Beyin hücrelerinin birbirleriyle haberleşmesini sağlayan hücrelerde meydana gelen bozulmayla ortaya çıkan Parkinson hastalığı yaşam kalitesini düşürüyor. Erken dönemde önlem alınması ve farkındalık oluşturulması amacıyla 11 Nisan Dünya Parkinson Hastalığı Günü olarak anılıyor.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Sultan Tarlacı, içerisinde bulunduğumuz günlerde etkili olan Covid-19 salgının Parkinson hastaları üzerindeki olası etkilerini değerlendirdi.
Covid – 19 salgınının Parkinson hastaları için yaş dışında genel olarak özel bir risk durumu oluşturmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Sultan Tarlacı, “Parkinson, genellikle 60 yaş üzerindeki bireylerde ortaya çıkan bir hastalık olduğu için salgın döneminde önerilen evde kalma tavsiyelerine uymaları gerekiyor. Parkinsonda kullanılan ilaçlar, beyin pili veya diğer tedavi yöntemlerinin de bu salgının virüsü ile doğrudan bir etkileşimi bulunmuyor. Hastalığın hem kendisi hem de tedavide kullanılan ilaçları artan bir risk oluşturmuyor” dedi.
Tarlacı, Parkinson hastalarının ve yakınlarının bu süreçte özel tedbirler almalarına gerek olmadığını söyleyerek sözlerine şöyle devam etti: “Parkinson hastaları çok sık düşebiliyor ve bu da kalça kırıklarına neden olabiliyor. Düşmeler sanılanın aksine genelde sokaklarda değil, ev içinde de sıklıkla oluşur. Bu yüzden düşmelerine karşı dikkatli olmak gerekiyor. Aynı zamanda parkinson hastaları sık sık denge sorunları da yaşadıkları için ev içinde düşme risklerini arttırabilecek kaygan zeminler, ayağa takılan ve kayan kilimler gibi eşyaları kullanmamakta fayda var.”
Covid-19 sürecinde uygulanan izolasyonun Parkinson hastaları için de diğer yaş grubundakilerle aynı olduğunu söyleyen Tarlacı, bu dönemde ev içerisinde mutlaka hareket edilmesi gerektiğine dikkat çekerek önerilerini şöyle sıraladı: “Parkinson hastalığı kendi başına risk oluşturmadığı için izolasyon şekli açısından diğer bireylerle bir farkı yok. Ayrıca hastalıkları dolayısıyla veya kullandıkları ilaçlardan kaynaklanan ekstra riskleri bulunmuyor. Ancak yatağa bağımlı olan veya günlük yaşam aktiviteleri bağımlı olanlar gibi hastalığı ağır yaşayanlar, Covid enfeksiyonu sonrasında yüksek riske maruz kalabilirler. Özellikle yatağa bağımlılık, hareketsizlik, hareketlerde yavaşlama ve ağırlaşma, akciğer enfeksiyonlarına eğilimi arttırır. Gün içinde evde kalınca yatakta veya çekyatta değil, günlük yaşam döngülerindeki gibi sandalye, koltuk ve ayakta olmalılar. Aynı sokaktaymış gibi ev içinde de yürüyüş ve fiziksel aktiviteler yapmalılar. TV karşısında uyumalarına, izin verilmemeli. Sigara kullanmamalı, kullanıyorlarsa bırakmalılar.”