İZMİR (İHA) - Uzmanlar, Öğrenci Seçme Sınavı'na (ÖSS) sayılı günler kala sınava girecek öğrenci ve ailelerini uyardı.
ÖSS'ye girecekleri sınavı bir ölüm kalım meselesine dönüştürmemeleri konusunda uyaran Türk Psikologlar Derneği üyesi Uzman Psikolog Gülgün Sharafat, ÖSS'nin performans ölçen bir sınav olduğunu hatırlatarak, "Öncelikle ÖSS'yi ne olarak gördükleri çok önemli. ÖSS'yi bir ölüm kalım savaşı değil. Bunu bu şekilde gördüklerinde çok büyük bir stres yaşıyorlar. ÖSS'nin bilginin belli bir zaman diliminde performansla kullanımını ölçen bir sınav sistemi olduğu unutulmamalı" dedi.
ÖSS'yi kazananlar başarılı başaramayanlar başarısız diye bir şey olmadığını anlatan Sharafat, şöyle konuştu: "Çünkü ÖSS bir karakter analizi yapmıyor, başarı analizi de yapmıyor. Bu bakış açısına sahip olurlarsa hayatta başka seçeneklerinin de olduğunu görürler. Çünkü ne kadar bilgili olursa olsun eğer beklentisi yüksekse, belirsizlik de varsa doğal olarak kaygı yaşıyorlar. Kaygı arttıkça performans düşer. Bu yüzden sınava gireceklerin her zaman bir B planı olsun. A planları üniversiteyi kazanmak, B planları üniversiteyi kazanamazsam ne yapabilirim olsun."
Uzman Psikolog Sharafat, Pazar günü sınava girecek olanların yakınlarını da duyarlı olmaya çağırdı. Sharafat, sınav öncesi iyi niyetli bile olsa 'sen başarırsın, sen yaparsın' telefonlarından uzak durulması gerektiğini söyledi.
Anne ve babaların 'Sen başarırsın, sana güveniyoruz, sana inanıyoruz' gibi çok iddialı söylemleri olmaması gerektiğini anlatan Sharafat, sözlerine şöyle devam etti: "Elinden geleni yaptın, hayırlısı neyse o olsun demek daha olumlu bir etki olur."
Hayatın sınav başarısı olmadığına dikkat çeken Gülgün Sharafat, sorunlarla baş etmesini bilen insanın hayatta başarılı olabileceğini söyledi.
Hayat başarısının önemli olduğunu, performansın önemli olduğunu anlatan Sharafat, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sınavda hatalı bir performans göstermeniz sizin başarısız bir insan olduğunuz anlamına gelmez. ÖSS'de başarısız olup hayatı bırakan insanlarla karşılaşıyoruz. Hayat sınav başarısı değil. Hayatta başarılı olmak için insanın birçok seçeneği var. Hayatta her zaman farklı planlarımız olmalı. Baş edebilme gücümüz olmalı. Baş edebilen insan başarılıdır. İnsanın ne ile baş ettiğinin önemi yok, nasıl baş ettiğinin önemi var."
Sınav bitiminde ailelerin çocuklarını nasıl karşılaması gerektiği konusunda da önerilerde bulunan Sharafat, "Anne ve babalar çocukları sınavdan çıktıktan sonra, 'Nasıl geçti' demek yerine 'Şükürler olsun bitti, artık rahatsın, sağlıklı sıhhatlisin, hayırlısı neyse o olsun' demek daha doğru."
UYKU VE BESLENME ALIŞKANLIKLARINIZI DEĞİŞTİRMEYİN Uyku ve beslenme alışkanlıklarının değiştirilmeye çalışılmaması gerektiğini belirten Psikolog Gülgün Sharafat, enerji verecek gıdalar tüketilmesini önerdi. Sharafat, yaptığı açıklamada, "Uyku düzenleri daha önce nasılsa öyle devam etsin. Bir gün uykusuzluk kimseyi öldürmez. Uyumak için çabalamak gerginliğe yol açar. Uyuyabiliyorlarsa uyusunlar uyuyamıyorlarsa da bunu dert etmesinler. Çünkü fiziksel stres durumunda beden depodan kullanır, enerji harcar" dedi.
Sınav öncesi ağır yiyeceklerden kaçınmak gerektiğini anlatan Sharafat, şöyle konuştu: "Normalde enerji veren maddeler önerilmiyor ama o gün canları çikolata yemek istemiyorsa, kendilerini zorlamadan enerji verecek yiyecekleri tercih edebilirler. Sınavda meyve, ballı süt gibi daha doğal şekerli gıdaları tercih edebilirler. Kuru üzüm ya da çikolata yiyebilirler. Çünkü bu gıdalar gerginlik sistemini yavaşlatıyor."
Sharafat, sınava gireceklerin sınav esnasında gerginlik yaşamamak için beden duruşlarına, nefes alıp verişlerine dikkat etmesi gerektiğini söyledi. Sharafat, "Sınavda bükülerek oturmak genellikle bir yetersizlik ve gerginliğe sebep olur. Dik oturmak, derin nefes almak tam aksi etkiyi oluşturur, yararlı olur" ifadelerini kullandı.