve merhameti hatırlamayacaklardır… Öyle ya erkekler dünyası vahşidir, acımasızdır. Kibre gurur derler, güce hak derler, kadına namus derler… Eşlerini aldatırlar mı? Asla… Onlar gizli bir şey yapmazlar ki bu ihanet olsun? Bu ailenin mensupları yediden yetmişe bilgedir; ama asla arif değil… Sezgileri çok güçlüdür, tehlikenin nereden geleceğini daima bilirler lakin korkusuz olmak zorundadırlar… Aynı zamanda zeki… Çünkü yürüdükleri yolda, kâh av olurlar kâh avcı… Hızır Çakırbeyli tüm bu anlatılanlardan farklı olarak sevda adamıdır… Sevmekten hiç kaçmaz… Sevilmeyi de pek sever… Hayatındaki tüm kadınların odağında olmak ister; annesi, karısı, kızı ve sevgilisinin…