Oruç tutanlar için beslenme önerileri: Yumurta bağışıklığı güçlendiriyor

Oruç tutanlar için beslenme önerilerinde bulunan Beslenme ve Metabolizma Ana Bilim Dalı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Selda Fatma Bülbül, "Yumurtanın sahurda mutlaka bulunması, hem kaliteli protein olması açısından, hem bağışıklığı güçlendirmek, hem de uzun süreli tok tutması açısından bizim önerdiğimiz bir şey" dedi.

Prof. Dr. Selda Fatma Bülbül, oruç tutanlara yönelik yaptığı değerlendirmede, "Şimdi birden bire 15 saat aç kalıyoruz bu dönemde. Ondan sonra birdenbire midemizi tıka basa doldurursak eğer o zaman burada sindirimde bozukluklar oluşacak. Birdenbire bütün enerji, kan bağırsaklara ve mideyi göçecek ve hipotansif ataklar oluşabilecek" diye konuştu.

YUMURTA BAĞIŞIKLIĞI GÜÇLENDİRİYOR

Beslenme ile ilgili önerilerde bulunan Bülbül, şunları kaydetti:

"Önce hafif iftariyelik dediğimiz, herkes kesesine uygun peynirinden, bugünkü normal pideyi düşünürsek 8'de 1'i kadar pidenin bir parça pide, peynir, zeytin, biraz da domates, salatalık, istiyorsa et ürünleri olabilir. Bunun içinde kuru et ürünleri kahvaltılık. Bunlarla bir iftariyelik. Bir bekleyip, bir yarım saat, bir saat. Bu sohbet olabilir, bir namaz olabilir. Ondan sonra gelip ana yemeğini yemesi benim önerdiğim esas olan. Yatmadan önce meyvesi olabilir burada. Ara öğün olarak ki bu dönemde portakal mandalina, muz ve elma benim en çok önerdiğim. Özellikle bağışıklık istemini güçlendirecek C vitamini, diğer B kompleksini ve A vitamini içerdiği için bunları öneriyorum. Bunlardan böyle bir karma tabak gece yatmadan önce. Sahurda da yine hafif beslenerek ve bir yumurta gerçekten uzun süre tok tutan bir besindir. O yüzden yumurtanın sahurda mutlaka bulunması, hem kaliteli protein olması açısından, hem bağışıklığı güçlendirmek, hem de uzun süreli tok tutması açısından bizim önerdiğimiz bir şey."

Reklam
Reklam

'ORUÇ VÜCUTTAKİ SAFRA HÜCRELERİ VE GEREKSİZ HÜCRELERİ TEMİZLİYOR'

Orucun metabolizmayı hızlandırdığını ancak bazı şartlarının olduğunu hatırlatan Bülbül,

"Şimdi oruç metabolizmayı hızlandırıyor. Ama eğer bizim tuttuğumuz gibi yapmasak. Şöyle, gün boyu uyuyor bu dönemde uzun süre olan Müminler, sonra gece sabaha kadar yiyor. Bu hızlandırmaz. Bu kilo da verdirmez dediğim gibi hani gün boyu aç kaldık üzerine birden bire gece sahura kadar sürekli yemek yemek hiç metabolizma ile ilişkisi yok. İftarla sahur arasında en az 3 veya 4 öğün olacak şekilde aralara bölersek eğer çünkü esas uyku sırasında ve gece dediğim ağırlıklı beslenme ışıkla etkileniyor demiştim esas gece aç kalmamız bizim için önemli olan. Böyle hani biz gündüz uyuyup aç kalıp gece bol bol yersek hiçbir etkisini göremeyiz. Onun için biz bunun yararlı etkilerinden faydalanmak istiyorsak o zaman dediğim şekilde mutlaka aralıklı beslenilmesi gerekiyor. Açlıkla hani bağışıklık sisteminin çok fazla ilişkisi yok aslında. Aç kalma bağışıklığı artırmıyor ama şöyle vücudun direncini artırıyor. Yani bu sadece Müslümanlıkta, Budizm’de de var. Bunun dışında Yahudilikte de var. Yani hemen her dinde oruç var. Çünkü gerçekten bizim direnme gücümüzü artıran bir uygulama bu. O yüzden de bağışıklık sistemi T hücreleri, B hücreleri üzerinde açlığın çok etkisi yok. Ama vücuttaki safra hücreleri, gereksiz hücreleri, temizlemesi açısından yararı var denebilir" ifadelerini kullandı.

Reklam
Reklam