Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) kendi imkanlarıyla mobil hava trafik kontrol kulesi geliştirdi. Bir tırın arkasına monte edilerek istenilen her yere götürülebilen mobil kule özellikle Van depreminde yıkılan uçuş kulesi nedeniyle yaşanan sıkıntılardan sonra geliştirildi. Air Show havalık fuarında tanıtılan portatif kule, büyük ilgi gördü.Yurt dışında örnekleri bulunan mobil kulenin normal bir uçuş kulesinden hiçbir farkı yok. Aynı özellikte bir mobil hava trafik kontrol kulesinin onda bir fiyatına mal edilen mobil hava trafik kontrol kulesi, Devlet Hava Meydanları Genel Müdürü Orhan Birdal tarafında İstanbul Air Show Havacılık Fuarı’nda tanıtıldı.DHMİ’nin havalimanı işletmeciliği dışında pek çok AR-GE projesi ile de ilgilendiğini belirten Birdal, "Yine bu AR-GE projelerinden bir tanesi bu arkamızda görünen mobil hava trafik kontrol kulesi. Bu kule herhangi bir afet durumunda, normal şartlarda sabit kulelerimizin hizmet veremediği durumlarda mobil olarak bir tırın arkasına takılarak uygun bir yere, uygun bir konuma konularak hava trafik hizmetinin kesintisiz olarak verilmesini sağlıyor. Bu kulemizin içerisinde bir kontrol kulesinde bulunması gereken her türlü cihazlar ve orada görev yapacak hava trafik kontrollerimizin ihtiyacını karşılayacak diğer sosyal imkanların hepsini içinde barındırıyor. Bu anlamda az önce belirttiğim gibi bir afet durumunda başvurabileceğimiz bir malzeme olarak ürettik. Van depreminden sonra oradaki kontrol kulemiz hasar görünce aklımıza bu geldi. Kontrol kulesi hasar görünce yerine ne bulabiliriz diye düşünürken hemen oraya portatif kule götürdük ama böyle bir kulenin olması bize daha iyi bir hareket kabiliyeti sağlayacaktı. O düşünce ile tamamen DHMİ bünyesinde yer alan ekipman üretim merkezine talimatımızı verdik. Arkadaşlarımız AR-GE çalışmasını yaptılar ve imalatını gerçekleştirdiler. Piyasa fiyatından yaklaşık onda biri kadar bir fiyata üreterek hazır duruma getirdik. Bunun dışında ayrıca kuruluşumuzun TUBİTAK ile yaptığı AR-GE faaliyetleri var. Bu, kuş radarı faaliyeti. Bunu da tamamladık. Bunu bu fuarda değil ama yurt dışında iki fuarda görücüye çıktı. Hava aracı takip sistemimiz var. Özellikle helikopterler için. Hava trafik kontrolörü seçme yazılımı projemiz var. Yine aynı şekilde hava trafik kontrolörü eğitiminde kullanmak için 360 derece kule simülasyonumuz var. Bunlara bakıldığında DHMİ sadece işletmeci faaliyetleri değil, bu işletmeci faaliyetlerini yerine getirebilmek için ihtiyaç duyduğu diğer sistem, yazılım, ekipmanların üretimiyle ilgili faaliyette bulunuyor" diye konuştu.YENİ HAVALİMANINDA KUŞ RADARI OLACAKOrhan Birdal, kuş radarlarının hava trafiğinin planlanmasında önemli olduğunu belirterek, "Kuş radarları Türkiye’de sadece Hatay Havalimanı’nda kullanılıyor. İstanbul’da yeni havalimanında da bu radarlar kullanılıyor. Özellikle denize yakın bölgelerde veya kuş göçlerinin yoğun olduğu bölgelerde bu radarlarda kuşların hareketleri inceleniyor ve kaydediliyor. Kayıt altına alındıktan sonra ileri ki zamanlarda kuş göçlerinin ne zaman olacağı yollarının ne zaman olacağı konusunda bilgi sahibi olunuyor. Hava trafiği de ona göre planlanıyor" dedi.KARGO UÇAKLARINI YENİ APRONA ALACAĞIZBirdal, yeni yapılacak apronun yolcu trafiğini rahatlatacağının altını çizerek, "Yeni yapacağımız apronu yakın zamanda hizmete açacağız. Bitmek üzere. Burada öncelikli olarak daha uzun süreli park eden uçakları almayı düşünüyoruz. Kargo uçakları bu kapsamda değerlendirilebilir. Kargo uçakları yerde daha uzun süre kalıp bir de etrafında kargo kümelenmesi olması sebebiyle daha büyük daha rahat yerlere ihtiyaçları var. Yeni yaptığımız yerin bir kısmını bunun için kullanacağız. Tabi kullandığımız zaman şu andaki eski apronu da rahatlatmış olacağız. Buraya daha fazla yolcu uçağı alarak yolcuların hem uzun mesafe gitmemesi hem de yolcu uçaklarının terminale daha yakın olmasını sağlayacağız" şeklinde konuştu.KUŞ ÇARPMASI HAVACILIK RİSKİKuş çarpmalarında uçak masraflarının DHMİ’ye kesildiği yönündeki iddialar üzerine ise Orhan Birdal, "Öyle bir şey yok. Deniz kenarına yakın olan yerlerde, kuş bulunması muhtemel yerlerde bu tür hadiseler dünyanın her yerinde olur. Bizim pilotlara yaptığımız o havalimanı ile ilgili yayınlarda mutlaka bu uyarıları yaparız. O bölgede kuş bulunabileceğini. Pilotlar ona göre hareket ederler. Ama bunun bir cezası yok. Havayolu şirketleri ise bu da uçuşun risklerinden, maliyetlerinden bir maliyettir. Yani her kuş çarpma hadisesinden faturayı havalimanı işletmecisine keserseniz orada işletmecilik yapılamaz" ifadelerini kullandı.3. HAVALİMANI 2017’DE BİTECEKİstanbul’a yapılacak yeni havalimanının 2017 yılında biteceğini belirten Ortan Birdal, "3. havalimanı 2017 yılında 2017 sonunda bitecek. Birinci etabı tamamlayacağız. O tarihe yetişmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Bu işle ilgili bütün kurumlar da elinden gelen gayreti gösteriyor. İnşallah Türkiye’de havacılığın artarak devam etmesi için, Atatürk Havalimanı’nın bu sıkışıklığının bir an önce bertaraf edilmesi ve daha çok yolcuya hizmet vermemiz için bir an önce bitirme konusunda ciddi gayretlerimiz var. Bunun için çalışıyoruz” dedi.ATATÜRK HAVALİMANI KAPANMAYACAKBirdal, 2018’de dünyanın en büyük Air Show’una İstanbul’un ev sahipliği yapacağını belirterek, "Sayın bakanımızın konuşması tam da bunun üzerineydi. Atatürk Havalimanı kapanmayacak. Aslında kapanmayacağını gösteren önemli bir argümandı. Çünkü tarifeli uçaklar artık Atatürk Havalimanı’nı kullanmayacak. Öyle olunca da Atatürk Havalimanı’nda da ciddi bir boşalma olacak. Bu boşluğu dolduracak olan hususlardan bir tanesi de bu Air Show’ların düzenlenmesi. Dünyanın en büyük Air Show’unun 2018 yılında İstanbul’da Atatürk Havalimanı’nda yapılacağını söyleyebiliriz" diye konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz