Antalya Valiliği tarafından hayata geçirilen uygulama ile kent genelindeki 356 okul kantininde sabahları taze sıkılmış portakal suyu ve ayranın yanı sıra, çilek, badem gibi mevsim meyveleri de satışa sunuluyor. Bardağı 1 liradan satılan taze sıkılmış portakal suyuna öğrenciler büyük ilgi gösteriyor.
Uygulamadan memnun olan öğrenciler daha önce sabahları gazlı içeceklerle güne başladıklarını belirterek, uygulamanın ardından sabahları taze sıkılmış portakal suyu ile güne başladıklarını söyledi.
Hanım Ayten Çağıran İlköğretim Okulu'ndaki kantinde incelemelerde bulunan Antalya Milli Eğitim Müdürü Osman Nuri Gülay, bir süre önce başlattıkları uygulamadan olumlu sonuçlar almaya başladıklarını kaydetti.
Hedeflerinin çocukların sağlıklı beslenmesi ve obezitenin önüne geçmek olduğunu belirten Gülay, ''Kantinlerde taze meyve ve meyve suyu satışını öngören uygulamanın amacı çocuklarımızın sağlıklı beslenmesini sağlamak. Hedefimiz sağlıklı nesiller yetiştirmek. Sağlıklı beslenen çocuklar eğitim hayatında da başarılı oluyor'' diye konuştu.
VALİ ALTIPARMAK UYARMIŞTI
Antalya Valisi Ahmet Altıparmak'ın bir süre önce kentin meyve cenneti ve narenciye yönünden zengin bir şehir olduğunu belirterek, bu ürünlerin neden okul kantinlerinde öğrenciye ulaştırılmadığını sorduğunu hatırlatan Gülay, ''Valimiz bir genelgeyle bizi bu konuda uyardı. Önerileri doğrultusunda tüm okullarımıza talimat gönderdik. Antalya'daki 447 okuldan 205'inin kantininde taze meyve suyu, 356'sında ise taze meyve suyu ile taze meyve satışı başladı. Uygulamayı müfettişler vasıtası ile de kontrol ediyoruz'' diye konuştu.
Gazlı içecek satışlarının yasaklanmadığını ancak çocukların taze meyve suyu satışıyla birlikte meyve tüketimine yöneldiğini ifade eden Gülay, ''Çocuklar öğretmenleri tarafından taze meyve suyunun tüketimi konusunda özendiriliyor. Görülüyor ki çocuklar taze meyveyi sevdi'' dedi.
VALİ'DEN OBEZİTE GENELGESİ Antalya Valisi Ahmet Altıparmak imzalı 13 Aralık 2010 tarihli genelgede, ''Okul Kantinlerinde Teknik ve Hijyenik Şartların Sağlanması'' istenilmişti.
Genelgede, dengesiz beslenmeye ve şişmanlığa (obezite) sebep olabileceği için enerjisi yüksek ancak besin değeri düşük enerji içeceklerinin yanı sıra gazlı, kolalı, aromalı içecekler ile patates kızartması ve cipslerin okul kantinlerinde satışının okul idareleri ve okul aile birlikleri tarafından caydırılması önerilmişti.
Bu çerçevede süt, ayran, yoğurt, meyve suyuyla birlikte tane ile meyve ve sebze satışının özendirilmesi istenilen genelgede, bu konuda kantin sözleşmelerine hükümler konulması istenilmişti.
PROF. DR. ÖGÜNÇ: ''YASAK GETİRİLMELİ'' Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Güner Öğünç ise okul kantinlerindeki bir çok yiyecek ve içeceğin çocukların sağlığını tehdit ettiğini öne sürdü.
''Obezitede en büyük problem okulların kantini'' diyen Prof. Dr. Öğünç, buralarda satışa sunulan cips, patates kızartması, hamburger ve gazlı içeceklerin risk faktörü olduğunu bildirdi.
Çocukların sağlıksız beslenmesine neden olan yiyeceklerin özellikle ilköğretim okul kantinlerinde yasaklanmasını isteyen Öğünç, ''Cips, hamburger, kolalı içecekler, hazır meyve suları, şekerli içeceklerin kantinlerde satışı yasaklanmalı. İlköğretimde okuyan bir çocuk besinlerin sağlıklı olup olmadığını değerlendiremez. Bu nedenle söz konusu ürünlere mutlaka yasak uygulanmalı'' diye konuştu.
Kantinlerde hamburger yerine kepekli ekmek içerisine beyaz peynir satılması önerisinde bulunan Ögünç, bunun yanı sıra elma, armut, muz gibi meyvelerle, ayran, taze sıkılmış portakal suyu ya da nar suyu satılmasını istedi.
OKULLARDA BEDAVA MEYVE DAĞITILSIN Kantinlerde devletin desteği veya iş adamlarının katkılarıyla bedava meyve verilebileceğini de kaydeden Prof. Dr. Öğünç, ''Meyveyi çocuğa bedava verin, günde her çocuğun bir meyve hakkı olsun. Elmayı yesin, onu yiyince zaten cips yemeyecek, hamburger almayacak. Bu maliyetli bir şey de değil. İş adamları bile buna sponsor olabilir'' dedi.
Obezitede sürekli artış eğilimi gözlendiğini bildiren Öğünç, ''Geriye doğru baktığımızda tablo iç açıcı değil. Şu an şişmanlık artış eğiliminde. Türkiye'de aşırı şişmanlık yüzde 5, ameliyat gerektiren şişmanların oranı ise yüzde 2 civarında'' dedi.
Hükümetin sigara konusunda çok kararlı davrandığını, aynı kararlılığı obezite konusunda da gösterebileceğini vurgulayan Güner Öğünç, ''Sağlık Bakanlığı'nı sigara konusunda tebrik etmek lazım. Çok kararlı davrandılar, tütün kullanımında ciddi azalma oldu. Obezite için de önlemler alınabilir'' diye konuştu.
Şişmanlığa karşı önlemin bebeklik döneminde alınması gerektiğini belirten Öğünç, bebeklerin anne sütüyle beslenmelerini, hazır mamalardan kaçınılması gerektiğini sözlerine ekledi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz