Pandemi sonrası Türkiye'den ilk hac yolcuları uğurlandı! "Uçağa binmeden uçuyoruz"

Koronavirüs pandemisinin patlak vermesiyle Suudi Arabistan, hac ibadetine yabancı ülkelerden kısıtlama getirmiş, ülke içinden ise yalnızca kısıtlı sayıda ziyaretçinin kabul edileceğini bildirmişti. Salgının zayıflamasının ardından kısıtlamalar kalkınca Türkiye'den iki yıl sonra ilk kafile İstanbul'dan hacca uğurlandı.

İstanbul Valisi Ali Yerlikaya ve Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın da katıldığı programın ardından hac ibadeti için Türkiye'den adaylar yolcu edildi! 2 yıldır gerçekleştirilemeyen ibadete uğurlama anlarında duygulu anlar yaşandı. Hacı adayı Mahriye Özmen "Hiç beklemediğimiz anda piyango gibi çıktı. Uçağa binmeden uçuyoruz, 12 senedir bu anı bekliyorduk" derken, Mahriye Özmen'in eşi Alaattin Özmen ise "Bu Umre gibi değil, daha değişik bir duygu. Beni ağlatmayın şimdi" dedi.

Pandemi nedeniyle iki senedir gerçekleştirilemeyen hac ibadeti yeniden başladı. İstanbul'dan gidecek ilk hac kafilesi için Üsküdar'daki Harem Otogarı'nda saat 17.00'de 'Surre Alaylarından Günümüze, Üsküdar Harem'den Harem-i Şerife' programı düzenlendi. Programa Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, il müftüleri, hacı adayları ile yakınları katıldı. Program sırasında duygusal anlar yaşanırken hacı adayları yakınlarına veda ederken gözyaşlarını tutamadı. Programda, ilahiler ve Kuran-ı Kerim okundu. Program sonunda 193 hacı adayı Harem'den otobüslere binerek, Sabiha Gökçen Havalimanı'na hareket etti.

Reklam
Reklam

"37 BİN 735 HACI ADAYIMIZIN 6 BİN 500'Ü İSTANBUL'DAN GİDECEK"

İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, "1517'de Hilafeti devralan Yavuz Sultan Selim ecdadımızdan itibaren, kurumsal olarak aralıksız dört asır, Surre alayları buradan dualar ve niyazlarla uğurlandı. 37 bin 735 hacı adayımız bu sene gönderiyoruz, 6 bin 500'ü İstanbul'dan gidecek" dedi.

"BİR ASIR SONRA AYNI GELENEĞİ ÜSKÜDAR'DA YAŞIYORUZ"

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, "Hac arınmaktır, bağışlanmaktır. Müminin kendi hayatı, kalbi, niyeti, hayalleri, arzuları, nefsi hataları ve günahları ile yüzleşerek; kötülük adına ne varsa aklından, kalbinden ve hayatından çıkarmasıdır. Haccın anlamı budur. Osmanlı Devleti her yıl hac mevsiminden önce Mekke ve Medine'ye hediyeler gönderirdi. Oralarda yaşayanların ihtiyaçlarını karşılardı. Yola çıkacak kafile için özel bir merasim yapılırdı. İşte burada bir asır sonra, İstanbul'da Üsküdar Harem'de aynı ihya etmenin, yaşamanın gururunu idrak ediyoruz" şeklinde konuştu.

"İNSANIN AĞLAYASI GELİYOR"

Hacı adayı Mehmet Yılmaz "Heyecan çok var. 14 yıldır bekliyoruz. Bana çıkmıştı ama pandemiden dolayı gidememiştim. Bu sene nasip oldu, gidiyoruz. Sabiha Gökçen'e gideceğiz, oradan da Medine'ye. 2014 yılında Umre'ye gitmiştim. Heyecanını biliyorum. Çok tatlı bir duygu, çok zevkli. İnsanın ağlayası geliyor" dedi.

Reklam
Reklam

"UÇAĞA BİNMEDEN UÇUYORUZ, 12 SENEDİR BU ANI BEKLİYORDUK"

Hacı adayı Mahriye Özmen "Hiç beklemediğimiz anda piyango gibi çıktı. Uçağa binmeden uçuyoruz, 12 senedir bu anı bekliyorduk. Ben 3 kere Umre'ye gittim. Oraya her sene de gitsen dolu dolu oluyor insan, yüreğimiz kalbimiz ağzımızda atıyor. Vatan, milletimiz için, askerimiz polisimiz için dua edeceğiz" dedi.

Mahriye Özmen'in eşi hacı adayı Alaattin Özmen de "Ben de çok heyecanlıyım, 12 senedir bekliyorduk. Umre yapmıştım daha önce ama zor tutuyorum kendimi. Bu Umre gibi değil, daha değişik bir duygu. Beni ağlatmayın şimdi" diye konuştu.

(DHA)

Anahtar Kelimeler: