Okul Öncesi Eğitimde İyi Örnekler Sempozyumu

Mersin İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün koordinesinde Okul Öncesi Eğitimde İyi Örnekler Sempozyumu düzenlendi.Özel İçel Koleji Konferans Salonu'nda düzenlenen sempozyuma, İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Gül, İl Milli Eğitim Şube Müdürü Erol Özdemir, Yenişehir İlçe Milli Eğitim Müdürü İhsan Dağ, bağımsız anaokulu idarecileri ve okul öncesi öğretmenleri katıldı. Sempozyumda konuşan İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Gül, insanlığın tarihi kadar eski olan eğitimin, ilkellikten modernliğe uzanan süreçte toplum ihtiyaçlarına göre şekillenerek, bugünkü şeklini aldığını söyledi. Gül, günün koşullarına göre gelişerek, alanlara, dallara ayrılan eğitim ihtiyacının, insanın, hayata gözünü açmasıyla başladığı bilgisinde hem fikir olan insanlığın, eğitimin daha küçük yaş gruplarına yayılması politikasını benimsediğini belirtti. Okul öncesi eğitimde iyi örnekler adlı sempozyum çalışmasının günümüzün, ihtiyaç duyulan farkındalık, anlayış ve donanıma hizmet etmesini umduğunu ifade eden Gül, “Çocuğun aileden ayrıldığı ilk dönem olarak okul öncesi eğitim, çocuğun birey olma yolundaki ilk eğitim durağıdır. Anne kucağından, kocaman okullara, sınıflara ve başkalarının olduğu yabancı bir dünyaya dönüşen okul öncesi eğitimde öğretmen, sihirli değneği olan bir periye dönüşmek zorundadır. Okul öncesi eğitimin en zor dönemi olan ilk günler, öğretmenlerimizin bu olağanüstü çabalarıyla, çocukta olumsuz bir izlenim bırakmadan tamamlanabilir” dedi."EĞİTİMİN HER DÖNEMİNDE AİLEYLE İŞBİRLİĞİNE İHTİYAÇ DUYULUYOR"Eğitimin her döneminde aileyle işbirliğine ihtiyaç duyulduğunu kaydeden Gül, "Aile, okul ve öğretmen işbirliği ile gerçekleşen okul öncesi eğitim çocuğun daha yaratıcı, ileriyi görebilen, yeni ürünler oluşturan ve çevresini kendi amaçları için yönlendirebilen özerk bir birey olarak yetişmesine katkı sağlamaktadır.Çocuğun grup içine katılması, sağlıklı ilişkiler kurması, kültürel değerlerine sahip çıkması, sosyalleşmesi gibi olgular bu yaşta gelişir. Güven duygusu, sevgi ve çocuğun kişisel eğitim ihtiyaçlarına karşılamak zorunda olan okul öncesi eğitimi öğretmenlerimizin işinin çok zor olduğunun farkındayım.En az 25 farklı çocuk, 25 farklı dünyayı bir arada tutarken, hepsinin ayrı ayrı karşılanan ihtiyaçları için sihirli bir değneğe sahip olmak zorunda olan okul öncesi eğitimi öğretmenlerimizin, yapmış olduğu fedakarlıklardan dolayı onları tebrik ediyorum. Bu eğitim şöleni, bu işin ne kadar zor ve önemli olduğunu bir kez daha gösterecektir bizlere.Sempozyum konularını inceledim. Özellikle konu başlıkları arasında yer alan Aile Katılımı Çalışmalarına yer verilmesi beni oldukça sevindirdi" diye konuştu.Okul öncesi eğitimi çok önemsediklerini belirten Gül, 2010 yılında okul öncesi eğitimde 49’uncu sırada yer alan Mersin’in 2011’de 12’inci, 2012’de Türkiye birincisi olarak bu anlamda marka bir kent haline geldiğine dikkat çekti. Bu başarıda Vali Hasan Basri Güzeloğlu’nun önemli pay sahibi oluğunu ifade eden Gül, "Okul öncesi eğitimi faaliyet içeriklerinin paylaşımı ve geliştirilmesini amaçlayan bu çalışmanın geleneksel olarak devamının sağlanması ve her yıl yapılmasını diliyorum. Büyümenin ve kendini gerçekleştirmenin bir parçası olan şekerli tartışmaların başladığı bir dönem olan okul öncesi dönemde, iletişim çok önemli bir yer tutar.Okul öncesi dönemde, çocuklar sınırlarını dener ve doğruyu, yanlışı böylece öğrenir. İletişim sürecinde öğretmenin çözüme yaklaşım şekli, o çocuğun 5 yıl 10 yıl sonraki karakterini belirleyecektir.Aslında şunu söylemek ortalama bir değerlendirme olacaktır.Sürekli sınıfta sorun çıkaran bir çocuğun aile ortamında sıkıntı var demektir. Bu ihtimal, süreci doğru değerlendirmenin okul öncesi eğitimi öğretmeninin doğru yaklaşımı olmalıdır" ifadelerini kullandı.Konuşmaların ardından sempozyumun hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür plaketi verildi.