ANKARA (ANKA)-CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, "Başbakan, IMF'den aldığı borcun son taksidinin ödeneceği 14 Mayıs yaklaştıkça bunu siyaset malzemesi yapmak için heyecanlanıyor. Heyecanlandıkça da ağzından çıkanı kulağı duymuyor" dedi.
Yazılı bir açıklama yapan Öztrak, "Başbakan, Avrupa İmar Kalkınma Bankası Guvernörler toplantısında yaptığı konuşmada coşmuş ve "10 yıl önce IMF'ye 23,5 milyar dolar borçla Türkiye'yi devraldık, o günden bugüne de, IMF ile stand-by anlaşması yapmadık' demiş" diyerek şöyle devam etti:
"Birincisi, kendinden önceki 42 hükümetin 56 yılda aldığı dış borcun 1.5 katı borcu, 10 yılda kullanıp, ülkenin dış borcunu 207 milyar dolar artıran, 38 milyar dolarlık da kamu malını satan bir Başbakan'ın 20 milyar dolarlık IMF borcunu ödemekle "övünmesi' hazin olduğu kadar gülünçtür.
İkincisi, Başbakan'ın ağzından çıkan bu cümlede doğru tek bir şey yoktur.
Vatandaş doğruyu söylemediğinde buna yalan, Başbakan doğruyu söylemediğinde buna siyaset diyeceksiniz, bu olmaz."
AKP'nin iktidara geldiği 2002 sonunda Türkiye'nin IMF'ye borcunun, 22 milyar dolar olduğunu ifade eden Öztrak şöyle dedi:
"Başbakan, Abdullah Gül Hükümetini sahiplenmiyor ve takvimini 14 Mart 2003 tarihinde kurduğu 59. Hükümetle başlatıyor ise, 2003'ün Mart sonunda IMF'ye borç 21 milyar 965 milyon dolardır.
Ama bundan daha önemlisi Başbakan'ın IMF uzmanlarının kendine siyaset dersi vermeye kalktıkları için 10 yıldır IMF ile Stand-by anlaşması imzalanmadığını söylemesidir.
Başbakan derhal özel kalemine talimat versin. 26 Nisan 2005 tarih ve "B.02.1.HM.0.DEİ.02.00/500/24652' sayılı Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığından IMF'ye yazılmış mektubu istesin.
Eğer Başbakanlıktan IMF ye gönderilen o mektup, kendisinden gizli yazıldıysa bunu imzalayan Ali Babacan ve Süreyya Serdengeçti'den, "kendinden habersiz IMF ile Stand-by anlaşması imzalamanın' ve "ülkeyi 6,7 milyar SDR (10 milyar dolar) borcun altına sokmanın' hesabını sorsun.
Ancak Başbakan IMF ile 2005-2008 dönemini kapsayan bir Stand-by anlaşmasını başlatan bu mektubun kendi onayıyla yazıldığını hatırlarsa, millete IMF memurlarından hangi siyaset derslerini aldığını açıklasın ve bu beyanı nedeniyle kamuoyundan özür dilesin.
Bakanının ve Merkez Bankası Başkanı'nın, Başbakan'dan habersiz imza atması vahim, Başbakan'ın atılan bu imzaları sahiplenmeyerek yok sayması ve millete doğruları söylememesi ise bir skandaldır. Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanlık makamını bu duruma düşürmeye kimsenin hakkı yoktur."