Rize Ziraat Odası Başkanı Nevzat Paliç, "Hazırlanan çay kanun taslağında müstahsil, fabrika sahiplerine mahkum edilmek istenmekte, kısaca kölelik düzeni getirilmeye çalışmaktadır." dedi.
Paliç, gazetecilere yaptığı açıklamada, Ulusal Çay Konseyi'nde yönetim kurulu üyesi olarak görev aldığını belirterek, Konsey Başkanı Ali Bayramoğlu'nun herkesin onaylamadığı fikirleri basınla paylaşarak kamuoyunu yanılttığını savundu. Konsey Başkanı Bayramoğlu'nun "her şeyi bir tek ben bilirim" edası ile çay sektörüne, bölge insanına, çayın geleceği için çalışanlara karşı saygısızlık yaptığını ileri süren Paliç, şunları söyledi: "Geçmişte hazırlanan Çay Kanunu taslağı kamuoyunca kabul görmemiş, siyasi iktidar ve özellikle çayın gerçek savunucusu Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından geçmişte böyle bir kanun hazırlığı içerisinde olmadıkları Rize ziyaretlerinde vurgulanmıştır. Gelinen noktada sayın Bayramoğlu, siyasilerin bu işte Başbakanı yanılttığını, Başbakanın bu işi bilmediğini iddia etmiştir. Bu düpedüz Çaykur'un özelleşmemesi için bugüne kadar büyük emek harcayan Başbakana büyük saygısızlıktır. Başbakanın çayı herkesten ne kadar iyi bildiği kamuoyu tarafından takdir edilmiştir. 70 yaşındaki Fadime hala bile çayı Ulusal Çay Konseyi Başkanı Ali Bayramoğlu'ndan iyi bilir. 60 senedir çay toplayan satan Fadime halamıza hiç kimse 'her şeyi ben bilirim' havasında saygısızlık etme hakkına sahip değildir."
Çay sektörünün kanuna ihtiyacı olduğunu herkesin kabul ettiğini ifade eden Paliç, "Ancak mevcut hali ile hazırlanan taslağa, hukukçular, barolar, sivil toplum örgütlerinin büyük çoğunluğu karşı çıkmıştır. Hazırlanan taslakta müstahsil, fabrika sahiplerine mahkum edilmek istenmekte, kısaca kölelik düzeni getirilmeye çalışmaktadır. Yurt dışından getirilecek çayların Türk çayına karıştırılarak damak tadı bozulmak istenmekte, gelecekte Türk çayı yok olma tehdidi ile karşı karşıya bırakılmak istenmektedir. Geçmişte hazırlanan taslak yedi ana maddede 204 bin çay üreticisinin aleyhine olduğu için biz ve başta Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere iktidar, bu kanun taslağına karşı çıkmıştır. Şimdi aynı kanun ısıtılarak kamuoyunun önüne sürülmek istenmektedir. Bunun altındaki gerçekler çok iyi araştırılmalıdır."
Paliç, çay kanun taslağında yer alan Türk çayına yabancı menşeli çayların karıştırılması, çay üreticisinin bir fabrikaya bağımlı bırakılması, çay üreticilerinin tapuya bağlanması, Çay konseyinde temsil anlamında eşitsizlik olmaması, Çaykur'un Emtia Borsası'na zorunlu tutulması, üreticinin kotası kadar özel sektör ve Çaykur'a çay satması, Çaykur'un üreticiye peşin para vermesi ve üreticinin alacaklarının 12 aya bölünmesi maddelerinin taslaktan çıkartılması gerektiğini savundu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz