Oluklu Puvar anılarda yaşıyor

Kağızmanlıların bir zamanlar su taşıdığı Oluklu Puvar artık anılarda yaşatılıyor. Çataldere mevkiinde bulunan Oluklu Puvar soğuk ve tatlı sularıyla bir zamanlar ilçe halkının gönüllerinde taht kurmuş, damaklarında tat oluşturmuştu.

Kasap Osman Karaağaç’ın bahçesinden çıkan ve Kağızman’a içme suyu getirilmeden önce ilçe halkının yararlandığı Oluklu Puvar, şehir merkezine Karabağ Terçivan muhitinden getirilen içme soyundan sonra işlevini yitirdi.

Oluklu Puvar’ın yanından geçen eski Kümbet Mahallesi yolundan gidip gelenler bu puvarı anılarında yaşatıyor. Oluklu Puvar’dan kimler su içmemiş ki. Oluklu Puvar’dan su içenlerin çoğu toprağa karışıp toza dönüşmüş. Oluklu Puvar’ın oluğu yerinde paslanmış haliyle duruyor. Oluklu Puvar’dan su ihtiyacı karşılanmayınca bu puvarı yolun alt yanındaki bahçeye alınmış. Kasap Osman Karaağaç ailesi bu sudan şu anda istifade ediyor. Oluklu Puvar’ın yanındaki boş araziye ağaçlandırma yapılmış. Bu ağaçlandırmayı ise ilçe esnaflarından Kasap Osman Karaağaç gerçekleştirmiş. Merhum olduğu gün ise definden önce naşı tabut ile Oluklu Puvar civarında gezdirilerek öylece defnedildi.

Kağızman şehir merkezinin doğusunda, Çataldere’den Kümbet Mahallesine uzanan eski yol üzerinde bulunan Oluklu Puvar hakkına ilçenin şairlerinden Cemil Dur ile Araştırmacı Yazar ve Tarih Öğretmeni Günür Karaağaç şöyle konuştular:

Çocukluğundan bu yana her gün aynı yoldan gidip gelen Cemil Dur duygu ve düşüncelerini şöyle dile getirdi: Eski Kümbet yolunda Oluklu Puvar yanından gittik geldik. Kağızman Suvari Alayı’ndan gelen askerlerin getirdiği atlar bu suyun önündeki kurunlardan su içerlerdi. Biz çocukken yola aşağı hızak kayardık. Burada bir asker vardı, ona bir kulübe yapmışlardı. Bu suyun güvenliğini sağlardı. Bu suya zehir falan atmasınlar diye. Buradan atlar su içerdi, askerler su taşırlardı. Kasap Osman Emi buraları ağaçlandırdı. Kavak yetiştirdi. Ev yapıp da üzerini örtemeyenlere Osman Emi babasının hayrına kavak verirdi. Bugün onunda ölümünün ikinci günüdür. Biz İlkokula dördüncü sınıfa giderken askerler gelip pompalı arabayla su götürürlerdi. Tankerleri doldurur su taşırlardı alaya. Biz de onlara yardım ederdik. Bizi çarşıya araba ile götürsünler diye. Biz Kümbet mahallesinden çay suyu gelir götürürdük. Kağızman halkı gelir içme suyu götürürdü. Ben kalktım bu puvarı böyle gördüm.

Araştırmacı Yazar ve Osman Karaağaç’ın oğlu Günür Karağaç ise şöyle konuştu: Burası Çataldere dediğimiz mevkidir. Babam olağanüstü bir çalışma gerçekleştirerek bu kuru yamaçları ağaçlandırdı, eşsiz bir dünya yarattı burada. Çataldere’nin suyu kızıllardan yağmur sularının gelmesi ile oluşmuş bir dere. Kaynağı buradadır. Kirkor’un bağı diye ileride bir bağ vardır. O bağa doğru ilerlenince kızıllar var. Bu kızıllardan Oluklu Puvar’a intikal eden su son yıllarda ihtiyaç bitince bahçemize aldık. Şu anda biz faydalanmaktayız. Burada bir doğal cennet oluştu. Bununda sebebi babam oldu. Çataldere’ye burası çatalı, yani lagatgayı andırdığı ve bir üç gen oluşturduğu için Çataldere denmiştir. Rahmetli babam öldükten sonra dün cenazesini buraya getirdik. Oluklu Puvar’ın etrafında dolaştırarak vedalaştırdık. Bu ona verdiğimiz değerden kaynaklandı. Çünkü buraya çok emeği geçti. Bunu babama yaşattığımız için çok mutluyum. Bunu şuna benzettim. Hani büyük bir emek veren bir üniversitenin hocası vefat edince getirilip Üniversite’den uğurlanır. Bu ona bir emeğin karşılığı, o bilgi derinliğinin, bilgiye verilen emekten ileri gelir. Babamı ona benzettik. Babam bunu hak etti. Bu anıyı hiçbir zaman unutmayacağım, diye konuştu.