Diyarbakır'da geçtiğimiz aralık ayında çıkan olaylarda üniversiteli Aydın Erdem'in başına isabet eden kurşunla ölümünü soruşturan savcılık, olayın 'PKK'nın faaliyeti' olduğu sonucuna vardı. Olay öncesi gelen ihbar ve olayın ardından toplanan deliller ışığında karar veren savcılık, dosyayı terör suçlarına bakan özel yetkili cumhuriyet savcılığına gönderdi. Dicle Üniversitesi öğrencisi Aydın Erdem'in (23), Abdullah Öcalan'ın cezaevi koşullarını protesto için 6 Aralık 2009 günü yapılan korsan gösteride başından vurulmasıyla ilgili soruşturma tamamlandı. Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı, Erdem'in polis kurşunuyla öldürüldüğüne dair herhangi bir somut delil ve emare bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verdi.
OLAY ÖNCESİ İHBARLAR GELDİ
Kararda, olaydan önce emniyet müdürlüklerine yapılan ihbarlar ve yaşanan sürece dikkat çekildi. Buna göre; DTP gençlik kollarında görevli olduğu iddia edilen bir kişi, 4 Aralık 2009 günü Cizre Emniyet Müdürlüğü'nü arayarak, "Cizre'de 5 Aralık'ta yapılacak olan gösteride bir kişi öldürülecek. Bu olay polis ve askerin üzerine yıkılacak. Vicdanen rahatsızım" dedi. Bu ihbar üzerine Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanlığı'na, provokatif yürüyüş ve gösteriler olabileceği şeklinde bilgi verildi. Bir gün sonra 5 Aralık'ta Silopi İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne gelen telefonda bu kez 'olayın yeri' Diyarbakır olarak ihbar edildi. Silopi polisi, Diyarbakır Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nü telefonla arayarak Diyarbakır'da protesto yürüyüşünde silah sıkılacağı ve bunun polisin üzerine yıkılacağı duyumu alındığına dair bilgi verdi. 6 Aralık günü ise DTP'li milletvekilileri ve belediye başkanlarının da katıldığı gösteride Erdem vurularak öldürüldü. Otopside merminin giriş- çıkış yapması nedeniyle çekirdek bulunamadığı kaydedildi. Atış mesafesi olarak 'uzak atış' tespitinde bulunuldu.
'YÜZÜ POŞULU KİŞİ VURDU'
Soruşturmada olay yerinde bulunan boş kovanların, görevli polislerin silahından atılıp atılmadığının belirlenmesi için karşılaştırma yapıldı ancak sonuç olumsuz çıktı. Olay yerinde bulundukları için ifadeleri alınan polisler S.B., H.İ., V.Ö. ve M.T. hakkında da takipsizlik kararı verildi. Savcılık, güvenlik kamerası görüntüleri, yapılan ihbarlar, gizlik tanık ve yine özellikle gösterilerde yer alan H.B. adlı kişinin ifadelerinin bütün olarak değerlendirilmesi sonucu Aydın Erdem'in yasadışı gösteri yapan topluluk içindeyken yine bu topluluk içinde yer alan yüzü poşu ile sarılı kişinin açtığı ateş sonucu öldürüldüğünün belirlendiğini bildirdi. Kararda şöyle denildi: "PKK terör örgütü mensuplarının da içinde bulunduğu muhtemel topluluktan açılan ateş sonucu ve provokatif amaçlı olduğu düşünülen eylemin, PKK terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde gerçekleştiği kanaati hasıl olduğundan, başsavcılığımızın görevsizliğine, soruşturma evrakının gereğinin yapılması için özel yetkili başsavcılığa gönderilmesine karar verildi."
CENAZEYE 10 BİN KİŞİ KATILMIŞTI
Gösteri sırasında açılan ateş sonucu hayatını kaybeden Aydın Erdem, Mardin'in Ömerli ilçesine bağlı Çınaraltı köyünde yaklaşık 10 bin kişinin katıldığı bir törenle toprağa verilmişti. Törende kalabalık "Katil devlet hesap verecek" şeklinde sloganlar atmıştı. Erdem'in ailesinin Kızıltepe ilçesinde kurduğu taziye çadırını da binlerce kişi ziyaret etmişti.