Ortak Paylaşım Forumu'nun 4'üncüsü İstanbul'da yapıldı

İSTANBUL (AA) - Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol, 2050 yılına kadar dijital ve yeşil dönüşümü kapsayan "ikiz dönüşüm" başlığı altında 200 milyon yeni iş olanağının türeyeceğini, halihazırdaki 185 milyon işin de yerini farklı işlere bırakacağını söyledi.

TİSK tarafından kamu, ulusal ve uluslararası işçi ve işveren temsilcilerini bir araya getirmek üzere gerçekleştirilen, "Çalışma Hayatının Davos'u" olarak nitelendirilen Ortak Paylaşım Forumu'nun dördüncüsü, Beşiktaş'ta bir otelde düzenlendi.

Ulusal ve uluslararası çalışma hayatının üst düzey temsilcilerinin katıldığı, "Birlikte Mümkün Türkiye" mottosuyla düzenlenen forumda, kamu, işçi ve işveren temsilcileri, sürdürülebilir çalışma hayatına dair fikirlerini paylaştı.

TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol, önce çalışanların sağlığını, daha sonra istihdamın korunması ve arttırılmasını amaçladıklarını söyledi.

Devletin ve sendikaların bu anlamda amaç birliği yaptığını belirten Akkol, dünyanın öncelikli konularından bir tanesinin sürdürülebilirlik olduğuna vurgu yaptı.

Toplumların sadece ekonomik büyüme ile gelişmediğine değinen Akkol, iklim değişikliği, salgın, dijitalleşme, toplumsal ve jeopolitik gelişmelerin kritik konu başlıklarını oluşturduğunu kaydetti.

Akkol, bu gibi kritik başlıkları dikkate alan ekonomik büyüme modellerinin daha doğru, daha uzun vadeli ve daha sürdürülebilir olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:

"Biz tabii üç yıldır odağımıza dijitalleşmeyi aldık. İşimizin yarınını inceledik, yarına hazırlık planları yaptık, teknoloji merkezi kurduk. Sektörlerimiz dijital yol haritası oluşturuyor, işletmelerini, çalışanlarını geliştiriyorlar. Dolayısıyla dijital dönüşüm başlı başına üç yıldır odağımız oldu. Bundan sonra da böyle devam edecek ama dijital dönüşümün de bir anlamda tetiklediği bir yanda da yeşil dönüşüm var. Bu ikisinin beraber olması lazım."

- "26 trilyon dolarlık yeşil dönüşümden gelen bir gelir var"

Yeşil dönüşümün yeni fırsatları içerisinde barındırdığını kaydeden Akkol, "Belli konularda dünyada liderlik yapabilecek potansiyeli olan bir coğrafyada yaşadığımızı düşünüyorum. Dolayısıyla buna 'ikiz dönüşüm' diyoruz. Hem o tarafta dijital dönüşüm, hem bu tarafta yeşil dönüşüm. Bunu beraber yapabilen ülkeler, yapabilen şirketler, organizasyonlar yeni çağa farklı girecek. 'Net sıfır' senaryosu var biliyorsunuz, tüm dünyada esasında 'net sıfır' senaryosu için çok büyük, bir araştırmaya göre 9 trilyon dolar, bir araştırmaya göre 25 trilyon dolar yatırım yapılması gerekiyor. Bu rakamlar çok büyük rakamlar. Dünyanın en büyük ekonomisi Amerika biliyorsunuz. Bu rakamlar Amerika'nın yıllık milli gelirinin birisi yarısı, diğeri 1,5-2 katı. Çok büyük rakamlarda dünyada yatırım söz konusu olacak ama bu yatırımının da ciddi bir geri dönüşü var. Ne kadarlık bir geri dönüşü var? Örneğin 2030 yılına kadar 26 trilyon dolarlık bir yeşil dönüşümden gelen bir gelir var ortada. Bunu şirketler, ülkeler paylaşacak." değerlendirmesinde bulundu.

- "Son 7 senede yeşil istihdam seviyesi yüzde 40 artmış"

Akkol, Türkiye'de de bu anlamda önemli adımların atıldığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Hem kamu hem işverenlerin attığı güzel adımlar var. Bu konuda desteklemeye devam edeceğiz. Bugün de esas yeşil dönüşüm vizyonunun başlayacağı bir gün olarak, ilk gün olarak düşünüyoruz. Sektörlerimizi bu dönüşüme hazırlamak için teknoloji, çevre ve toplum odaklı bütünsel stratejiler oluşturacağız. Avrupa Yeşil Mutabakatı ve karbon düzenlemesine ilişkin farkındalık arttırma konuları var, buralarla ilgili belirli faaliyetler içerisinde olup ekosistemimizi destekleyeceğiz. Bu önemli bir konu. Birinci gündemimizde 'ikiz dönüşüm' var. İkinci gündemimizde ikiz dönüşümün çalışma hayatına etkileri olacak. İkiz dönüşümle beraber 2050'ye kadar 200 milyon yeni iş doğacak. Bu bir araştırma raporu. 185 milyon iş de bu arada yerini farklı işlere bırakacak. Yani 185 milyon iş tehlikede, çünkü bu işleri ya algoritmalar, botlar ya da yapay zeka, yani yeni nesil platformlar yapacak. Ama iyi haber de 200 milyon da yeni, ikiz dönüşümle beraber bugün olmayan 10 yıl sonra olacak yeni işler gelecek. Biz bu yeşil mesleklere yine odaklanacağız. Yeni bir kavram bu ama çok hızlı büyüyor. İstatistik şunu söylüyor; son 7 senede yeşil istihdam seviyemiz, doğrudan sürdürülebilirlikle ilgili çalışan kişilerin sayısı yüzde 40 artmış, artmaya da devam edecek."

Türk-İş Genel Mali Sekreteri Ramazan Ağar, forumun dünyanın önemli sosyal, siyasal ve ekonomik gelişmelerin yaşandığı tarihsel bir dönemde yapıldığını söyledi.

İçinde bulunulan dönemi "küresel krizler ve kutuplaşmalar çağı" olarak tanımlayan Ağar, bu çağda savaşlar, siyasi devrimler, varyantlarıyla devam eden Kovid-19 salgını, iklim değişikliği, enerji ve gıda krizlerinin ekonomik sıkıntılara yol açtığını hatırlattı.

Forumda iş sağlığı ve güvenliği konusunun teknoloji odağında değerlendirilmesinin önemine değinen Ağar, "Bu tutumu çok olumlu ve değerli bulduğumuzu özellikle vurgulamak istiyorum. Bu vesileyle Türk-İş olarak iş kazalarını ve meslek hastalıklarını önlemek mümkünken, evinden ekmeğini kazanmak için işine giden ve bir daha evine dönemeyen emekçilerin ölümlerini kabul edilemez buluyoruz." diye konuştu.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin de programda konuşma yaptı.

Konuşmaların ardından, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, TİSK ve TİSK Mikrocerrahi Vakfı iş birliğinde Ford Otosan'ın desteğiyle iş sağlığı ve güvenliği alanında hayata geçirilen, "Güvenlik Kültürünü Yaşam Biçimine Dönüştürüyoruz Projesi" projesinin protokolü, Bakan Bilgin ve TİSK Başkanı Akkol tarafından imzaladı.