ORTA ASYA KAYNAR KAZAN
Eski Sovyet ülkelerindeki radikal İslamcı hareketler, uzun zaman boyunca siyasi iktidarın halk üzerinde kurduğu baskıyı haklı gösterdiği gerekçesiyle göz ardı ediliyordu. Ancak bu hareketler, Afganistan’da şiddeti giderek artan bir savaş sürdürmekte olan Batı için dikkat edilmesi gereken bir nokta haline geliyor.
Analistler, etnik gerilimin yıllar boyunca yoğunlaştığı dünyanın bu yoksul bölgesinde, Özbekistan İslam Hareketi gibi uzun süredir faaliyet göstermeyen grupların tekrar güçlendiğini belirtiyor.
Afganistan ve Orta Asya uzmanı Ahmed Rashid, İslamcı militanların Orta Asya’da uzun süreli askeri bir silahlı mücadele hazırlığında olduklarını belirtirken, hareketin ekonomik ve politik krizle birleşmesiyle şu anda ciddi bir tehdit oluşturduğunu ifade ediyor.
Çin, İran, Afganistan ve Rusya’nın ortasında kalan uçsuz bucaksız Orta Asya, geçen yıl NATO’nun Taliban’la savaşında yeni bir tedarik rotası olmayı kabul edince kendisini küresel siyasetin spotları altında buldu.
Ekonomik durgunluğun ve yoksulluğun pençesinde kıvranan bölgenin laik-Müslüman halkının son dönemde radikal fikirlere yönelik eğiliminde bir artış görülüyor. Güvenlik analistleri Taliban’ın yanında savaşmak için bölgeyi uzun süre önce terk eden militanların bölgenin hassas durumundan faydalanmak için geri döndüklerini ifade ediyor.
İSLAMCILIK GÜÇLENİYOR
Sovyet hâkimiyetinden bu yana 20 yıl geçmiş olmasına rağmen hala etkili muhalefet partilerinin ortaya çıkmadığı bölgede, temel özgürlüklerin yokluğuyla artan öfke İslamcılığın yükselişine zemin hazırlıyor.
Bu eğilim özellikle El-Kaide’nin yeni yuvası olarak görülen Yemen’deki istikrarsızlığa benzerlik gösterdiği için endişelere neden oluyor. Söz konusu risklerin farkında olan NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen geçtiğimiz hafta sonu yaptığı açıklamada uluslararası kamuoyunun Orta Asya’ya daha fazla ilgi göstermesini istedi.
Rasmussen, “Afganistan teröristler için güvenli bir sığınak haline gelirse Orta Asya’dan kolaylıkla Rusya’ya yayılabilirler. Çünkü Afganistan bir ada değil ve sadece bu ülkenin sınırları içinde kalmış bir çözüm başarılı olamaz” dedi.
İLK SİNYAL GEÇEN YIL GELDİ
Orta Asya’da ilk uyarı sinyalleri, geçen yıl Kuzey Afganistan’daki güvenlik durumunun iyice kötüleştiği dönemde Özbek, Tacik ve Kırgız askerlerinin terörist olarak niteledikleri çetelerle çatışmaya girdikleri zaman alındı.
Peki bu insanlar kim ve neden geri döndüler? Rashid, militanların Afganistan’da başka insanlar için yeterince savaştıklarını ve artık kendi ülkeleri için savaşmak istediklerini söyledi ve ekledi: “Asıl tehlike, militanların Orta Asya’ya silah, mühimmat ve insan gücü sızdırmaları.”
Özbekistan İslam Hareketi yeraltında örgütleniyor ve boyutları bilinmiyor. Örgütün amacı 20 yıllık başkanlığı süresince muhalefete kesinlikle izin vermeyen İslam Kerimov’u devirmek. Özbekistan İslami Hareketi’nin hedefindeki bir diğer isim ise 1990’lardaki sivil savaşta İslamcılara karşı Rusya yanlısı güçlere önderlik eden Tacik lider İmamali Rahman. Batıda her iki ismin de vatandaşlarının haklarını ihlal ettikleri görüşü hakim.
İnternet, Özbekistan İslami Hareketi’nden koptukları düşünülen İslami Cihat Birliği gibi gruplara ait olan videolarla dolu. Youtube’da yer alan Özbekçe bir videoda, bir çöl kampında görülen Taliban tarzı siyah sarıklar giymiş düzinelerce çocuk, ellerinde AK-47 tüfekleriyle atış talimi yapıyorlar. Videonun Rusça altyazılar içermesi, örgütün açıkça Orta Asya’da Rusça konuşan toplulukları hedef aldığını gösteriyor.
YOKSULLUK RADİKALLİĞİ TETİKLİYOR
Analistler, liderlerinin ölümünden, doğal afetlere kadar sayısız sebebin militanları çatışmaya sürükleyebileceğini belirtirken, Kerimov veya Rahman’ın ölmesi halinde çıkacak iç karışıklığın militanların aradığı fırsat olacağını ifade etti.
Orta Asya’daki terör faaliyetlerinden sorumlu tutulan bir diğer örgüt Hizb ut-Tahrir bölgede on binlerce üyesi olduğunu kabul ediyor ancak benimsedikleri metotların tamamen barışçıl olduğunun altını çiziyor.
Örgütün Londra temsilcisi Taci Mustafa, “Batı’nın sözde ‘teröre karşı savaşını’ ilan etmesinin ardından, Orta Asya hükümetleri bunu politik rakiplerini tutuklayıp işkence yapmak için bir bahane olarak kullandı” dedi.
Uzmanlar, Orta Asya’nın içinde büyümekte olan aşırı tutuculuğun, milyonlarca göçmenin işsiz kalmasına neden olan ekonomik krizle beraber artmakta olduğunu belirtti.
Uluslararası Kriz Grubu yayınladığı bir rapor da, bölgedeki güvensizliğin çöken altyapı ve zayıflayan ekonomi yüzünden daha da kötüye gittiğini ortaya koydu.