ÇANAKKALE (İHA) - Dünya Gazetesi ile Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası'nın ortaklaşa düzenlediği "Garanti Anadolu Sohbetleri" toplantısı Çanakkale'de yapıldı.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'nde (ÇOMÜ) gerçekleştirilen toplantıda konuşan Dünya Gazetesi Genel Yönetmeni Osman Saffet Arolat, AB'nin Türkiye'ye 2004 Aralık ayına tarih için tarih vemesinin hayal kırıklığına sebep olmadığını belirterek, "Bence bu konuya 1 günlük sorun olarak bakmak yanlış. AB konusu 40 yıllık bir macera. Sonunda bir karara varıldı. Bu konuda bizim hatalarımız olduğu gibi karşı tarafın da hataları var. AB'ye girme konusunda kesinleşmiş olan, ancak bizim pek istemediğimiz bir durumla karşı karşıyayız. Bu bizim artık AB'ye girme konusundaki gerçeği ortaya koyuyor. Bundan sonrası artık geri dönüşü olmayan bir yol. Biz mümkün olduğu kadar bu 2.5 yıllık süre içerisinde ne kadar Avrupalı olabiliriz, kendi hatalarımızı nasıl düzeltebiliriz, ne kadar demokratik sistemimizi geliştirebiliriz, ne kadar ekonomik sistemimizi düzeltebiliriz, onlara bakmamız lazım. Bizim açımızdan 2004 Aralık ayı çok olumlu bir gelişme. Ancak beklentimizi 2003 gibi çok yüksek tuttuğumuz için aradan bazı farklı sesler çıkacaktır. Ancak bu seslere bakmadan Türkiye'nin yoluna devam etmesi gerekir. Doğru, yerinde ve Türkiye'nin gelişmesine müsait bir ortamdan geçiyoruz. Sanıyorum bu ortamı en iyi şekilde değerlendirmemiz lazım" dedi.
Arolat, 2004 tarihinin bir hayal kırıklığına sebep olmamasını isteyerek, "Bir yıl önce yani 57. Hükümet'in yapısal reformlara geçmesinden önce Türkiye Brüksel'de hemen hemen tarih verilmesi imkansız bir ülke konumundaydı. Bizler o dönemde 2010 tarihini düşünürken bugün 2005 tarihinde müzakerelere başlayabilecek bir duruma geldik. Bu sebeple hayal kırıklığı söz konusu değil. Tabii ki bizim beklentimiz daha iyiydi. Çok daha iyi bir tarih verilebilirdi" diye konuştu.
Arolat, 2004'ün tarih için tarih olduğunu hatırlatarak, bu sürede bize bazı ev ödevleri vereceklerini, eğer bunlar yerine getirilirse ondan sonra müzakerelere geçileceğini kaydetti.
"TÜRKİYE DOĞRU YOLDA"
İstanbul Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Erdoğan Alkin ise AB'nin Türkiye'ye 2004 Aralık ayı için tarih vermesinin önemli olmadığını vurgulayarak, "Ben şahsen baştan beri tarihe önem vermiyorum. Bu tarih bence olumludur. Bunu olumsuz diye abartmaya gerek yok. Biz bütün işlerimizi kendi insanımız için yapıyoruz. Avrupa için yapmıyoruz. Alınan bu karara darılmak, gücenmek olmaz. Bu bir pazarlık meselesidir. Biz bu gemiye bindik ve gidiyoruz. Biz AB içindeyiz. Ne onların bizi almamak gibi bir yolu olabilir, ne de bizim AB'ye girmemek gibi bir sorunumuz olabilir. Bence Türkiye doğru yoldadır. Benim bu konuda bir endişem kesinlikle yok" yorumunu yaptı.
Alkin, AB'nin de, bizim de çözmemiz gereken çok önemli meseleler olduğunu, özellikle Türkiye'de demokratikleşme ve benzeri hususların halledilmesi gerektiğini kaydetti. Alkin, AB'nin Türkiye'ye tarih için tarih vererek oyalama taktiği gütmediğini savunarak, uluslararası hukukta darılmak, mızıklanmak gibi bir durumun sözkonusu olamayacağını söyledi.
"PİYASALARA TERS ETKİSİ OLMAZ" Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen de AB'nin Türkiye'ye Aralık 2004 tarihini vermesinin piyasalara ters bir etkisinin olmayacağını iddia ederek şunları söyledi:
"Bunun piyasalara ters etkisi olmadı. Sabah piyasaları analiz ettiğimizde anormal bir durumla karşılaşmadık. Biz AB'nin ne zaman müzakere tarihi vereceğine değil de AB'ye ne zaman kesin gireriz ona konsantre olmalıyız. Keşke Tükiye Bulgaristan ile birlikte 2007 yılında AB'ye girebilse. Bunun için ödevimizi en iyi şekilde ve hızla yapmamız lazım."
Özen, 2004 yılı sonunda üye sayısının 25'e çıkmasının Türkiye'nin üyeliğini olumsuz yönde etkilemeyeceğini belirterek, Almanya, Fransa, İngiltere gibi güç odaklarının ağırlıklarını koymaları halinde Türkiye'nin birliğe girmesinin mümkün olduğunu sözlerine ekledi.
Toplantıya Çanakkale Valisi Süleyman Kamçı, Rektör Ramazan Aydın, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ile çok sayıda konuk katıldı.