Pandemi mücadelesine destek: Sosyal güvence gözetmeden kapılarını açtılar

Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Mehmet Helvacıoğlu, kamu hastanelerinin artan korona virüsü nedeniyle mücadelesinde cansiperane çalıştığını, bu süreçte kamu hastanelerine ve toplum sağlığına katkı sağlamak için Atagöz olarak kapılarını sosyal güvence gözetmeden herkese açtıklarını ifade etti. Helvacıoğlu, gözde kalıcı hasara neden olabilecek göz hastalıklarının ertelenmemesi gerektiğini de vurguladı.
Korona virüsü vaka sayılarının her geçen gün artış göstermesi sebebiyle her gün yeni yeni önlemler alınıyor. Bu süreçte bazı göz hastalıklarının ertelenmemesi gerektiğini anlatan Atagöz Göz Hastalıkları Dal Merkezi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Mehmet Helvacıoğlu, “Kış aylarının gelmesiyle birlikte Covid-19 salgınında öngörülen artış başlamış bulunmakta. Yetkililerce yapılan açıklamalar doğrultusunda İzmir’de yaşanan deprem sürecinin ardından, kentimizde vaka sayısı ekstra artış göstermiş durumda. Bazı üniversite ve devlet hastaneleri normal polikliniklerini kapatarak, sadece Covid polikliniği olarak hizmet vermeye başladı. Vaka sayılarının düşüşe geçmemesi ve artma eğilimi devam ettiği takdirde, sadece Covid hastalarına hizmet veren hastaneler de artacak. Virüsün yayılım hızı göz önüne alındığında bu uygulamanın doğru bir uygulama olduğunu düşünüyoruz” dedi.
Helvacıoğlu, “Kamu hastanelerimiz Covid-19 ile olan mücadelelerini cansiperane devam ettirmekte. Hastalıktan korunmanın en temel yolları; sosyal mesafe, maske ve hijyen kurallarına uymak; ama Covid-19 virüsü tedavisi yapılan hastanelerde tüm kurallara uyulsa da risk bir miktar daha fazla oluyor. Sağlık Bakanlığımız ve hastane yönetimleri de, toplum sağlığını korumak için geçtiğimiz yıl olduğu gibi, bu süreçte de elektif; yani ertelenebilecek tedavileri erteleme doğrultusunda karar alabilir” açıklamasında bulundu.

“Hastaneye gitmekten çekinen hastanın gözünü kaybetme noktasına geldiğine şahit olduk”
Helvacıoğlu, glokomdan kaynaklı görme yetisinin kalıcı olduğuna dikkat çekerek, “Bu süreçte önemle dikkat edilmesi gereken bir husus da ertelenebilecek ve ertelenemeyecek, ertelendiği takdirde geri dönülmez sonuçlar oluşturabilecek hastalıkların ayrımını iyi yapmaktır. Geçtiğimiz yıl, pandemi sürecinde hastaneye gitmekten çekinen glokom hastasının bir gözünü kaybetme noktasına geldiğine şahit olduk. Glokom hastalarında düzenli muayene şarttır. İlerleyen glokom neticesinde meydana gelen görme kaybını geri getirmek mümkün değildir. Hasta bize geldiğinde bir gözündeki görme yetisinin tamamen kaybolmak üzere olduğunu, diğer gözünde ise görme kaybı başladığını gördük. İlerlemeyi durdurduk; ancak diğer göz kaybedilmiş oldu. Yine retina hastalıkları da ertelenmemesi gereken ve kötü sonuçlar doğurabilen hastalıklardır. Göz alanında acil durum teşkil eden hastalıklar kapsamında sadece göze bir cismin batması gibi bir durum algılanmamalıdır. Mutlaka göz hekimine danışılarak, tedavinin ertelenip ertelenmemesi gerektiğine karar verilmelidir” diye konuştu.

“SGK ve Yeşil Kart ayrımı gözetmeksizin herkese kapılarımızı açıyoruz"
Süreçte toplum sağlığı açısından kimsenin mağdur olmaması adına kesintisiz hizmeti sürdüreceklerini vurgulayan Op. Dr. Mehmet Helvacıoğlu, şöyle devam etti:
“Kamu hastanelerimizde sürdürülen zorlu mücadeleye destek vermek amacıyla Atagöz ailesi olarak; Bayraklı, Hatay ve Gaziemir şubelerimizde, pandemi sürecince SGK ve Yeşil Kart ayrımı gözetmeksizin herkese kapılarımızı açıyoruz. Kurumlarımızda pandemiye dair tüm önlemleri en üst düzeyde aldık. Hem kendi sağlığımız hem personelimiz hem de toplum sağlığını korumak için bu süreçte kurumlarımızda mücadeleye devam ediyoruz. Tüm kadromuzla birlikte görevimizin başındayız. Sokağa çıkma yasağı kapsamında kısıtlama dahilinde yer alan hastalar için, randevuları kısıtlama dışındaki saatler doğrultusunda düzenlemeye azami gayret ediyoruz. Acil olan durumlarda ise, en kısa süre içerisinde müdahale ederek destek veriyoruz.. Sağlık çalışanları olarak vatandaşlarımızın da mecbur kalmadıkça evden çıkmaması, sosyal mesafe, hijyen ve maske kuralına uymalarını istiyoruz. Türkiye olarak, dünyaya mal olan bu salgının da el birliğiyle üstesinden geleceğimize inancımız tam.”