İSTANBUL (İHA) - DYP İstanbul Milletvekili Aydın Menderes, muhalefet partileri kurmaylarının seçim işbirliği konusunda görüşmeler yapmasının bu partilerin seçime hazırlıksız yakalanmaları anlamına gelmediğini söyledi.
3 Kasım seçimleri öncesi partilerarası görüşme trafiğini İHA'ya değerlendiren Aydın Menderes, "İttifak konusu 1991 seçimlerinde Türkiye'nin gündemine gelmişti. İttifakları yasallaştıracak düzenlemelerin siyasi partiler ve seçim kanununda yapılması konusunda geç kalındı. Şimdi yine aynı arayışlar var. Muhalefet partileri kurmaylarının seçim işbirliği konusunda görüşmeler yapması bu partilerin seçime hazırlıksız yakalanmaları anlamına gelmemeli" dedi.
İttifakların Türk siyasetinin vazgeçilmez parçası haline geldiğini ifade eden Menderes, "Şu anda yaşanan ittifak arayışlarını doğal karşılıyorum. Siyasi partilerin oylarının en kaba dayısının yüzde 20 civarında olduğu bir ortamda daha fazla bölünmeler demokrasiyi rayından çıkaracak kadar ciddi bir sıkıntı oluşturuyor. Yüzde 10 barajı Türkiye için yüksek bir barajdır. Çok fazla bir anlamı kaldığını sanmıyorum. Bunları alt alta koyunca ittifakların doğal olduğunu söyleyebiliriz. Ümidim o ki,Meclis bu konudaki düzenlemeleri yeni yasama döneminde yapar" diye konuştu.
Siyasetteki aşırı bölünmüşlüğün yeni arayışları beraberinde getirdiğini kaydeden Menderes, "Birbirine çok yakın olabilecek partiler, birbirine yaklaşım benzeştikçe sayıları artıyor. Buna bir çözüm bulmak lazım. Partilerin kurulmasını engelleyemeyeceğimize göre, birbirlerine yakın hissedenlerin seçimlerde işbirliği yapmalarını hatta milletimizin karşısına çıkıp 'Biz bir araya geldik. Muhalefette olursak şunları,iktidarda olursak bunları yapacağız' demelerini uygun bir gelişme olarak görürüm. Bunun uygulandığı ülkeler de var zaten" dedi.
Menderes 40 milyon seçmenin oyunun ziyan olmaması gerektiğini dile getirerek, "Şu andaki siyasi sistem partiler arasındaki ittifakları dayatmaktadır. Bunu görmemezlikten gelemeyiz. Keşke daha kapsamlı ittifaklar olabilseydi. Böylece 23 parti yerine 5 -6 parti seçime girseydi,bir çok oy da ziyan olmazdı. Parlamentoda temsil edilemeyen oylar karşımıza çıkıyor. Bugün ister yüzde 9.9 ise yüzde 1.1 oy alan bir siyasi parti parlamentoda temsil edilemiyor. Ama bu oyları topladığımız vakit bakıyoruz ki önemli bir yekun teşkil ediyorlar. Yüzde 40 gibi önemli bir oy potansiyelinin parlamentoda temsil edilmediği bir seçim sistemi kendisini devam ettiremez" diye konuştu.
Türkiye'de siyasetin yeniden şekillenme zorunluluğuna dikkat çeken Menderes, "Ya ittifaklara yönenilmesi ya da dar bölgeli iki turlu seçim sistemine geçilmesi zorunluluğu doğmuştur" dedi. Seçim öncesi hazırlanan parti programlarına da değinen Aydın Menderes, "Af gibi vaadler popülist yaklaşımdır. Türkiye popülist yaklaşımları kaldıramaz IMF ile de IMF'siz de yaşayamıyoruz. Programlarda ölçülü olmak gerekiyor. Popülist yaklaşımlar devam ederse, Türkiye'de siyasi partiler hurdalığı-mezarlığı oluşabilir. Meseleler ve dertler ise değişmez. Onun için popülizmi elbirliği ile siyaset dışında tutmaları gerekiyor. Türkiye yenileşme arzusu ile karşı karşıya. Yenilik ve değişim toplumun akaryakıtıdır. Ancak bu yenileşme kafalarda tam olarak netleşmiş değil. Partilerin aday tespitlerinde değişim isteğini gözardı etmemeleri gerekir" dedi.
Seçime yönelik anketlerin kamuoyunun eğilimini etkileyebildiğini ifade eden Menderes, "Bunları yanlış ve zararlı olarak görmüyorum. Sadece denetim altına alınması gerekir. Sporda ve ticarette olduğu gibi siyasette de tahmin yapmak toplumun hakkıdır" diye konuştu.