"Asrın felaketi" olarak nitelenen, 11 ili etkileyen depremlerden ilkinin merkez üssü Pazarcık'taki depremzedeler, yaşamlarını sürdürme mücadelesi veriyor. Depremzedelerin büyük bölümü AFAD tarafından kurulan çadır kentlerde kalırken, bazıları ise kendilerini güvende hissettikleri yerde barınıyor.
Pazarcık'ta ikamet eden ve evi hasar gören Hacı Taci Yıldırım ise depremin ardından ailesiyle, Pazarcık Tren İstasyonu'nun yanında kullanılmayan vagonların bulunduğu alanda yer alan bir tren vagonuna sığındı.
Hayırseverlerin yardımıyla yatak, ısıtıcı, piknik tüpü, televizyon, buzdolabı gibi yaşam malzemeleri alan Hacı Taci Yıldırım ile annesi, eşi ve kayınvalidesi, eşyaları vagona yerleştirerek yaşamlarını burada sürdürmeye başladı.
Yıldırım ailesi, elektrik ihtiyaçlarını ise vagona elektrik hattından çekilen kabloyla sağlıyor.
Depremde yakınlarını kaybetmenin üzüntüsünü yaşayan Hacı Taci Yıldırım, AA muhabirine, depreme uykuda yakalandıklarını ve uyanıp duvarları çatlayan evden dışarıya çıktıklarını söyledi.
Önce araçlarıyla şehir dışına gittiklerini belirten Yıldırım, "Sabaha kadar oyalandık. Tabii bu arada depremler yine oluyor. Sonra tekrar şehir merkezine döndük. Tanıdıklara, akrabalara baktık. Kimisinin evi yıkılmış, kimisi evde yok. Yardımcı olmaya çalıştık." dedi.
Ailesini güvenli bir yere aldıktan sonra akraba ve komşularına yardım ettiklerini anlatan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Sonra AFAD ve Kızılay geldi, aşevleri kuruldu. Millete hemen sıcak yemek ve çorba ikram edildi. Akşam üstü çadırlar kurulmaya başlandı ama biz yatamadık. Bizlere yaşam için ne lazımsa verildi. Tabii 11 ilde afet olunca, bunun her birinde 15 ilçesi olsa, bir de köyleri var, bunları dikkate aldığın zaman ben hayatımdan memnunum. Herkese ulaştılar, helikopterler geldi, acil yaralıları götürdü. Allah devletimize, milletimize birlik beraberlik versin."
Hacı Taci Yıldırım'ın annesi Emine Yıldırım ise deprem gecesi çok korktuklarını dile getirdi.
Yardım edenlere teşekkür eden Yıldırım, şöyle konuştu:
"Sonra çadırlar geldi, hemen yetiştiler. Devletimiz o kadar iyidir ki devletimizden çok memnunuz. Azını değil, fazlasını yapıyorlar. Daha sonra Cumhurbaşkanımız geldi, bizleri ziyaret etti, halimizi hatırımızı sordu. Çok sağ olsun. Ondan sonra zaten yardımlar ne varsa geliyor, diş macununa varıncaya kadar. Doktorlarımız hastaları muayene etti, ilaçlar verdi. Ancak bu kadar olur. Oturduğumuz vagon da devletindir."