İlk hafif sıyıran ünlümüz, Anne Heche.
Doksanlarda muhteşemdi güzel aktris. Alec Baldwin ile The Juror'daydı, Al Pacino ile Donnie Brasco'daydı... Lütfen arkadaşlar, Ellen DeGeneres'in kız arkadaşıydı Anne Heche!
Ama yıllar 2000'i gösterdiğinde, Anne Heche'e bir haller geldi. Bir sabah uyandı, birkaç ecstacy attı. Yalnızca südyeni ve şortu ile sokakta yürümeye başladı. Yabancı birinin evine girdi, bir bardak su istedi. Sonra da bir duş alıp film izlemek istedi o yabancıdan...
İster inanın, ister inanmayın. Nicolas Cage'in de dengesiz davranışlarını gördük son yıllarda.
Hatta dengesiz demek az kaçıyor sanki biraz... Buyrun, siz değerlendirin:
Başarılı aktör, Amerikan Vergi Dairesi tarafından ödenmemiş vergi borçları sebebiyle 2007 yılında 6 Milyon Dolar'lık bir cezaya çarptırıldı. Herşey bu noktada başladı zaten.
Önce bir dinozor kafatasına 250.000 Dolar ödeyerek satın aldı. Sonra, 2010 yılında kendi mezarlığı için 3 metre boyunda bir piramit inşa ettirdi (Ramses misin birader?). Son hareketi de, bir radyo programında 'Yalnızca edepli seks yapan hayvanların etini yiyorum.' açıklamasını yapması oldu...
Edepli seks nedir? Bunu hayvanlardan beklemek nedir?
Alemsin Nicolas Cage...
90'ların en önde gelen yıldızlarından biriydi Dustin Diamond...
1989'da başlayan ve sonsuza kadar sürecek gibi görünen Saved By The Bell dizisinin başrol oyuncularından biriydi. Ama dizi elbette sonsuza kadar sürmedi; 1994 yılında yayından kaldırıldı.
Dustin Diamond, Saved By The Bell'den sonra bir daha eskisi kadar başarılı olamadı... Başka dizilerde, başka filmlerde oynamadı değil, ama olamadı işte ne yapalım :/
''llövaanapoghhtögha...'' diye mırıldanıp duruyorduk bir ara, gerçek yazılışı da Le Vent Nous Portera idi. Hatırladınız mı?
Evet, elbette Noir Desir'den bahsediyoruz. En sevdiğimiz Fransız rock grubu. Noir Desir'in şarkıcısı, gitaristi ve şarkı yazarı Bertrand Cantat da şöhreti kaldıramayıp delirenlerden. Nasıl mı delirdi? Sanırım bu hikayeyi hepimiz magazinlerde okumuştuk. (Türkiye'deki magazinlere düşecek kadar ünlüydü grup bir ara, hatırlatırız...)
Bertrand Cantat 2003 yılında kız arkadaşı Marie Trintignant ile yaşadığı bir kavga sonucu, kız arkadaşını BEYZBOL SOPASI ile döverek öldürdü. 8 yıl hapis cezasına çarptırıldı; 2007'de 'iyi hal'den salıverildi.
Büyük delirenlerden...
2006 yılında Yahudi karşıtı söylemlerde bulundu. Dev tepki topladı.
2010'da Afro-Amerikalılar hakkında çok ayıp karşılanan sözcük 'Nigger'ı bir röportajının içinde geçirdi. Aynı gün PR'cısı tarafından, ertesi gün de Yahudi karşıtı söylemlerde bile bir şekilde işlerini yürüten uzun dönemli menajeri tarafından terkedildi.
Bir müzisyen daha.
Bizim jenerasyon iyi bilir; Blink 182'nin hoparı zıparı gitarist&vokalisti. Onlar sayesinde gitara başlayanlarımız var hatta, haksız mıyız?
Evet, Tom DeLonge'dan bahsediyoruz... DeLonge, kafayı UFO'lara ve dünyadışı yaşam formlarına takmış vaziyette. Kendisi bir Stephen Hawking olduğundan değil, üniversitede uzay bilimleriyle ilgili bir bölüm okuduğundan hiç değil. Takmış vaziyette işte.
Hatta bu konuyu inceleyen websitelerine sıklıkla röportaj veriyor, NASA ve Vatikan'ın bu konuda birlikte çalıştığını öne sürüyor.
Şöhrete çok genç yaşta atıldı Shia LeBeouf, önce Disney yapımı Even Stevens'ta başrol geldi... Ardından da Transformers serisi.
Sonra işler bir garipleşti LeBeouf için; bi' acayip Rock N' Roll yaşamaya başladı abimiz.
Ne mi yaptı? Sayalım:
1. Komşusunu bıçakla tehdit etti, nezarethaneye atıldı.
2. Haneye tecavüzden tutuklandı, nezarethaneye atıldı.
3. Sarhoş araba kullandı, nezarethaneye atıldı.
4. Barda tartıştığı birini yumrukladı, nezarethaneye atıldı.
5. Başka senaristlerin senaryolarından pasajlar çaldı, teliflerine el konuldu.
6. Barın girişinde bir adama kafa attı, nezarethaneye atıldı.
2000'lerin başında, henüz çocuk yaşta yıldızdı Amanda Bynes...
Rugrats'te Taffy'yi seslendiriyordu, Family Guy'da Anna'yı. Sadece seslendirme mi? Hairspray ve Easy A gibi filmlerde güzelliğiyle ön plandaydı. Hatta henüz 17 yaşındaydı, What A Girl Wants'ın başrolündeydi!
Ne olduysa son 3 yılda oldu işin açığı.
Önce Barack Obama ile ilgili Twitter aleminin pek anlam veremediği nefret tweet'leri attı. Hemen ardından arabası ile bir adama çarptı ve kaçtı. Bitmedi; marihuana kullanmış şekilde araba sürerken yakalandı. Yetmedi; gittiği üniversitede bir derste durduk yere tişörtünü kaldırdı ve herkese göğüslerini gösterdi.
Siz kim sanmıştınız? Tuğçe Kazaz mı?
Hepimizin favorisiydi Lise Defteri, küçüktük ve başından kalkmıyorduk. O dizide başroldeydi Arda Kural; yerli Leonardo DiCaprio diyorlardı kendisine, harbiden de benziyordu epey. Harbiden de yakışıklıydı.
Bu büyük şöhretin ardından ağır derecede şizofreni baş gösterdi Arda Kural'da ne yazık ki.
Konu ile ilgili daha fazlası defalarca yazıldı çizildi, hepimiz ezberledik zaten. ***Bu resmi buraya bırakalım, daha da fazla deşmeyelim.
Bu güzel kadının delirdiğine ne kadar üzüldüğümüzü, -saydık; tam 6 yazımızda belirtmişiz.
Daha da belirtmeyelim...
Buyrun, o yazılar:
1. Bakmalara Doyamadığımız, Doğal Kızıl Saçlı 12 Ünlü
2. Bu 12 Oyuncunun Canlandırdıkları Striptizci Rollerini Biliyor Musunuz?
3. Porno Parodileri Çekilmiş Dünyaca Ünlü 9 İsim
4. Bu 15 Ünlünün Playboy'a Poz Verdiğini Biliyor Muydunuz?
5. Bu Mickey Mouse Kime Çalışıyor?
6. Playboy'un Çıplaklığı Kaldırmasının Şerefine...