"Öldürdüğüm karım beni yayına çağırıyor"

Karısını boğarak öldüren imam mahkemeye "Erkeklik gururumla oynadı" deyince savcılık cinayette tahrik olduğuna kanaat getirip cezada indirim talep etti

Antalya'da cinsel ilişki isteğini reddettiği için kendisine hakaret eden eşini boğarak öldürdüğü iddia edilen emekli imam, ''Eşim her gün rüyalarıma giriyor ve rüyamda bana 'Burası yeşillik, çok güzel, niye gelmiyorsun' şeklinde sözler söylüyor. Yaptığımdan pişmanım" dedi.
Antalya'da geçen yılın kasım ayında cinsel ilişki isteğini reddettiği için kendisine hakaret eden eşini boğarak öldürdüğü iddia edilen, müebbet hapis istemiyle hakkında dava açılan emekli imam Ali İhsan Karataş'ın, eşinin olayda söylediği ''aşağılayıcı, kırıcı ve incitici'' sözler nedeniyle tahrik indiriminden yararlandırılarak ''kasten insan öldürme'' suçundan 18 yıldan 24 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
Geçen yıl 9 Kasımda Antalya'daki evinde ölü bulunan, belediye tabibinin incelemesiyle yüksek tansiyon ve şeker hastalığından öldüğü belirtilen ancak Antalya Emniyet Müdürlüğüne gelen ihbar sonucu mezarı açılarak yapılan araştırmayla eşi emekli imam Ali İhsan Karataş (55) tarafından elle boğularak öldürüldüğü iddia edilen Durdu Karataş'ın (58) ölümüyle ilgili davaya devam edildi.
İfadelerinde olay günü yaşadıkları tartışmada eşine tokat attığını, düştüğünde elle boğarak öldürdüğünü itiraf eden ve tutuklanan Ali İhsan Karataş ile avukatı Fatih Ardıç, Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada hazır bulundu. Duruşmada, Durdu Karataş'ın kesin ölüm nedenine ilişkin Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulundan beklenen raporun geldiği, raporda cesedindeki ileri derece çürüme nedeniyle kadının ölüm nedeninin belirlenemediği bildirildi. 1. İhtisas Kurulu, kesin tespit yapılamamasına karşın sanığın eşinin boynuna elle baskı uyguladığı yönündeki ifadelerinin kabul edilmesi halinde kadının kronik hastalıklarının aktif hale gelebileceğini, bu durumda sanığın eylemiyle ölüm arasında illiyet bağı bulunacağının oy birliğiyle kabul edildiği bildirildi.
Sanık avukatı Fatih Ardıç, Adli Tıp Kurumu raporunun kesin ölüm nedeninin tespit edilmemesine karşın olayda sanık aleyhinde yoruma dayalı illiyet bağı kurduğunu ve raporu kabul etmediklerini söyledi. Ardıç, yeniden rapor aldırılması talebinde bulundu.
Mahkeme heyeti, Adli Tıp Kurumu raporunda dosyanın detaylı olarak incelendiğinin görüldüğü kanaatini bildirerek, sanık avukatının yeni rapor aldırılması yönündeki talebini oy birliğiyle reddetti.
**SAVCI MÜTALAA VERDİ**
Duruşmada, Cumhuriyet Savcısı Cafer Tüfekçi, sanık hakkındaki mütalaasını verdi. Cafer Tüfekçi, soruşturma ve yargılamada elde edilen kanıtlar ve sanığın samimi itirafları sonucu Durdu Karataş'ın, kendisiyle yorgun olduğunu söyleyerek cinsel ilişkiye girmeyen eşi Ali İhsan Karataş'a ''Sen artık erkek değilsin'' dediğini, tartışmada sanığın eşine tokat attığını, bu sırada düşen kadının ''Gücünü tokat atarak gösteriyorsun'' diye konuştuğunu iddia etti.
Kadının ''küçük düşürücü, onur kırıcı ve incitici'' olumsuz sözleri nedeniyle yaşanan tartışmada sanık Ali İhsan Karataş'ın tokat attığı, düşen eşinin boynunu sıktığını ileri süren Savcı Tüfekçi, nefessiz kalan ve boğularak öldürülen kadının ölümünün ise sonrasında normal ölüm gibi çevreye yayıldığını söyledi.
Cesedin çürümesi nedeniyle Adli Tıp Kurumunun ölüm nedenini tespit edemediğini ancak kurulun, kadının mekanik asfiksi (ası, elle iple boğulma, tıkanma, suda boğulma sırasında görülen, havanın geçtiği solunum yollarının kapanması) sonucu ölebileceğini değerlendirdiğini ifade eden Savcı Tüfekçi, tıbbi değerlendirmede sanık Ali İhsan Karataş ile kurulan illiyet bağı ve itiraflar sonucu Durdu Karataş'ın öldürüldüğünü kanıtlandığını iddia etti.
Tüfekçi, sanık Karataş'ın, cinayeti eşinin ''onur kırıcı, incitici ve aşağılayıcı'' sözleri nedeniyle kışkırtma altında işlediğini ileri sürerek, TCK'nın 29. maddesi uyarınca tahrik indirimi uygulanarak sanığın TCK'nın 82/1. maddesi gereğince ''kasten insan öldürme'' suçundan 18 yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti. Mütalaanın verilmesinin ardından mahkeme heyeti, sanık avukatı Fatih Ardıç'ın esasa ilişkin savunma için süre verilmesi talebini kabul etti ve Ali İhsan Karataş'ın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı şubat ayına erteledi.
Müebbet hapis istemiyle hakkında dava açılan ve Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesinde tutuklu yargılanan sanık Ali İhsan Karataş, horladığı için çoğu zaman ayrı yattığı eşinin, olay günü sabah namazından sonra yattığında kendisini uyandırarak cinsel ilişkiye girmek istediğini, uykusuz ve yorgun olduğunu söylemesiyle eşinin ''Zaten senin erkekliğin gün geçtikçe kayboluyor. Sen ne biçim erkeksin'' sözleriyle başlayan tartışmada eşine tokat attığını, düştükten sonra da iki eliyle 10 dakika süreyle boğazını sıktığı itiraf etmişti. Eşinin hareketsiz kaldığını, kendisinin ise evden ayrıldığını anlatan Karataş, polise yapılan ihbar sonucu eşinin mezarının açılması ve yaşadığı vicdan azabı nedeniyle teslim olmaya karar verdiğini söylemişti.
**EŞİM BENİ ÇAĞIRIYOR**
Sanık, ifadesinde, ''Eşim her gün rüyalarıma giriyor ve rüyamda bana 'Burası yeşillik, çok güzel, niye gelmiyorsun' şeklinde sözler söylüyor. Yaptığımdan pişmanım. Keşke eşim bana o kelimeleri söylemeseydi ben de kendisine vurup boğazını sıkmasaydım'' demişti.
AA