Platoon, Wall Street, The Three Musketeers gibi yüksek gişe başarılı filmler... Televizyonların en başarılı dizilerinden olan Spin City ve Two And A Half Man, Anger Management gibi yapımlarda başroller, ödüller...
Tüm bunların yanı sıra, magazinel tarafı bitmek bilmeyen bir hayat. Alkol, uyuşturucu, porno yıldızları...
Televizyon ekranlarının sevilen rockstarı Charlie Sheen, dün sabah NBC televizyonunda katıldığı programda AIDS olduğunu canlı yayında itiraf etti.- - - - - -
Özellikle 20. yüzyılda milyonlarca insanı öbür tarafa gönderen AIDS hastalığını, bu hastalığa karşı yapılmış binlerce kampanya ve bilinçlendirme çalışması sayesinde son yıllarda fazla duymaz olmuştuk.
1981-2008 yılları arasında dünyada 20 milyonun üzerinde insanın hayatını kaybetmesine sebep olan bu hastalık, Charlie Sheen'in açıklaması ile yeniden gündeme oturdu.
İşte Charlie Sheen'in henüz yürümeye başladığı yolu başarıyla tamamlayamamış, dünyaca ünlü 10 isim:- - - - - -
Yarışma programlarında olsun, sinema filmlerinde olsun, hala sık sık coverlanmaya devam eden -bizce dünyanın en iyi şarkılarından biri- Proud Mary'nin yazarıydı Tom Fogerty.
Creedence Clearwater Revivial'ı kardeşi John ile kurmuş, şarkı yazarlığı ve gitaristliğiyle CCR'ı alıp yürütmüştü. Bir kan nakli esnasında vücuduna HIV virüslü kan enjekte edildi. 1990 yılında, henüz 49 yaşındayken hayata veda etti. - - - - - -
Bu filmle ilgili çocukluğumuzdan aklımızda kalan kısa kısa anlar var; _birincisi devlet büyüklerimizin büyük bir öfkeyle filmi eleştirmeleri,
_ ikincisi de elbette filmin ismi: Geceyarısı Ekspresi.
Bir Amerikan'ın Türk hapishanesinde gördüğü işkenceyi anlatıyor-muş Geceyarısı Ekspresi (çocukken nasıl travmatik kaldıysa aklımızda, hala izlemedik). Brad Davis, işte o filmin başrolüydü. Hemen ardından, Rainer Fassbinder'ın yönettiği Querelle'de başrol oynayarak aktörlüğünü cümle aleme kanıtlamıştı.
1985 yılında, henüz 36 yaşındayken HIV virüsü kaptı. Bu gerçeği tam 6 yıl boyunca herkesten sakladı, AIDS'ten hayatını kaybetmiş olduğu otopsisinde anlaşıldı. - - - - - -
AIDS'ten hayatını kaybeden en genç ünlülerden biri, Pedro Zamora.
Dönemin en hit televizyon şovlarından The Real World'ün başrolüydü. Hatta dünya televizyonlarında yayınlanmış ilk gay öpüşme sahnesi, Pedro Zamora ve şovdaki arkadaşı Sean Sasser arasında gerçekleşmişti.
Zamora, ne yazık ki HIV virüsünü henüz 17 yaşındayken kapmıştı. 1994 yılında, The Real World'ün dizi finalinin yayınlanmasından saatler sonra hayatını kaybetti.
Sadece 22 yaşındaydı.- - - - - -
_Davis Cup'ta mücadele eden ilk Afrikalı-Amerikalı.
_
Dünyanın en büyük tenis turnuvaları Wimbledon, Amerika Açık ve Avustralya Açık'ın üçünü birden kazanmayı başarmış tek Afrikalı-Amerikalı.
Ölümünün ardından, ABD Başkanı Bill Clinton tarafından onuruna başkanlık madalyası verilen Arthur Ashe, AIDS hastalığına geçirdiği bir kalp rahatsızlığından sonra yakalandı. Bıçak altına yattığı kalp ameliyatında kendisine nakledilen kanın HIV virüsü taşıması, usta tenisçinin hayatını kaybetmesine sebep oldu. - - - - - -
Usta oyuncuyu her zaman bu sayko bakışlarıyla hatırlıyor olacağız...
Çünkü Anthony Perkins, Hitchcock'un kült filmi Psycho'nun başrolüydü; orjinal Norman Bates'ti.
Kariyerine hem Tony Ödülü'nü, hem Oscar Ödülü'nü, hem de Altın Küre Ödülü'nü sığdırarak; aktörlük yapabileceği platform konusunda ayrım yapmadığını tüm filmseverlere ezberlettirdi Anthony Perkins. _Biseksüel cinsel hayatını ise hiçbir zaman saklamadı.
_
1992'de, 60 yaşındayken AIDS'e bağlı sağlık sorunlarından hayatını kaybetti.- - - - - -
Dünyanın AIDS'ten hayata veda eden ilk yıldızı: Rock Hudson...
1950'ler ve 60'ların romantik filmlerinin başrolü, Doris Day ve Julie Andrews gibi dönemin en güzel aktrisleri ile birliktelikler yaşamış, en iyi arkadaşı Elizabeth Taylor'ın ismini hiç bir zaman unutturmayacağı aktör, Rock Hudson.
Dönemin koşulları nedeniyle homoseksüelliğini gizleyen, hatta gizlemek için sahte bir evlilik bile yapan aktör, 1985 yılında AIDS'e bağlı hastalıklardan hayatını kaybetti.
Elizabeth Taylor, Rock Hudson'ın ölümünün ardından onun anısına Amerikan AIDS Araştırmaları Derneği'ni kurdu.- - - - - -
Sırada filmleri, şarkıları ve spor kariyeriyle değil; bambaşka bir alandan dünyanın en ünlü isimlerinden biri haline gelen bir insan var: Michel Foucault.
Fransız düşünür, tarihçi, edebiyat eleştirmeni ve sosyolog Michel Foucault da AIDS'e yenik düşenlerden. Özellikle Nietzsche ve Heidegger'den etkilendiği bilinen Michel Foucault; 11 Eylül saldırılarından sonra yeniden gündeme geldi. 1978 yılında İran'daki Şah karşıtı gösteriler hakkında yazdığı ''Ruhsuz Dünyanın Ruhu'' ve bu makalede kullandığı ''Siyasi Ruhanilik'' tanımı, siyasal İslam ve İran-Batı ilişkileri hakkında en çok incelenenler arasındaydı.
1984 yılında, AIDS hastalığı yüzünden Paris'te hayatını kaybetti.- - - - - -
Amerikalı Isaac Asimov, 20. yüzyılın en ses getiren bilim-kurgu yazarlarından biriydi.
Kariyerinde 6 Hugo Ödülü, 3 de Nebula Ödülü bulunan yazar, Robert Heinlein ve Arthur C. Clarke ile birlikte 20. yüzyılın '3 Büyük Bilim Kurgu Yazarı'ndan biri olarak kabul edilmekte...
Isaac Asimov, 1983 yılında bypass ameliyatı geçirdi. Hastanede kendisine virüslü kan verilmesiyle AIDS'in pençesine yakalandı. Ancak bu gerçek, ölümünden sonra bile gizli kaldı. Asimov'un hayatını kaybetmesinden 10 yıl sonra eski eşi Janet Jeppson, Isaac Asimov'un bu sebepten hayatını kaybettiğini kamuoyuna açıkladı.- - - - - -
Dünyanın ilk süpermodeli, Vogue ve Cosmopolitan'ın uluslararası kapak kızı... Armani, Versace ve Christian Dior gibi dünyaca ünlü markaların reklam yüzü olmayı daha 23 yaşına bile basmadan başarmış bir hanımefendi. Gia Carangi...
Ne yazık ki çok genç yaşta, AIDS yüzünden aramızdan ayrılanlardan biri o da. 20'li yaşlarının ortalarına geldiğinde uyuşturucu kullanımı ciddi bir problem halini alan Gia Carangi, 1986 yılında hayata veda ettiğinde henüz 26 yaşındaydı.
Vücuduna eroin almak için AIDS'li biri tarafından daha önce kullanılmış bir şırınga kullanan süpermodel, aynı yıl içinde hayatını kaybetti. - - - - - -
Son olarak, müzik dünyasının en efsane 'frontman'i; Freddie Mercury.
İngiliz rock efsanesi Queen'in vokalisti, şarkı yazarı ve piyanisti olan, dünya sanat mirasına Bohemian Raphsody gibi bir başyapıtı kazandırmış Freddie Mercury, son Queen albümü Innuendo'nun yayınlanmasından yalnızca birkaç ay sonra hayata veda etti...
Freddie Mercury, Innuendo albümünün kayıtlarına kadar AIDS olduğunu grubundan bile sakladı, kamuoyuna açıkladıktan 24 saat sonra da hayatını kaybetti. Henüz 45 yaşındaydı.
---
Kaynaklar: Advocate.com, CBSNews.com & Ranker.com