“özentiden İleri Gelen Cinsiyet Değişikliğini Hoş Göremeyiz”

Doç. Dr. Ali Kaya, ünlü oyuncu Nil Erkoçlar’ın cinsiyet değiştirerek erkek olmasına ilişkin yaptığı açıklamada, “Özentiden ileri gelen cinsiyet değişikliğini hoş görmek mümkün değildir” dedi.

Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuku Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Kaya, Sağlık Bakanlığının anne sütü ile beslenemeyen çocuklar için bağışçı sütlerinin depolanacağı anne sütü bankalarının çalışması ve cinsiyet değişimi ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Ünlü dizi oyuncusu Nil Erkoçlar’ın cinsiyet değiştirerek erkek olmasını değerlendiren Kaya, cinsiyet değişikliğinin zorunlu olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Cinsiyet değişikliğinin iki yönde ele alınmasını gerektiğini belirten Kaya, “Yaratılmışların ağır basan yönünü öne çıkararak o yönde cinsiyet değişikliğine gitmek, bir de cinsiyet psikolojisi dediğimiz şekilde insanların cinsiyet değişikliğine gitmesi. Zorunluluk var mı yok mu? Olaya öyle yaklaşıyorum. Cinsiyet değişikliği, başka bir amaca hizmet etmemek şartıyla her zaman vardır. Karşı cinsiyete özentiden dolayı kötü sonuçlar, kötü düşünceler, dinin hoş göremeyeceği farklı düşüncelere götürecek şekilde cinsiyet değişikliğini ise hoş görmek mümkün değildir” diye konuştu.

Cinsiyet değişikliğinin zaruret olması durumunda değerlendirilebileceğini ifade eden Kaya, “Böyle bir zorunluluk varsa o takdirde değerlendirebilir. Bu tedavi manasında görülebilir. Cinsiyet değişikliğinin farklı amaçlara hizmet ettiğini düşünüyorum. İnsanlar bazı şeylere tahammül etmeliler. Bu konuya çok sıcak bakamıyorum” dedi.

“SÜT HISIMLIĞINI ORTADAN KALDIRACAKSA OLUMLU BAKILABİLİR”

Sağlık Bakanlığı tarafından anne sütüyle beslenemeyen çocuklar için bağışçı sütlerinin depolanacağı anne sütü bankalarını değerlendiren Kaya, “İslam dininde süt akrabalığı diye bir hüküm var. Süt akrabalığı olanlar birbirleriyle evlenemez. Bazı dinlerde de bu var. Süt akrabalığını da ortaya çıkaran durum aynı anneden emmedir. Aynı anneden süt emenler birbirinin kardeşi oluyor. Bu bağlamda akrabalık oluyor. Aynı anneden süt almış olanların evlenme engeli ortaya çıkacaktır. Süt bankası nasıl ortaya çıkacak? Sütlerin kime verildiği annelere bildirilecek mi? Bütün bu sorulara verilecek olumlu cevaplar, konuya olumlu bakmamıza yol açacaktır. Süt bankasında toplanan sütlerin süt kardeşliğini engellemesi gibi bir mekanizma olursa buna olumlu bakılabilir. Soru işaretleri olacaksa dinen uygun görmek mümkün değil” ifadelerini kullandı.

İslam dininde çocukların bir başka annenin sütü ile beslenmesinde engel olmadığının altını çizen Kaya şunları söyledi:

“Buna imkan var. Din buna müsaade ediyor. Beslenmenin ortaya çıkardığı süt hısımlığı var. Süt bankasında, süt hısımlığını ortadan kaldıracak mekanizma kurulamadığı sürece, ki böyle bir mekanizma kurmak ne kadar mümkün olabilir, bana zor geliyor. Bu hassasiyet dikkate alınacaksa amenna. Annelerin sütlerini toplayacaklar. Nasıl verilecek? Onlara bilgi verilecek mi? Bütün bu sorulara cevap verilmeli.”