Paris: Sen Mi Büyüksün Ben Mi ?

Ve Paris sokaklarında kaybolduğum bir anda cem yılmazın ünlü esprisi beni kendime getirdi “..ulan İstanbul sen mi büyüksün ben mi…

Vee ikinci kez Paris’teyim yıllar önce babam Mecidiyeköy’deki salonumuzdan yılda bir defa tatile çıktığında soranlara Paris’te derdik döndüğündeyse günde üç kova saç keserdi… Gerçekten sanatkar bir insan olduğundan Paris’teki modayı önceden sezebilirdi.. Ve gerçekten tam bir meskek aşığıydı… Yıllar sonra ben de ikinci kez Paris’teyim MONDİAL fuar alanı bu defa daha büyük ve düzenli…100 den fazla türk kuaförüyle kapıda selamlaştık .. Ama içeride hiç birisi ile karşılaşmadım. Bu öylesine bir duygu ki her tarafta saç saç.. Kesimler renkler keratin kaynaklar… Malzemeler.. Boks sahnesinde saç showları …

Reklam
Reklam

Ense makinesi ile saç dövmeleri.. Ve % 80 i bayan olan Avrupalı kuaförler.. Özellikle belirtmeliyimki hemen hemen her standta bir Türk kuaförün tercümanlığına ya da saç taradığına şahit olabilirsiniz çoğunluğu İtalyan İngiiliz ve Fransız kökenli olan show ekiplerinin içinde başarılı ve genç Türk kuaförleri yerlerini almış… Burada söz sahibi olmuşlar… Ama bir gerçek var ki bunu orada yaşayan bürokratlardan birer bir dinledim… Türk olmak dezavantaj… Dünyanın her yerinden olabilirsiniz Morocco .. Yeni Zelenda, Fildişi sahilleri… Ben bu memleketlerden olan çeşitli insanlarla tanıştım ya müzisyen ya taksicililerdi.. Ama eğer Türk’seniz kırmanız gereken ön yargılar var..

Üzerimdeki Brazil yazan tişörtüm ile iyi müzik dinlemek için jazz barda dans ederken tanıştığım müzisyenler bile Türk olduğumu duyunca epeyce şaşırdılar… Açıkçası… Bu seyahatte ben ülkemi biraz daha fazla sevdim…

Saçlara dönecek olursam Öncelikle fuara katılarak oradaki kuaför lerin yaptıkları saçların fotoğraflarını çekmekten başka bir şey yapmadım… Evet iki önemli show izledim önceden seçtim ve yere oturup 30 dakika kesim showunu bekledim sonuç harikaydı Eugena perma adında önemli bir kozmetik firması bu senede çok hoş saç kesimleri yapan özel bir ekip hazırlamıştı..genellikle küt ve bombeli saç kesimleri ile sezona damgasını vuran meşhur modeli kendi geliştirdikler teknikle ense makinesı ile enseleri kısaltmadan kestiler uygulama görsel bir şölen oldu ama sonuç enseler de bombe yerine gözüme eksik gelen bir sonuçla bitti ama yinede on üzerinden 7 almayı başardılar benden… Ve benim için en heyecenlı anlar..

Reklam
Reklam

ALEXANDRE DE PARİS topuz showu başladığında babamında orada olmasını istedim doğrusu… Belki seneye ona bir sürpriz yapmak isterim… Bundan yıllar önce belki 18 belki 20 yıl kadar önce vhs videolar yeni çıkmıştı.. Ve babam yurt dışından çok meşhur bir kuaförün topuz görüntülerini bulduğunu söylemişti…

Kaset videoya takıldığında bende oda heyecenlanmıştık..kocaman bir sahne sanki Leydi Diana ÇIKACAK GİBİ HAZIRLANMIŞ… Yukarıdan aşağıya sımsıkı toplu saçıyla zayıf uzun boylu ve siyah gece elbisesi ile bir Fransız manken süzüle süzle inmişti… Başından aşağıya siyah incecik bir tül duvak gibi indirilmişti… Yanındaki sunucu kibarca mankenin elini öptü ve Fransızca 30 kırk kelime sonunda bir ismi bağırarak telaffuz etmişti…ALEXANDRE DE PARİS( aleksandır dö pari) EVET AYNEN BÖYLE okunuyordu adı ve ve o alkışlarla sahneye geldi.. İnce bıyığı geriye taranmış ıslak saçları ve Hıncal Uluç tebessümü ile bu adam babamın— vay be deyişleri ile sahneye çıkmıştı… Alkış kıyamet tabii ki… Hala aklımda olan akordion melodileri tane tane salonu dolaşırken “O” önce kibar bir hareketle modelin saçındaki siyah duvağı açmış ve yardımcısının ona uzattığı örgülerle hazırlanmış ve üzerine çok pahalı olduğunu düşündürün pırlanta taşlı aksesuarlı postişi birkaç firkete ile saça oturtmuştu… İnanılmaz bir hava yakalamayı başarmıştı iki harekette hazırlığı 4 saat süren bir sanat eserini saça oturtmuş ve takdiri almıştı..

Reklam
Reklam

Ve ben 3 gün önce o adamın yani Alexandre de Paris in yıllar sonra canlanan marka imajını öğrencileri ile nasıl ayakta tutabildiğine şahit oldum…40 yaşlarında ustası ve iki yardımcısı ile Paris’te inanılması güç ama bir o kadar da gerçek showu izledim…. Ve gördüm ki bende fena kuaför değilmişim… Nereden mi anladım anlatayım ozaman…
Show başladı ve birinci kolekisyon… Geyşa Topuzu…… İşte burada on saniyeliğine benim için her şey durdu.. Ndenine gelince.. Tam bir yıl önce bir tv programında tanıştığım japonlara benzeyen bir dansçı kıza –ben bir Geyşa saçı yapmak istiyorum bana model olur musun– demiştim. Kız çığlık attı o da tam bir geyşa hayranıymış hani şu bir geyşanın anıları varya o filmi 6 kere sinemada izlemiş böyle bir projede yer almaktan çok mutlu olacağını söyledi..

Veeee.. Birkaç ay sonra fotoğrafçı dostum Serkan’la buluştuk ve Geyşa kıyafetini giydirdiğimiz mankenimizin makyajını kim yaptı dersiniz… Türkiyede makyaj denince akla gelen ilk isim tabii ki CORCİ… Teşekkürler Corci yine harika bir iş çıkardın.. Sağol..

Reklam
Reklam

Ve resimler çekildi arada bende makineyı elime aldım ve deklanşöre kendi açılarımla bastım … En beğendiğim kare benimki oldu size bu resmi hemen göstermek isterim web sayfamıza gelin ve modellerimize tıklayın fark edeceksiniz onların çoğu amatör hatta tesadüfen çekilmiştir.. Bu arada bu saç yapılırken tesadüfen bir tv programına da konu aldu o sırada yapmış olduğum bir imaj programı (Güzellik Mucizesi-Sema Şimşek) bu görüntüleri kullandı dilerseniz. (link= http://www.youtube.com/results?search\_query=gey%C5%9Fa+topuz)

Dönelim Paris’e on saniyeliğine benim için hayat durmasında kim için dursun ver bana 150 bin doları bak ben sana ne geyşalar yapıyorum … Ulan Paris sen mi büyüksün ben mi görücez bakalım eğer ben İlker Yavrutürk’sem o showlarda yer alırmıyım almazmıyım bakın görün her şey zamanla..

Neyse yazımın sonuna doğru özetlemem gerekirse Paris’te beni en çok etkileyen bir bayan kuaför kendisi kınaya benzer bitkisel ürünlerle 33 renk elde etmeyi başarmış bu bence mükemmel… Temastayım… Ayrıca…
* Bu sene çene hizasında uzunluklarda her tip saçta moda…
* Yabancı kuaförlerin yüzde sekseni kadın..
* Fuara gelenlerin saçları daha enteresan ve dikkat çekici
* Yabancı kuaförlerin yaptığı saçların çoğu saçma sapan.. Renklendirmelerden ibaret..
* Kesimlerde kalite renkten daha çok önemseniyor..
* Saç uzatma sistemelerinde halka ”ring” tercih edilmiyor… Zararlı …
* Keratine rağbet fazla… Salonumuza daha uygun fiyata yüksek kalitede Platin sarı kaynaklar temin ettim bu ay gelenler daha az ödeyecek Ekim ayı saç ekim ayı olacak hemen arayın stoklarla sınırlıyız…

Reklam
Reklam

Aralık ayında kesim eğitimi için NEW YORK REZERVASYONLARIM YAPILDI… ANTONY MASCOLO TİGİ ACADEMY’DE ALACAĞIM EĞİTİM İLE KENDİMİ DAHA DA GELİŞTİRECEĞİM… SİZE SÖZ VERİYORUM… KENDİNİZE İYİ BAKIN…SAYGILARIMLA

Tüm sorularınızı yanıtlamaya hazırım.

İlker Yavrutürk
yavruturki@mynet.com