Öztürkmen: Suriye'de Türk düşmanlığı devlet politikasına dönüştü

Suriye Türkleri temsilcisi Avukat Ali Öztürkmen, Suriye'de Türk düşmanlığının devlet politikası haline dönüştüğünü söyledi. Öztürkmen,...

Suriye Türkleri temsilcisi Avukat Ali Öztürkmen, Suriye'de Türk düşmanlığının devlet politikası haline dönüştüğünü söyledi. Öztürkmen, "Yüzde 5'lik azınlık tarafından 45 yıldır yönetilen Suriye'de hükümet Türk düşmanlığını had safhaya çıkartmıştır. Türklerin kendi öz dilleri ve kültürlerini kaybettirmek için farklı bahanelerle hapishanelere atılan binlerce kardeşimiz bulunmaktadır." dedi.
10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla 12 farklı ülke temsilcisi, ‘Dünyadaki Türklerin Sorunları ve Çözüm Önerileri’ konulu panele katılmak üzere Beypazarı Ticaret Odası’nda bir araya geldi. Panelde konuşmacılar, tüm dünyadaki İnsanların yaşadığı insan haklarından ve özellikle başka ülkelerde Türklere yapılan insan hakları ihlalleriyle ilgili bilgi verdi.
Başbakanlık İnsan Hakları Komisyon Üyesi Abdullah Buksur, Beypazarı Belediye Başkanı Cengiz Özalp’in eşi Hamide Özalp, Ahıska Türkleri temsilcisi Ayfer Aksu, Doğu Türkistan Türkleri temsilcisi Hayrullah Efendigil, İran’da yaşayan Azerbaycan Türkleri temsilcisi Masuma Goci, Suriye Türkleri temsilcisi Avukat Ali Öztürkmen katıldı.
Panelin açılış konuşmasını yapan Hamide Özalp, 57. yılı kutlanan Dünya İnsan Hakları Günü’nde Dünya üzerinde yaşayan Türklerin sorunlarının Beypazarı’nda dile gelecek olmasından duyduğu memnuniyeti aktardı.
Uluslararası İnsan Hakları Avrasya Federasyonu Genel Başkanı Abdullah Buksur, 630 yıl boyunca 3 kıtada hüküm süren Osmanlı İmparatorluğu’nun sona ermesi ile 44 ayrı ülkenin kurulduğuna dikkat çekerek, “Bu süreç içerisinde hükümet halka dil, din ve kültürel özgürlükleri konusunda hiçbir baskı yapmamıştır.” dedi.
Dünya üzerinde yaşayan Türklerin baskı altında olduğunu söyleyen Buksur, insan hakları, demokrasi gibi kavramları dillerinden düşürmeyenlerin yapılan baskıların sorumluluğuna sahip olduğunu kaydetti.
Buksur, “Anayasa değişikliği süreci ile karşı karşıya olan Türkiye’deki bu dönemde, ülkenin aydınlarının entelektüellerinin bilgilerini halkla paylaşması, bu sürecin en olumlu düzeyde yapılanmasını sağlayacaktır.” dedi.
Ülkede siyaset yapmanın önündeki engellerin kaldırılması ile çoğulculuğun sağlanacağını belirten Buksur, yeni anayasa çalışmalarında sosyal, ekonomik ve kültürel hakların önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini söyledi.

Reklam
Reklam

DOĞU TÜRKİSTAN TEMSİLCİSİ: TÜRKLERE UYGULANAN BASKI İNSANLIK İÇİN UTANÇ VERİCİ
Açılış konuşmalarının ardından farklı ülkelerde yaşayan Türklerin sıkıntıları ve çözüm yolları tartışıldı. Doğu Türkistan Türkleri temsilcisi Hayrullah Efendigil, Uygur Özerk Bölgesi’nde yaşayan Türklere uygulanan baskı ve asimilasyon çalışmalarının insanlık için utanç verici olduğunu söyledi.
Efendigil, “1949 yılından bu yana bu bölgede yaşayan Türkler baskı ve zulüm altındadır. Bilim adamları , gazeteciler ve kanaat önderlerinin hemen hemen hepsi Çin zindanlarında işkenceye maruz kalmaktadır. Bölgede yöresel kıyafetlerin giyilmesini bile yasaklayan Çin Hükümeti , yaşanan baskıları dünyaya anlatmamızın en etkili yolu olan internet kullanımını da elimizden almıştır Çin her Doğu Türkistanlıyı potansiyel suçlu olarak görmekte.” diye konuştu.
Efendigil, ayrıca 4-6 yaş grubundaki Türk çocuklarının eğitim verileceği söylemi ile Çin Hükümeti tarafından alınıp, baskı ve asimile faaliyetlerine maruz kaldıklarını sözlerine ekledi.
Ahıska Türkleri temsilcisi Ayfer Aksu, ana topraklarından kopartılan Türklere Türkiye Cumhuriyeti'nin sahip çıktığını belirterek, amaçlarının tekrar ana topraklarına geri dönmek olduğunu söyledi. Gasp edilen haklarının uluslar arası boyutta geri alınmasının kendilerini memnun edeceğini sözlerine ekledi.

Reklam
Reklam

ÖZTÜRKMEN: SURİYEDE TÜRK DÜŞMANLIĞI DEVLET POLİTİKASINA DÖNÜŞTÜ"
Türk düşmanlığının devlet politikası haline dönüştüğünü belirten Suriye temsilcisi Avukat Ali Öztürkmen, “Yüzde 5'lik azınlığın tarafından 45 yıldır yönetilen bu ülkede Suriye Hükümeti, Türk düşmanlığını had safhaya çıkartmıştır. Türklerin kendi öz dilleri ve kültürlerini kaybettirmek için farklı bahanelerle hapishanelere atılan binlerce kardeşimiz bulunmaktadır."
"Suriye’de yaşayan Kürtleri besleyerek ve onlara destek olarak, PKK vasıtasıyla Türkiye Cumhuriyeti yıpratılmaya çalışılmaktadır." diyen Öztürkmen, "Son dönemde çıkan iç isyanlarda hedef yine Türkler olmuştur. İç isyanlarda Türk yerleşim yerleri ablukaya alınarak baskı ve şiddet artırılmaktadır. Terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ın yakalanmasına sevinen Türk halkının sevincini bizler de paylaşırken, bu dönemden sonra bizlere olan baskılarda artmıştır. Yakalanış sürecinin acısını bizler yaşadık. Şu anda Humus şehrinde 200 tank şehri kuşatmış katliam hazırlığı içinde." dedi.
Toplantıya Kuzey Irak’tan katılan Irak İnsan Hakları Merkezi Başkanı Muhammed Samancı, Kuzey Irak’ın Kürt yönetiminin desteğiyle Amerika’nın Musul ve Kerkük gibi eyaletleri rahatlıkla ele geçirdiklerini ve Amerikan askerlerinin çekilmesiyle bölgede bir kaos ortamı olacağını söyledi.
Bölgesel yönetimin bu konuda korku içinde olduğunu savunan Samancı, “Amerikan askerlerinin çekilme süresi yaklaştıkça Türkiye’ye terör saldırıları arttı bunun aynısı Kuzey Irak’ta Türkmen halkına da yapılmakta, Bu işin arkasında PKK var. Başka diğer güçlerde mevcut.” ifadelerini kullandı.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz