LEFKOŞA (İHA) - Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nde dün başlayan 14. Dış Rumlar Toplantısı'nın açılışında konuşan Rum Yönetimi lideri Tasos Papadopulos, Türkiye'nin "Kıbrıs Cumhuriyeti"ni tanımama tutumuna karşı seyirci kalmayacaklarını söyledi.
Politis ve diğer gazetelere göre Papadopulos, "Kıbrıs Cumhuriyeti"ni tanımadığını söyleyen Türkiye'nin Gümrük Birliği'ni "Kıbrıs Cumhuriyeti" dahil genişletmesine yönelik yükümlülüğünü deklarasyonla birlikte çürüttüğünü savundu. Rum tarafının deklarasyona yönelik tepkisini ifade eden Papadopulos, buna seyirci kalmayacaklarını ileri sürdü. Papadopulos kendi tutumlarının ise, "Kıbrıs ve Kıbrıs halkının" genel çıkarları ölçüsünde uygun bir zamanda belirleneceğini söyledi. "Türkiye tanımıyor" diye "Kıbrıs Cumhuriyeti"nin varlığı ve işlevselliğinden vazgeçmeyeceklerini öne süren Papadopulos, "Kıbrıs Cumhuriyeti"nin var olduğunu ve uluslararası alanda tanındığını iddia etti.
Konuşmasında Kıbrıs sorununa da değinen Papadopulos, BM'nin sorunun çözümüyle ilgili inisiyatifinin gelişme aşamasında olduğunu belirtti. Papadopulos, hiç kimsenin "Çözüm istemiyoruz, ne istediğimizi bilmiyoruz" tezini savunamayacağını, Rum tarafının Annan Planı'nda istediği değişiklikleri BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın bizzat kendisine sunduğunu söyledi. Rum tarafının arzu ettiği değişikliklerin önem sırasıyla ilgili olarak bugün farklı seslerin duyulduğunu kaydeden Papadopulos, bu durumun, müzakerelerin başlamasından önce taleplerinin bazılarından vazgeçilmesi anlamına geldiğini kaydetti. "Kıbrıs sorununun yaşayabilir ve işlevsel çözümünü hedefleyen, birbirine bağlı değişikliklerin önem sırasına göre konulmasının ne gibi bir önemi olabilir?" diye soran Papadopulos, birinci ve ikinci kategoride değişiklik bulunmadığını, buna bağlı olarak öncelikli veya önemli değişikliğin de var olmadığını söyledi.
Referandumda "evet" diyenleri bir kez daha eleştiren Papadopulos, bu kişilerin felaket tellallığı yaptığı, o dönemde Rum tarafının cezalandırılacağı, uluslararası açıdan tecrit edileceği veya tarihi fırsatın kaçırılacağı şeklinde kendilerine uyarıda bulunulduğunu hatırlattı. Papadopulos ayrıca, "Cezalandırıcı tedbirler alınmadı, uluslararası tecrit olmadı, bunun yerine tezlerimiz anlayış gördü. Sözde 'tarihi fırsat'ın yerini yeni bir gelişme, bir diğer deyişle Kıbrıs Rum toplumunun endişelerini göğüslemesi hedefini taşıyan 2 toplum arasındaki müzakerelerin yeniden başlamasına yönelik ortak zeminin hazırlanması ve olanakların araştırılmasına yönelik BM'nin çabaları oldu" dedi.
Haravgi'ye göre Papadopulos, Rum Yönetimi'nin "Kıbrıs"ı ve Kıbrıs Helenizmi'ni tehlikeye koyacak tavizler vermeyeceği yönündeki kararını yineleyerek, Kıbrıs sorununun 2 bölgeli, 2 toplumlu federal çözümünün zorunlu olduğunu belirtti. Amacın Kıbrıs sorununu basitçe kapatmak olmadığını söyleyen Papadopulos, konunun Kıbrıs sorununun doğru çözümlenmesi olduğunu dile getirdi. Papadopulos ayrıca şunları söyledi:
"2 bölgeli, 2 toplumlu federasyon zemininde yaşayabilir işlevsel bir çözüm arzuluyoruz. Ayrıca dolaylı ve direkt olarak taksime yol açacak herhangi bir çözümü reddediyoruz. İstediğimiz şey, yaşayabilir, işlevsel ve kabul edilebilir bir çözüme katkı sağlamaktır. Böylesi bir çözüm Annan Planı'nda yapılacak dekoratif veya sınırlı değişikliklerle elde edilmez."