Önce Lösemiyi Yendi Ardından Böbrek Nakli Oldu

ANTALYA teşhisi kondu. Bir süre Ankara'da tedavi gören ve 6 yıl nefrostomi takılı bir şekilde hayatını sürdüren Özden'e 15 yaşındayken böbrek yetmezliği ve Hepatit B ve C hastalığı teşhisleri kondu. Nakil için hastanelere başvuran Özden ailesi, Hepatit B ve C hastalığı nedeniyle naklin yapılamayacağını öğrendi. -6 ay kemoterapi gördü Bu yaştan itibaren diyalize girmeye başlayan Hepatit B ve C'ye karşın da ilaç tedavisine başlayan Özden'e 6 yıl önce de lösemi tanısı kondu. Eskişehir'de 6 ay kemoterapi gören Özden, hastalığı yenmeyi başardı. Kan değerleri her geçen gün iyiye giden Özden'e mutlu haber Antalya'dan geldi. 20 yıl diyalize girdikten sonra yaşaması için böbrek naklinden başka çaresi olmayan Özden, Antalya Medical Park Hastanesi'ne başvurdu. Burada lösemiyle ilgili testleri yapılan Özden'in hastalığı tamamen yendiği ve nakil için herhangi bir engelin bulunmadığını bildirildi. Hastanede gerçekleştirilen ameliyat ile 60 yaşındaki annesi Müfide Özden'den alınan böbrek, başarıyla oğluna nakledildi. Naklin ardından Özden, sağlığına kavuştu. -Dünyada bir ilk Nakli gerçekleştiren ekibin başındaki doktorlardan Prof. Dr. Alper Demirbaş, Özden'in zor bir hayat yaşadığını ancak inancıyla lösemiden ve diyalizden tamamen kurtulduğunu söyledi. Demirbaş, Hepatit B ve C hastalıklarının ise kontrol altında olduğunu ifade etti. Özden'in bu kadar hastalığı atlatıp organ nakliyle hayata bağlanmasının organ bağışının öneminin göstergesi olduğuna dikkati çeken Demirbaş, yaptığı binlerce nakil içinde en anlamlısının bu nakil olduğunu dile getirdi. Antalya'da 4 bin 400 böbrek nakli yaptığını anlatan Demirbaş, "Bu nakiller arasında lösemiyi yenip böbrek nakli olan ilk hastamız oldu. Dünyada lösemiyi yenip de nakil olan bir hastaya yönelik bilimsel bir yayına rastlamadık. Oktay'da ciddi genetik testler yaptık. Normalde 20 yıl diyalize giren hastaların yaşama şansı düşüktür. Oktay bizim için mucizenin bir adıdır" dedi. -Tek isteği patates kızartması yemek Annesinin böbreğiyle hayata adeta yeniden "merhaba" dediğini ifade eden Oktay Özden ise hayata sıkı sıkı bağlandığını ve umudunu hiç kaybetmediğini belirtti. Özden, "Doya doya su içmeyi ve patates kızartması yemeyi özledim. Taburcu olduktan sonra annem o güzel elleriyle bana patates kızartır" dedi. Anne Müfide Özden ise 2007 yılında Tavşanlı'da yılın annesi seçildiğini ve yıllardır bu günü beklediğini kaydetti. Anne Özden, haftada 3 gün oğlunu işe gönderir gibi diyalize gönderdiğini belirtti. Özden, oğluyla ömür boyu mutlu bir hayat sürmeyi hayal ettiğini vurguladı.