ANKARA (İHA) - Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 'Ermenilerden özür dileme' kampanyasına ilişkin verilen takipsizlik kararının bir üst mahkeme olan Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kaldırılmasının ardından 'kanun yararına bozma' talebiyle Adalet Bakanlığı'na başvurdu.
Dava açılıp açılmayacağına ilişkin nihai kararı Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin verecek. Soruşturmayı yürüten ve takipsizlik kararı veren Basın Suçları Soruşturma Bürosu Cumhuriyet Savcısı Abdulvahap Yaren, Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin takipsizlik kararını kaldırmasının ardından Adalet Bakanlığı'na başvurarak, bir üst mahkemenin dava açılmasına ilişkin verdiği kararın 'kanun yararına' bozulmasını talep etti. 1915 yılında Osmanlı Ermenilerinin maruz kaldığı felaketten bahsedildiği, felaketin içeriği konusunda ise detaya girilmediği belirtilen dilekçede, "Durumdan vazife çıkarıp felaket kelimesinin içeriğine istediğimiz anlamı yüklersek bile burada yazı metninde Türklüğün ve cumhuriyetin aşağılandığı gizli anlamını çıkarmak için hayal gücünü çalıştırmak gerekir. Yargı ve özellikle ceza hukuk sistemi asla hayal gücüne dayalı olarak bir suçu irdeleyemez" denildi.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10. maddesinin 2. fıkrası ve Anayasa'nın 25. ve 26. maddeleri ile düşünce ve ifade özgürlüğünün güvence altına alındığına işaret edilen dilekçede, internet sitesine 70 milyonluk bir nüfusa sahip Türkiye Cumhuriyeti'nde oransal olarak az sayıda kişinin düşünce açıklamasının suç olarak tanımlanamayacağını, ayrıca eylemin yasada karşılığı olduğu iddia edilen TCK'nın 301. maddesindeki suç unsurlarını oluşturmadığı ifade edildi. Dilekçenin sonuç bölümünde ise, Sincan 1.Ağır Ceza Mahkemesi'nin takipsizliği kaldıran kararının usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek, bu karara ilişkin 'kanun yararına bozma' yoluna gidilmesi talep edildi.