Sağlık Sen İzmir Şubesi Başkanı Ekrem Özdemir, Sağlık Bakanlığı tarafından olay yerinde yaşamını yitiren hastaların cenazelerinin acil servise taşınması yönünde bir karar alındığını belirterek, “Ölü taşımak 112’nin işi değildir. Bu işlem 112 ve acillerin yoğunluğunu daha da artıracaktır” dedi."ÖLÜYÜ OLAY YERİNDE BIRAKMAYIN"Sağlık Sen İzmir Şube Başkanı Ekrem Özdemir, Acil Sağlık Hizmetleri Yönetmeliğinde, ‘Acil sağlık hizmetlerinin yurt sathında eşit, ulaşılabilir, kaliteli, süratli ve verimli yürütülmesini sağlamak, gerekiyorsa, hastayı uygun tedavi göreceği bir hastaneye nakletmek suretiyle hizmet vermektedir’ ifadelerinin geçtiğini anlattı.Yani acil tıbbi bakıma ihtiyacı olan hasta ve yaralıya hastane öncesi alanda gerekli tedaviyi uygulamak ve gerektiği durumda hastanın uygun bir sağlık merkezine naklini sağlamak olduğunu belirten Sağlık Sen İzmir Şube Başkanı Ekrem Özdemir, şöyle konuştu: "Bu ifadeler yer almasına rağmen Bakanlığın yayınlamış olduğu yazıda ’Olay yerinde arrest gelişen vakalara yönlendirilen ambulans ekipleri, hekimli dahi olsalar, olay yerinde başlatılan yeniden canlandırma uygulamasına vakit kaybedilmeden hastayı ambulansa alarak hastaneye nakil esnasında devam edecekler ve ölüm kararı vererek olay yerinde bırakmayacaklardır.’ ifadeleri kullanılmıştır. Sözü edilen yazıda, 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanunla hekimlere ölüm kararı verme yetkisi bir tebliğ ya da yazıyla ellerinden alınmak istenmiş, ve ayrıca sahada alınan eğitim ve yapılan uygulamalara ters düşen bir hal ortaya çıkmıştır.”"YENİ KARAR YENİDEN CANLANDIRMAYA İMKAN VERMEZ"Bu durumda yaşama tekrar dönebilme umudu olan hastalara bile olay yerinde yeniden canlandırma (resüsitasyon) yaptırılmasına da imkan verilmediğini savunan Özdemir, şöyle konuştu:“Olay yerinde başlatılan resüsitasyona hastanın yüksek katlı binalardan indirilmesi, ambulansa alınması ve ambulans hareket halindeyken ara verilmesi durumunda efektif bir yeniden canlandırma olmayacağı gibi, hastanın hayatını kaybetmesi ya da sakat kalmasına sebebiyet verebilir. 2015 Resüsitasyon Klavuzuna göre, hayatta kalımı artıracak resüsitasyon çabası alanda, yani ambulans ekibinin hastayı ilk gördüğü yerde başlamalıdır ve sadece hastanede yapılması mümkün olan ileri girişimlerin gerekliliği dışında olay yerinde devam edilmelidir denilmiştir. Yine 2015 Resüsitayon klavuzunda; resüsitasyon (yeniden canlandırma) süresince, defibrilasyon ya da yaşamsal bulguların kontrolü için bile olsa kardiak kompresyona verilen arayı 10 saniyenin altında bir süre ile minimize ederken, kalbi ve solunumu durmuş fakat resüsitasyon endikasyonu olan bir olguyu ‘vakit kaybetmeden’ ambulansa taşımaya çalışmak alınan ileri yaşam desteği algoritmalarına aykırı bir durumdur”"ÖLÜNÜN TAŞINMASI GÖREV TANIMI DIŞINDADIR"Özdemir, hastane öncesi olay yerinde kalp durması olgularında ölümün geri döndürülemeyen kesin klinik bulguları (ölüm katılığı, ölü morlukları, dekapitasyo, transeksiyon, dekompozisyon) varsa yeniden canlandırmaya (resüsitasyon) başlanmamasının önerildiğinin altını çizdi. Bu nedenle olay yerinde ölümün kesin bulguları olan hastaların acil servislere naklinin gereksiz olduğunu anlatan Özdemir, şöyle konuştu:"Söz konusu yazıda ifade eksikliği bulunmaktadır ki; ölüm raporu bulunmayan tüm hastalar için yeniden canlandırma ve taşıma işlemi yapılacağı anlaşılmaktadır. Ambulans ve Acil Sağlık Araçları ile Ambulans Hizmetleri Yönetmeliğinin 31. Maddesinin h fıkrası ’Olağandışı durum istisna olmak kaydıyla hiçbir ambulans ve acil sağlık aracı cenaze nakli amacıyla kullanılamaz’ şeklindedir. 112 acil sağlık hizmetleri asli olarak acil sağlık hizmetlerinin sunulması ve sağlanması amacı ile çalışmaktadır. Evden hastanelere exitus (ölüm) olgularının taşınması bu tanım ve görevin dışında yer almaktadır.”"KARARDAN VAZGEÇİLMELİ"Sağlık Bakanlığının bu kararından vazgeçmesi gerektiğini ifade eden Özdemir, şunları söyledi: “Tüm bu sayılan sebepler neticesinde söz konusu yazı uygulanmak istenirse acil servislerin artan iş yükü bir de cenaze götürülerek artırılmasına hem de hizmet bekleyen hastaların gereksiz yere bekletilmesine, 112’nin işi olmamasına rağmen cenaze hizmetlerinde kullanılmasına sebep olacaktır. Bahsedilen tıbbi ve bilimsel olumsuzlukların ve kanuna aykırılıkların yaşanmaması, idare ve sağlık çalışanlarının hukuki sorumluluk altına girip cezai müeyyidelerle karşılaşmamaları ve acil sağlık hizmetlerinin mevcut sorunları olan sağlık çalışanlarına şiddet ve hasta bakımında sorunlara yol açan acil servis kalabalığının daha da içinden çıkılmaz bir hale gelmemesi adına; söz konusu yazıda belirtilen hususların yeniden gözden geçirilmesi ve eksitus (ölüm) olan vakaların hastane acil servislerine yönlendirilmesi talimatından vazgeçilmesi uygun olacaktır.”Bununla birlikte, hekimli ve hekimsiz 112 ekiplerinin arreste uygun müdahalenin olay yerinde yapılması, yaşam bulgularında geri dönüş olmayan hastaların olay yerinde bırakılması, hekimsiz ambulansların Komuta Kontrol Merkezine danışarak olay yerinde hastaları bırakmaları, ancak bir tereddüt mevcutsa bu hastaların uygun müdahale sürdürülerek acil serviste kesin kararın hastane ortamında verilmesi sağlanmalıdır.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz