Ölüm riskli eğitim tarzı var mıdır?

BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, kamuoyunda tepkilere yol açan Şırnak’taki atış talimini “Giyom-Tell” vakası olarak nitelendirdi...

Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül’e de “Askeri eğitim içinde Giyom-Tell benzeri, ölüm riskli eğitim tarzı var mıdır? Varsa normal vatani görevini yapan askerler buna dahil midir” sorusunu yöneltti.

-Kaplan, sosyal paylaşım sitelerinde yayınlanan görüntülerin dehşet verici olduğunu belirterek Genelkurmay ve Milli Savunma Bakanlığı’nın kamuoyunu bilgilendirmesini istedi.

-Kaplan “Osmanlıca’yı Meclis’te ihtiyaç olarak gündeme getiren akla şaşıyorum” diye konuştu.

ANKARA (ANKA) - BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, kamuoyunda tepkilere yol açan Şırnak’taki atış talimini “Giyom-Tell” vakası olarak nitelendirerek Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül’e “Askeri eğitim içinde Giyom-Tell benzeri, ölüm riskli eğitim tarzı var mıdır? Varsa normal vatani görevini yapan askerler buna dahil midir?” sorusunu yöneltti.Kaplan, sosyal paylaşım sitelerinde yayınlanan görüntülerin dehşet verici olduğunu belirterek Genelkurmay ve Milli Savunma Bakanlığı’nın kamuoyunu bilgilendirmesini istedi.

Reklam
Reklam

Kaplan Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, görüntüleri kamuoyuna yansıyan, Şırnak’ta Akçay 6’ncı Motorlu Piyade Tugayı Seslice Taburu’nda Özel Kuvvetler Komutanlığı’ndan Yüzbaşı Metin Gürcan’ın askerleri hedef tahtasının kenarına dizerek yaptığı atış talimini gündeme getirdi. Yüzbaşı’nın basına yansıyan internet görüntülerinden arkası dönük halde bacak arasından da ateş ettiğinin görüldüğünü ifade eden Kaplan “Tarihte bir benzeri ‘Giyom-Tell’ vakası olarak bilinen bu uygulamaların yanı sıra, son zamanlarda kışlalarda asker ölümlerinin arttığını, eğitim zayiatı veya intihar olarak kamuoyuna yansıdığı görülmektedir” dedi. Konuyu yazılı soru önergesiyle de gündeme getiren Kaplan Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül’e “Söz konusu olay MSB’na yansıdı mı? Basından bilgilenme sonrası ne tür bir işlem yapılmıştır? Kışlalarda erlerin can güvenliğini tehlikeye sokan bu tür uygulamaların önüne geçilmesi için ne tür tedbirler alınmaktadır? Son beş yıl içinde kışlalarda eğitim zayiatı olarak açıklanan kaç ölüm olayı yaşanmıştır? Son 5 yıl içinde kaç intihar olayı yaşandı? Bu olaylarla ilgili olarak açılmış soruşturma var mıdır? Soruşturmalar nasıl sonuçlanmıştır? Olayın vahameti karşısında kamuoyunu bilgilendirmeyi düşünüyor musunuz? Askeri eğitim içinde Giyom-Tell benzeri, ölüm riskli eğitim tarzı var mıdır? Varsa normal vatani görevini yapan askerler buna dahil midir” sorularını yöneltti.

Reklam
Reklam

-“GÖRÜNTÜLER DEHŞET VERİCİ”-

Kaplan, “anne babalarının gözlerinden sakındığı evlatlarından birine bir şey olsaydı hesabını kim verecekti” diye sorarak daha önce kışlalardaki asker ölümlerine ilişkin verdikleri araştırma önergelerinden birini bugün Meclis Genel Kurulu gündemine getireceklerini söyledi. Kaplan önergede, Eşref Bitlis ve benzeri birçok ölümün araştırılması ve kamuoyunun bilgilendirilmesi için Meclis Araştırması açılmasının istendiğini kaydetti. Bir soru önergesine verilen yanıtta, intihar eden asker sayısının 408 olarak açıklandığını hatırlatan Kaplan,”Sosyal paylaşım sitelerinde yayınlanan ve milyonlarca insana ulaşan görüntüler dehşet verici. Özel kuvvetler komutanlığının güven atışı eğitiminde olduğu söyleniyor ama uzmanlar piyade birliğinde böyle bir eğitimin olamayacağını söylüyor” dedi.

-GENELKURMAY VE MSB KAMUOYUNU BİLGİLENDİRMELİ-

Meclis Genel Kurulu’nda araştırma önergesine diğer partilerden destek beklediklerini kaydeden Kaplan, Şırnak’taki olayın tarihine ilişkin bir soru üzerine “Buna yanıt verecek makam Genelkurmay ve Milli Savunma Bakanlığı’dır. İnternet sitelerine sadece muhalefeti susturmak için bilgi koymaları gerekmiyor. Kamuoyunu aydınlatmak için de açıklama koyabilirler” dedi.

Reklam
Reklam

-“MECLİS’TE OSMANLICA’YI İHTİYAÇ GÖREN AKLA ŞAŞIYORUM”-

Kaplan Meclis’te Osmanlıca kursu açılacağının hatırlatılarak bu kursa gidip gitmeyeceğine yönelik bir soruya ise “Üniversitelerde bu konuda filoloji bölümleri var. İsteyen o üniversitelere gidebilir. Osmanlıca’yı Meclis’te bir ihtiyaç olarak gündeme getiren akla şaşıyorum. Ben Türkçe konuşuyorum, anadilim Kürtçe, yaşadığım coğrafya gereği Arapça biliyorum. Osmanlıca’yı da katarsam dört dil olur. Benim ihtiyacım yok ama sanıyorum bazılarının ihtiyacı var” karşılığını verdi.(ANKA)