Televizyon o dönemdeki en büyük teknolojiydi ve insanlar bunun arkasında büyük mühendisler olduğunu hayal ediyordu. Fakat 15 yaşındaki Philo T. Rarnsworth, televizyonun icat edilmesindeki kilit çocuk. Philo, 1921 yılında televizyonu icat edebilmek için hazırlıklara başlamıştı, notlar, diyagramlar, formüller.... 1922 yılında ise vakum tüpünü hayal etti ve bunu kimya öğretmeniyle paylaştı. 21 yaşına geldiğinde ise kendi ürettiği elektronik görüntüsü olan ilk televizyonu icat etti. Aradan uzun yıllar geçti ve yıl 1971 olduğunda ölüm onu yakaladı. Fakat televizyonun patenti onda kaldı.
İki kafadar Jerry Siegel ve Joe Shuster henüz 18 yaşındayken bilimkurgu içeren çizimler yapıyorlardı. 1933 yılında ise efsanevi karakter Süpermen ortaya çıktı. Pelerinli süper kahraman, 1939 yılında bugünkü halini aldı ve çizgi roman olarak satılmaya başlandı. Patentlerini başkalarına satan bu iki arkadaş, Süpermen'in bu kadar başarılı olacağına inanmamışlardı.
Blaise Pascal henüz 18 yaşındayken ilk sayma makinasını icat etmişti. Bu makina öncelikle 4 rakamlı aritmetik işlemleri yapabiliyordu. Henüz gelişimi düşük seviyedeydi. Genç Pascal'ı bu makinayı icat etmeye yönlediren şey ise vergi tahsildarı babasının bütün işlemleri elle yapıyor oluşuydu.
Bu makina ise dişli ve çarklı sistemiyle hesap yapabilen ilk icattı. 300 sene kadar önemi anlaşılamadı. 1968 yılında ise Pascal'ın önemi anlaşıldı ve proglamanın ismi onun ismiyle anıldı.
Ralph Samuelson, henüz 18 yaşındayken su sporlarına gönül vermişti. Minnesota gölünde su sporlarıyla uğraşırken birden aklına dahice bir fikir geldi. Ahşap ve varillerle ilk denemelerine başladı ve kendi icadı olan ilk su kayağını buldu. Ve rampa kullanarak tarihteki ilk su atlayışını gerçekleştirdi. Fakat patent alamadığından hiçbir zaman bu sporun mucidi olarak anılamadı.
1909 yılında Louis Braille, daha 3 yaşında bir çocukken gözlerini kaybetti. Paris'te Kör Gençlik Enstitüsü'ne devam ederken kitap okumanın bir yolunu arıyor ama bir türlü bulamıyor. Sonunda askerlerin savaş koşullarında ve karanlıkta okuyabildiği bir kod üzerinde çalışmaya başlıyor. 1924 yılında henüz 15 yaşındayken ilk körler alfabesini buluyor. Ve en güzeli de bugün hala Louis'in alfabesi, körlere ışık oluyor.
15 yaşındaki Chester Greenwood buz pateni yaparken kulaklarının üşümesinden şikayet ediyordu. Bir çözüm aramaya başladı. Kendine telden bir kulaklık yaptı ve büyükannesinden kulak kısımlarına kürk dikmesini rica etti. 1870'lerin başlarında bu tür kulaklıklar kullanılmaya başlandı. 1. Dünya Savaşı ile de askerler için özel hazırlanan kulaklıklarla, bu icat tüm dünyaya yayıldı. Ayrıca bu küçük mucidin 100 tane daha icadı var.
Genç jimnastikçi George Nissen ve o dönemki koçunun ünlü olma macerası, 1935 yazında cambazlıkları ile ünlü bir aile sayesinde gerçekleşti. Nissen, küçük bir ağın akrobatların zıplamasına yardımcı olabileceğini düşündü.
Ailesinin garajında çalışmalara başladı. Uğraşları sonucunda tarihin ilk trambolinini icat etti. İkili daha sonra bu ürünü Iowa Üniversitesi yaz kampına götürdüler ve oradaki öğrencilerin büyük ilgisiyle karşılaştılar. Yüzleri güldürecek bir gerçek daha, bir benzin istasyonu 1950'lerde trambolini satın alıp şubelerine koydu çünkü aileleri alışveriş yaparken çocukların biraz enerji harcamalarını istiyorlardı.
Çocukluğumuzun unutulmazlarından... Bugünlerde yoğurtla da yapılarak popülerleşen bir icattan bahsediyoruz. 11 yaşındaki Frank Epperson, bir akşam gazozunu verandada unuttuğunda tarihe geçti. 1905’te bir yaz akşamı Epperson bir bardak toz gazoz karışımını yanlışlıkla evinin verandasında unuttu. Karıştırma çubuğu da bardaktaydı.
Ertesi sabah içeceği unuttuğunu hatırladı, ama sıra dışı biçimde soğuk geçen gece yüzünden içeceğinin donduğunu gördü ve çok şaşırdı. Bardaktan çıkarmayı başaramayınca çözüleceği umuduyla bardağı sıcak suyun altına tuttu. Pat! Tutma çubuğuna dönüşen karıştırma çubuğuyla birlikte ilkel buzlu dondurma hazırdı. Epperson yeni kadına Eppsicle adını verdi. 20 yıl sonra fikrinin patentini aldığında, daha cazip bir isim olan “Popsicle”da karar kıldı. Türkçesi ise 'buzparmak' olarak anılıyor.
Tarihin en ünlü mucitlerinden Franklin'in daha çocukken icat ettiği yüzme paleti, bugün hala kullanılıyor. Çok küçük yaştan beri yüzmeyi seven Benjamin Franklin, 11 yaşında iken ilk yüzme paletlerini icat etmiştir. Ancak bugünün aksine ilk paletler sadece ayağa değil ele de paletlerin takılması için yapılmış bir takım olarak keşfedilmişti. Bu keşfi, kendisinin 1968 yılında Yüzme Sporu Ünlüleri listesine girmesini sağlamıştır.
Çocuklarımıza yeterince destek verirsek, onları bu konuda özgüvenli bir bireye dönüştürürsek yapamayacakları şey yok. Bakalım sıradaki küçük mucitler kimler olacak?