"Petrol fiyat artışları ekonomimizi tehdit ediyor"

Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, İhtiyati Stand-By üzerindeki çalışmalarının devam ettiğini söyledi.

Bakan Şimşek, CNN Türk'de katıldığı bir programda, ekonomideki son gelişmeleri değerlendirdi.

Uluslararası Para Fonu (IMF) ile ilişkiler konusunda, kamu sektörünün, IMF'nin mali bir desteğine ihtiyacı olmadığının altını çizen Şimşek, ancak IMF ile yapılacak bir anlaşmanın, Türkiye'nin risk primini de düşüreceğini belirterek, bu çerçevede, seçeneklerden biri olan İhtiyati Stand-By üzerinde çalışmalar yaptıklarını kaydetti.

Reklam
Reklam

ENERJİ MALİYETİ SORUNU

Enflasyon üzerinde en büyük olumsuz etkiyi oluşturan enerji maliyetlerine de değinen Şimşek, Türkiye ekonomisinin önündeki en büyük handikabın petrol fiyatlarındaki yükseliş olduğunu bildirdi.

Şimşek, bu sene muhtemelen Türkiye'nin büyük enerji ithalatının, Cari Açığına denk geleceğini vurguladı. Orta Vadeli Program çerçevesinde, enerji konusuna yönelik tedbirleri belirlediklerini ifade eden Şimşek, elektrikte de, Temmuz'dan itibaren, maliyet esaslı Otomatik Fiyat Mekanizmasına geçeceklerini, elektriğin tasarruflu kullanılması için kullanım fiyatının da makul olması gerektiğini söyledi.

Enerji sıkıntısını gidermek için çeşitlendirmeye önem verdiklerini kaydeden Şimşek, elektriğin yüzde 60'ının ithalata dayalı, petrol, doğal gaz gibi ara mallarla üretildiğini, çeşitlendirme ile bu ithalat ihtiyacını azaltacaklarını anlattı.

Hidroelektrik santrallerinin kullanım hakkını özel sektöre devrederek, bunları birçok yıl içinde ekonomiye kazandıracaklarını anlatan Şimşek,
2020 yılına kadar, bu çerçevede 15 bin megavatlık bir kapasitenin devreye girmiş olacağını bildirdi.

Reklam
Reklam

Rüzgar kaynaklarını da devreye sokacaklarını kaydeden Şimşek, bu çerçevede, 3-4 yıllık perspektifte 5 bin megavatlık bir kaynağı kullanıyor olacaklarını, orta vadede ise en az 40-45 bin megavatlık bir potansiyelin bulunduğunu söyledi.

İLK NÜKLEER SANTRAL İHALESİ EYLÜL'DE

Nükleer enerjiyi hiç kullanmadıklarını hatırlatan Şimşek, Eylül'de ilk, muhtemelen de bir kaç ay sonra da ikinci nükleer santral ihalelerine çıkarak, bu enerjiyi de etkin bir şekilde kullanacaklarını kaydetti.

Türkiye'de kullanan termik santrallere de ağırlık vererek, enerjide çeşitlendirmeyi arttıracaklarını belirten Şimşek, ithal enerji ihtiyacını, yüzde 60'lardan en az yüzde 30'lar düzeyine indireceklerini söyledi.

Şimşek, Türkiye'nin 2020 yılına kadar enerji üretimini 2-2,5 kat arttırması gerektiğinin de altını çizdi. Türkiye'deki enflasyondaki artışta enerji maliyeti artışının da en önemli kalem olduğunu belirten Şimşek, enflasyondaki arz yönlü şokların ikincil etkilerini kontrol etmek açısından, Merkez Bankasının faiz artışının haklı bir gerekçeye dayandığını ifade etti.

Reklam
Reklam

Merkez Bankasının revize enflasyon tahminlerinin, kendileri için bir baz oluşturduğunu ifade eden Şimşek, enflasyondaki yükselişin kısa vadede devam edeceğini, ancak yükselişe neden olan maliyet faktörlerinin kalıcı olmaması nedeniyle, parasal-mali istikrarın da sürdürülmesiyle, orta vadede enflasyonun ciddi bir biçimde düşüşe geçeceğini kaydetti.

Enerji maliyetlerindeki artışın da etkisiyle, Türkiye'nin ekonomik büyümesinin de yavaşlayacağına dikkat çeken Şimşek, bu yıl için ortalama yüzde 4,5 oranında bir büyüme tahmin edildiğini, ancak Türkiye'nin, orta vadede, rahat bir şekilde yıllık ortalama 6-7 oranında büyüme potansiyeline sahip olduğunu vurguladı.

SİYASİ GELİŞMELERİN EKONOMİYE ETKİSİ

Siyasi arenada yaşanan gelişmelerini, Türkiye'nin belirsizliğini artırarak, ekonomiyi de olumsuz etkilediğine dikkat çeken Bakan Şimşek, diğer ülkelerde, nispeten iyileşen dış koşullar nedeniyle, risk priminin düşmesine rağmen Türkiye'nin risk priminin ise kapatma davası gibi iç gelişmeler nedeniyle artış gösterdiğini söyledi.

Reklam
Reklam

Şimşek, bir puanlık risk primi artışının Türkiye'nin borçlanma maliyetine etkisinin 4 milyar YTL olduğunu da vurguladı.