ORSAM'da "Doğu Akdeniz Mücadelesi ve Libya Krizi" paneli

Mısır Araştırmaları Enstitüsü (EIPSS) Uzmanı Dr. Essam Abdelshafi: - "Libya bağlamında Türkiye'nin iyi düşünmesi gerekiyor, müdahalesi biraz geç oldu ancak çok önemli bir müdahaledir" - "Hafter, Rusya ziyaretleri öncesi ya da sonrasında mutlaka Mısır'a uğrar, öyle ya da böyle Mısır ile koordinasyonu yürütüyor" - ORSAM Ekonomi Araştırmaları Direktörü Dr. Recep Yorulmaz: - "Yunanistan, Libya'nın kıta sahanlığını yarısını işgal etmiş durumda. Libya'nın buna tepkisi var"

Ortadoğu Araştırmaları Merkezi'nde (ORSAM) "Doğu Akdeniz Mücadelesi ve Libya Krizi" paneli düzenlendi.

Panele, yerli ve yabancı misyon temsilcileri, akademisyenler, ORSAM yetkilileri, üniversite öğrencileri ve basın mensupları katıldı.

Burada konuşan Mısır Araştırmaları Enstitüsü (EIPSS) Uzmanı Dr. Essam Abdelshafi, 2011'den sonra yaşanan "Arap baharının" Mısır, Libya, Tunus ve Cezayir başta olmak üzere bölgede hala hissedildiğini söyledi.

- "Türkiye iyi düşünmeli"

Libya'daki yönetim krizine değinen ve çevreleyen yedi komşusunun da Libya için güvenli liman oluşturamadığının altını çizen Abdelshafi, Avrupa'dan Fransa, İtalya, bölgesinden de Mısır ve Cezayir'in Libya'nın petrol ve doğal gazında gözü olduğunu söyledi..

Reklam
Reklam

Abdelshafi, Mısır'ın Libya'daki etkisinin Abu Dabi ve Riyad yönetimlerinin desteğiyle sürdüğünü belirterek "Sisi yönetimine en fazla silah tedariği Rusya'dan kaynaklanıyor. (Libya'nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri) Halife Hafter, Rusya ziyaretleri öncesi ya da sonrasından mutlaka Mısır'a uğrar, öyle ya da böyle Mısır ile koordinasyonu yürütüyor." dedi.

Libya'daki mevcut meşru hükümetin desteklenmesi gerektiğine dikkati çeken Abdelshafi, "Libya bağlamında Türkiye'nin iyi düşünmesi gerekiyor, müdahalesi biraz geç oldu ancak çok önemli bir müdahaledir." ifadelerini kullandı.

- "Avrupa piyasalarında açılmak"

ORSAM Ekonomi Araştırmaları Direktörü Dr. Recep Yorulmaz da Türkiye'nin Akdeniz'e en uzun sınırı olan bir ülke olarak enerji konusunda bölgedeki etkisi sürdürdüğünü ve Doğu Akdeniz'de "ortak çıkar ve orta yol" politikası hedeflediğini söyledi.

Türkiye'nin enerji bağımlılığı ve dolayısıyla dövize endeksli dış ticaret açığı bulunan bir ülke olduğunu kaydeden Yorulmaz, Güney Kıbrıs'ın 13 parseli çok uluslu şirketlere ruhsatlandırma faaliyetlerini Türkiye'nin kabul etmediğini anımsattı.

Reklam
Reklam

Yorulmaz, içerisinde Türkiye'nin olmadığı her projenin "mantıklı ve etkili" yürütülemeyeceğini belirterek şunları söyledi:

"Yunanistan, Libya'nın kıta sahanlığının yarısını işgal etmiş durumda. Libya'nın buna tepkisi var. Doğu Akdeniz Doğal Gaz Boru Hattı (EastMed) projesi gündemde, Lübnan ve Türkiye bu projeye dahil edilmedi. Ayrıca, herhangi bir enerji projesiyle eğer Avrupa piyasalarına açılmak isteniyorsa, Türkiye'nin enerji merkezi olduğunu farkına varılır. Döviz bağımlılığı ve dış ticaret açığı konusunda Türkiye enerjiye muhtaç. Türkiye bölgede enerji bağımlılığını azaltmasını kapsayan bir konuda sonuna kadar gidecektir. Enerji bulmanın yanı sıra bölgede askeri varlığını gösterecektir."

- Dış müdahaleye çanak

Beyan Araştırmaları Merkezi Müdürü Nizar Krikish de Libya'nın geçmişte Osmanlı Devleti ile organik bağ kurduğunu söyledi.

Diğer Arap ülkelerinin ise bunun aksine çoğunun emperyalist güçlerin egemenliği altın girdiğini söyleyen Krikish, Libya'nın bu egemen güçlere meyletmediğini kaydetti.

Reklam
Reklam

Krikish, Kaddafi'nin yönetime gelmesinden sonra kurmak istediği idari tarzın da Libya'da tutmadığını kaydetti.

Libyalıların dış müdahalelere sıcak bakmadığını belirten Krikish, ülkenin Hafter'e bırakılmaması gerektiğini dile getirdi.

Anahtar Kelimeler: