Samsun Çarşamba Toplum Sağlığı Merkezi Sorumlu Tabibi Dr. Emel Gülümpınar Komutan, 03-09 Kasım Organ Bağışı Haftası’na ilişkin yaptığı açıklamada, “Tedavisi sadece organ ve doku nakli ile mümkün olan hastalıklar, tüm dünyanın olduğu gibi, ülkemizin de önemli sağlık sorunlarından biridir. Organ ve doku nakli bekleyen hastaların sayısı her geçen gün artmaktadır” dedi.Canlı kişiden organ nakli bireyin isteği doğrultusunda yapılırken, kadavradan organ alınabilmesi için beyin ölümünün gerçekleşmesi gerektiğini söyleyen Gülümpınar Komutan, “Beyin ölümünün beyin fonksiyonlarının irreversibl (geri dönüşümsüz) olarak kaybolmasıdır. Beyin ölümü gerçekleşen kişide solunum ve dolaşım ancak yoğun bakım koşullarında ventilatör gibi destek makinelerine bağlanarak sürdürülebilmektedir. Solunum ve kalp atımları yapay olarak sürdürülebilirken, beyin fonksiyonları yapay olarak sürdürülemez. Bu nedenle kişi beyni öldüğü zaman tıbben ölü kabul edilir. Yoğun bakım ünitelerinde verilen tüm tıbbi desteğe rağmen ortalama 24-36 saat sonra beyin dışındaki organlar da fonksiyonlarını kaybederler” diye konuştu.Halk arasında beyin ölümü ve bitkisel hayat kavramlarının yeterince ayırt edilemediğinden dolayı organ bağışı konusunda tereddütlerin ortaya çıktığını söyleyen Dr. Gülümpınar Komutan, beyin ölümü ile bitkisel hayat kavramlarının birbirinden farklı olduğunu söyleyerek, “En önemli farkın bitkisel hayattaki hastaların solunumlarının devam etmesidir. Bu hastalar aylarca ya da yıllarca yaşamaya devam etmekte ve bazı durumlarda iyileşerek normale dönebilmektedir. Beyin ölümü tanısı almış kişilerin ise hayata dönmesi mümkün değildir” şeklinde konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz